Rum müzakereci Menelaos Menelau, Kıbrıs Rum tarafının “müzakere sürecindeki çıkmazın aşılması yönündeki isteğinin yanı sıra, her türlü yaklaşımının gerçekçi olduğunu göstermesi gerektiğini” söyledi.
Güney’de yayımlanan Politis gazetesi, “Lefkoşa Gerçekçi Yaklaşımdan Söz Ediyor” başlığı altında verdiği haberinde, Rum müzakereci Menelaos Menelau’nun önceki gün “Astra” radyosuna yaptığı açıklamaları okuyucusuna aktardı.
Kıbrıs Rum tarafının, Kıbrıs sorununda çıkmazın aşılmasına yönelik çabaları ve bu uğurda gerçekleştirdiği diplomatik girişimleri canlı tutmaya çalıştığını belirten gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le gerçekleştirdiği görüşmeye karşın, Guterres’in, her iki tarafın da kabul edeceği bir danışman ataması için yapılması gereken daha çok şey olduğu yorumunda bulundu.
Gazete, Rum tarafının sürekli, AB Zirvesi, NATO Zirvesi gibi önemli toplantılara odaklandığını ancak mevcut ortamın değişmesi için, sorunun diplomatik değil siyasi olması sebebiyle, bunun tek başına yeterli olmadığını da belirtirken Rum müzakereci Menelau’nun da önceki gün yaptığı açıklamada “siyasi zorluklardan” bahsettiğini vurguladı.
Habere göre Menelau, “Kıbrıs Rum tarafının ortaya koyduğu çabalarda, sadece çıkmazın aşılması isteğini ortaya koymakla kalmayıp her türlü yaklaşımının gerçekçi olması gerektiğini anladığı mesajını da vermesi gerektiğini” ifade etti.
“Zorlukların yok sayılamayacağını” ifade eden Menelau; “Aynı zamanda, olayları farklı bir yöne taşıyabilecek bazı dinamiklerin gelişebileceği genel bir çerçeve mevcuttur. Bugünkü Türkiye’nin illaki katı bir şekilde hareket edeceği hükmüne varmamalıyız” şeklinde konuştu.
Menelau, “bugünkü koşullara rağmen cesaret verici göstergeler olduğu” iddiasında da bulunurken “olumlu gelişmeler yaşanması adına ellerinden geleni yapmaya çabaladıklarını” savundu.
“Yeni bir sürecin başlaması için gerekli adımın, danışman atanması yoluyla Birleşmiş Milletler'den gelmesi gerektiğini bildiklerini” vurgulayan Menelau, “BM kararlarının belirlediği, tek egemenlik-vatandaşlık ve uluslararası temsiliyete sahip iki toplumlu iki kesimli federasyon çözümünden farklı bir şeyin görüşülmesinin de mümkün olmadığını” öne sürdü.
Menelau, “farklı bir şeyin, özellikle de iki devletliliğe giden bir şeyin, oldubittilerin yasallaşması ve kalıcılaşması anlamına geleceğini” de iddia ederek “çözüm çerçevesinin BM’de olduğundan hiçbir zaman şüphe edilmediğini ancak AB’nin de hem uzlaşılara katkıda bulunduğunu hem de tüzükler aracılığıyla Kıbrıslı Türklere toplumunda da rol oynamakta olduğunu” vurguladı.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.