banner913
banner932
banner1032

Protesto gölgesinde kutlama

banner1020

24 Kasım Öğretmenler Günü için dün yapılan kutlama törenlerine öğretmen sendikalarının eylemleri damgasını vurdu. Lefkoşa’da AKM içerisinde tören yapılırken, KTOEÖS ile KTÖS ise dışarda protesto gerçekleştirdi

banner974
Protesto gölgesinde kutlama

banner971

“Gericiliğe çanak tutanlar Atatürkçü olamaz”

Öğretmen sendikaları, Eğitim Bakanlığı’nı protesto etti; “Gerici düşüncelere çanak tutanlar Atatürkçü olamaz” mesajı verdi

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) ile Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle tören düzenlenen Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi önünde, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nı protesto etti; “Gerici düşüncelere çanak tutanlar Atatürkçü olamaz” açıklamasında bulundu. İki sendika, Eğitim Bakanlığı’nı “iki yüzlü politikalar izlemekle” suçladı.

KTOEÖS ve KTÖS üyeleri, AKM önünde, “Yakalarında Atatürk Beyinlerinde Şeriat”, “KKTC Milli Eğitim Bakanlığı TC Elçiliği Tarafından İşgal Edilmiştir”, “Öğretmeniz Birlikteyiz, Susmayacağız” pankartları açtı.

Eylemde, KTOEÖS Başkanı Selma Eylem ve KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil açıklama yaptı.

Bu arada, sendikaların eylemi sürerken, Mili Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, tören bittikten sonra pankartla AKM önünde bekleyen öğretmenlerin yanından geçip AKM’den ayrıldı.

SELMA EYLEM: “MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”

İlk sözü alan KTOEÖS Başkanı Eylem, 24 Kasım’ı Türkiye’deki cunta rejiminin “Öğretmenler Günü” ilan ettiğini savunarak, bu günde tören düzenlemeyi, Atatürk’ün ilke ve devrimlerinden söz etmeyi “iki yüzlülük” diye nitelendirdi.

Eylem, “Muhafazakar müfredat programları hazırlarken, kadro atamaları yaparken Atatürk’ten, ilke ve devrimlerinden söz etmek, onları önemsermiş ve uygularmış gibi yapmak, iki yüzlülüktür” ifadelerini kullandı.

Öğretmenlerin itibarsızlaştırılmasının, örgütlülüğünün bölünmesi için girişim yapılmasının kabul edilemez olduğunu kaydeden Selma Eylem, Eğitim Bakanlığı’nı politikalarını protesto ettiklerini,  mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

ELCİL: “GERİCİLİĞİ, YOBAZLIĞI, YOZLAŞMAYI ÖRNEK ALMAMIZA GEREK YOK”

KTÖS Genel Sekreteri Elcil de, Kıbrıs Türk toplumunun laikliği yaşam biçimi haline getirdiğini, bunu kültür olarak benimsediğini ifade etti.

Elcil, “Gericiliği, yobazlığı, yozlaşmayı örnek almamıza gerek yok. Örnek alınması gereken biri varsa o da Kıbrıs Türk toplumu ve öğretmenidir” dedi.

Türkiye’de aydınlık devrimlerin, gelişmelerin tam tersinin yapıldığını, eğitim sisteminin de buna yönelik olarak şekillendirildiğini, Kıbrıslı Türklere de bunların dayatıldığını savunan Elcil, “Türbanın ve siyasi araç olarak dinin okullara sokulmasını doğru bulmuyoruz, ancak şimdiki Eğitim Bakanı’mız bunları uygun görüyor” ifadelerini kullandı.

Elcil, “Gericiliğe çanak tutanlar aynı zamanda Atatürkçü, batıcı olamaz” dedi.

Kenan Evren cuntasının yaptığı kötülükleri örtmek için 24 Kasım’ı Öğretmenler Günü olarak ilan ettiğini, ancak bu günün Atatürk’ün manevi kişiliği arkasına sığınılarak politik malzeme haline getirildiğini ileri süren Elcil, “Bu iki yüzlülüktür” ifadesini kullandı.

Ülkedeki ve Türkiye’deki yönetimi de eleştiren Elcil, “Kıbrıs Türk toplumunun yaşamına saygı göstermeyenlere karşı dirençli duruşumuz sürüyor, sürecek” dedi.

