İğneden ipliğe zam

Asgari ücret artışının gündeme getirilerek tartışmaya açılması bile, ekmek dahil piyasadaki fiyatların hızla zamlanmasına yetti.
Asgari ücret Saptama Komisyonu’nun toplanması için çağrı yapılması bile zamların sağanak yağmur gibi yağmasına yetti de arttı. Ekim ayı sonu itibariyle, açlık sınırının 17 bin 572 TL’ye yükseldiği ülkemizde, 15 bin 750 TL’lik net asgari ücret ile açlık sınırı arasındaki fark bin722 TL’ye yükseldi.  İşveren temsilcilerinin karşı çıkmasına rağmen, İşçi temsilcisi tarafı 2023 yılının 3’üncü asgari ücretini belirlemek üzere; Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nu masaya çağırırken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ise bu konuda sessizliğini sürdürüyor.
Ekim ayı sonu itibariyle elektrik tarifelerine yapılan yüzde 15’lik zam ve 375 TL’ye satılan tüp gaza yapılması beklenen 25-50 arası zammın ardından vatandaş, kış aylarında nasıl ısınacağını kara kara düşünmeye başladı. Son bir hafta içerisinde, sigara ve tütün ürünlerine 5-10 TL arasında değişen fiyatlarda zam yapılırken, 10 TL’ye satılan somun ekmeğin fiyatı da 2 TL’lik zamla birlikte 12 TL’ye yükseldi. Asgari ücretin son olarak Temmuz ayında belirlenmesinin üzerinden geçen 4 ay süresince, asgari ücretli çalışanın cebindeki maaşı her geçen gün erimeye devam ediyor.
4.5G KAZIĞI
4.5G teknolojisinin hayatımıza girmesinin ardından, ülkemizde faaliyet gösteren mobil telekomünikasyon firmaları da sessiz sedasız tarife ücretlerine artış yapmaya devam ediyor. 2022 yılının Kasım ayında 12 aylık taahhütlü abonelik fiyatı 529 TL olan tarife ücreti, 2023 yılının Kasım ayında %127’lik bir artışla 1200 TL’ye yükseltildi. 1 yıl taahhütlü şekilde aynı fiyat üzerinden tarife paketinden yararlanma imkânı ise ortadan kaldırılarak bu süre 6 aya düşürüldü. Bu adım, GSM firmalarına yılda iki kez astronomik zam yapma fırsatı verecek.
%48.5 GERGİNLİĞİ
Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın da Ocak ayında kamu maaşlarına %48.5’lik hayat pahalılığını yansıtılacağına yönelik açıklaması da tartışmaları beraberinde getirdi. İşçi temsilcileri, asgari ücret artışının hayat pahalılığı oranının altında olmaması gerektiğini savunurken, işveren temsilcisi Metin Arhun, “Asgari ücretliye %48.5 artış yapılırsa bütün iş yerlerini kapatmak zorunda kalırız” savunmasında bulundu.