Konuşmaların ardından eylem sona erdi

“Çocuklarımızın beyinlerinin yıkanmasına göz yumuluyor”

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, dayatmalarla insan hakları, demokratik, laik, çağdaş toplum yapısının ortadan kaldırılarak, muhafazakâr, dindar, kindar nesillerin devlet eliyle yetiştirilmesinin hedeflendiğini söyledi

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası Başkanı Selma Eylem, 24 Kasım Öğretmenler Günü Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende konuşma yaptı.
Eylem, "Gelecek Öğretmenlerin Eseri Olacaktır" diyen Atatürk’ün eğitimin ve bunun temeli, uygulayıcısı olan öğretmenlerin, bir toplumun geleceğini şekillendirmede en önemli unsur olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. 
Türkiye'de 12 Eylül 1980’de darbe gerçekleştiren askeri yönetimin yaptıklarını örtmek amacıyla  24 Kasım'ın öğretmenler günü olarak ilan edildiğini savunan Eylem, Atatürk'ün işaret ettiği kamusal, çağdaş, fırsat eşitliğine dayalı, bilimsel, laik eğitimin ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, hak ve özgürlüklerden, demokrasiden, laik ve bilimsel dünya görüşünden yana olan öğretmenlerin verdiği  örgütlü mücadele karşılığında çeşitli şekillerde cezalandırıldıklarını ileri sürdü. 
Eylem, öğretmenlerin ekonomik, sosyal ve özlük haklarının gasp edilerek, eğitim sistemindeki tüm aksaklıkların sorumlusu olarak gösterildiğini ve toplum gözünde itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını savunarak,  “Türkiye’de 1950'lerde ilerlemeye başlayan muhafazakâr dini ideoloji, 2002'den itibaren hızlanmış, eğitim sisteminin laik temellerden arındırılıp yeni bir ideolojinin yerini alması tasarlanmıştır” dedi. 
Eylem, bu eğitim sistemiyle, insan hakları, demokratik, laik, çağdaş toplum yapısının ortadan kaldırılarak, “muhafazakâr”, “dindar”, “kindar” nesillerin devlet eliyle yetiştirilmesinin hedeflendiğini ileri sürerek, Türkiye’de yürürlüğe konmuş bu politikaların, Kıbrıs’ın kuzeyinde de “dayatmalarla” sürdürülmeye çalışıldığını savundu. 
Eylem şu iddialarda bulundu: 
“Bilimsel, laik eğitimden uzaklaşılarak anayasa ve milli eğitim yasamıza aykırı müfredat içerikleri uygulanmakta, öğretmen ataması yapılmakta, küçük yaştaki çocuklarımızın camilerde, tarikat yurtlarında kuran kursu gerekçesiyle beyinlerinin yıkanmasına göz yumulmakta ve hatta olanak sağlanmaktadır. Kamusal eğitimin ve aydın öğretmenin mücadele gücü olan sendikalarını ortadan kaldırmak için yandaş sendika kurdurulmakta,  yasalar çıkarıp öğretmenleri bölerek gücünü zayıflatmak hedeflenmekte, göç yasasıyla geçim derdine düşürerek öğretmeni örgütsüzleştirmek, diz çöktürtmek için her türlü asimilasyoncu baskıcı dayatmalara başvurulmaktadır.” 
Toplumun tarih boyunca, büyük mücadelelerle toplumsal varlığını sürdürdüğünü, kendi dinini, kültürünü, dilini, benliğini koruyarak değerlerine sahip çıktığını vurgulayan Selma Eylem, “Okul yapılmamakta, kaynaklar, kadrolar kısıtlanmakta, buna karşılık camiler, külliyeler açılmakta, gençlerimiz atanma beklerken görevlendirme öğretmen getirilmektedir” dedi. 
“ÖĞRETMENLERİN YASAL HAKLARININ TOPLUM ÖNÜNDE SORGULANIR HALE GETİRİLDİ…”
Öğretmenlerin, iş yükünün artırıldığını, eksik altyapılar, kitaplar, kalabalık sınıflar, güncellenmeyen tüzük ve yasalar, yapılmayan özel eğitim ve rehber öğretmen yasaları, bu branşlarda yapılmayan atamalar gibi sorunlarla baş başa ve tamamen desteksiz bırakıldığını ifade eden Selma Eylem, öğretmenlerin yasal haklarının toplum önünde sorgulanır hale getirilerek, itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı, sosyal güvensizlik, göç yasası gibi yasalarla yok edilmek istendiğini ileri sürdü
Eylem şöyle konuştu: 
“Aydın Öğretmenler; özgür, aydın, onurlu, laik öğretmen Atatürk'ün, Latin alfabesinin başöğretmenliğini yaptığı gün olan ve öğretmenler günü olarak kutlanan 24 Kasım’da O'nun laik bilimsel eğitim, insan hakları, demokrasi, çağdaş toplum, özgür ve toplumsal statüsü tartışılmayan öğretmen ilkelerinden yana olmaya ve savunmaya devam edecektir. 
Kıbrıs Türk toplumunun çağdaş, laik toplum yapısını dönüştürmeye çalışan dayatmalara, eğitime, öğretmen haklarına yapılan saldırı ve dayatmalara karşı boyun eğmeyecek, mücadeleyi sürdürecek, bilim yolunda, çağdaş değerler uğrunda gelecek kavgası, varoluş kavgası vermeyi sürdürecektir.”

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.