banner913
banner932
banner1012

''Çeteler İnsan Kaçakçılığı Yapıyor''

banner1020

İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, oğlu dahil 5-10 bin kişinin Çalışma Yasası’na aykırı şekilde KKTC'ye komisyon karşılığı işçi getirdiğini açıkladı

banner974
''Çeteler İnsan Kaçakçılığı Yapıyor''

banner971
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, oğlu Mehmet Gürcafer dahil “5 – 10 bin kişinin” Çalışma Yasası’na aykırı şekilde KKTC'ye komisyon karşılığı işçi getirdiğini açıkladı.
Gürcafer, mevcut yasanın “çalışma yaşamının gerisinde kaldığını” ifade ederek, işçi getirmek için acenteler kurulması ve toplamda 200 civarı kişiye acente açma izni verilmesi gerektiğini, bunun için de bir yasanın çıkartılmasının zorunlu olduğunu söyledi, emekli savcılarla yasa çalışması yaptıklarını duyurdu.
Mevcut durumda KKTC'ye işçi getiren kişilerin, işçi başına 1000 ila 3000 Euro para kazandığını belirten Gürcafer, özellikle inşaat sektörüne yönelik getirilen insanların kaçak duruma düşmediğini ancak üniversite ve hayvancılık sektörleri için aynı şeyi söyleyemeyeceğini ifade etti.
Gürcafer, bugün itibariyle; sözünü ettiği “işçi getirilmesine yönelik acenteler kurulması” konusunda yasa çıkarılana kadar üçüncü ülkelerden işçi gelişini durdurmaya hazır olduklarını söyledi.
Bazı “çetelerin” varlığından söz eden Gürcafer, “Yabancı ve yerli kişilerin ortaklığındaki grupların firmalar içerisine sızarak Güney Kıbrıs’a kaçırmayı teklif ettiklerini” iddia etti, “Bu polisiye bir olaydır. Esas yapılması gereken, Acente Yasası’nın bir an önce yapılmasıdır” dedi.
“İŞ GÜCÜ İHTİYACI, 5 – 10 BİN KİŞİ TARAFINDAN KOMİSYON KARŞILIĞINDA SAĞLANIYOR”
Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Bugün Kıbrıs gazetesinin gündeme getirdiği “ön izinle insan kaçakçılığı” haberi ve “birliğin, insan kaçakçılığına destek verdiği” iddialarıyla ilgili basın toplantısı düzenledi.
İddialarla ilgili “devletin” bir açıklama yapmasını beklediklerini ancak herhangi bir açıklama gelmediğini, bu kapsamda bir basın toplantısı düzenlediklerini belirten Gürcafer, “İddiaları ortaya koyanlarla açık oturumda tartışmaya hazır olduğunu” söyledi.
Lefkoşa’daki külliyeyi inşa eden, Türkiye merkezli “siyah kalem” isimli şirket için getirtilen işçilerin ortadan kaybolduğu yönündeki iddialar üzerine Gürcafer, “işçilerin geliş tarihleri ve muhaceret durumları” ile ilgili belgeler paylaştı.
Çalışma Yasası’nın 61’inci maddesine işaret eden Gürcafer, “Madde ne diyor? İşçilere iş, işverenlere işçi bulmak için komisyon karşılığı faaliyet göstermek, büro açmak yasaktır. Bu madde, iş hayatı koşullarının çok dışında kaldı. İş gücü ihtiyacı, 5 – 10 bin kişi tarafından komisyon karşılığında sağlanıyor” ifadelerini kullandı.
Sözünü ettiği “5 – 10 bin kişi arasında; kamu çalışanları, üniversite çalışanları, işçilerin kendileri, polisler ve gazeteciler” olduğunu iddia eden Gürcafer, “Ben insanları bu işi yaptıkları için yargılamıyorum. Bir firmanın 10 işçiye ihtiyacı var, biri getireceğini söyler, o da getir der ve getirir” dedi.
“BU KİŞİLERDEN BİRİ OĞLUM”
Sözünü ettiği 5 – 10 bin kişiden birinin de kendi oğlu Mehmet Gürcafer olduğunu açıklayan Cafer Gürcafer, “Sistemin bütününü konuşmak lazım. İşçi getirenler, 1000 ile 3000 Euro arası bir komisyon alıyor” şeklinde konuştu.
“YERLİ ORTAKLI ÇETELER İNSAN KAÇAKÇILIĞI YAPIYOR”
Bazı “çetelerin” varlığından da söz eden Gürcafer, “Yabancı ve yerli kişilerin ortaklığındaki grupların firmalar içerisine sızarak Güney Kıbrıs'a kaçırmayı teklif ettiklerini” iddia etti, “Bu polisiye bir olaydır. Esas yapılması gereken, Acente Yasası’nın bir an önce yapılmasıdır” şeklinde konuştu.
Müteahhitler Birliği’nin, “Getirilen işçilerin ön izin konusunu” kucağında bulduğunu söyleyen Gürcafer, “3-4 ay önce bakana da müdüre de söyledim. Yasa yapalım dedim… Yasayı biz yapıyoruz şimdi. Emekli savcılardan bir ekip oluşurduk… Devlet yasama yapma ve çözüm bulma yetisini kaybetti. Çalışma Bakanlığı’nın tabelası var ama kendisi yok” dedi.
“PURNARA MÜLTECİ KAMPI'NDAKİ KİŞİLERİN BÜYÜK BİR ÇOĞUNLUĞU, KUZEYE GETİRİLEN İŞÇİLERDEN OLUŞUYOR”
Mevcut durumda KKTC'ye işçi getiren kişilerin, işçi başına 1000 ila 3000 Euro para kazandığını belirten Gürcafer, özellikle inşaat sektörüne yönelik getirilen insanların kaçak duruma düşmediğini ancak üniversite ve hayvancılık sektörleri için aynı şeyi söyleyemeyeceğini ifade etti.
Gürcafer, Güney Kıbrıs'taki Purnara Mülteci Kampı'ndaki kişilerin büyük bir çoğunluğunun, kuzeye getirilen işçilerden oluştuğunu, bu kişilerin insan ticaretine maruz kaldığını ve yüzde 90’ının üniversite sektörü, yüzde 5’inin ise inşaat sektörü aracılığıyla adaya geldiğini iddia etti.
Gürcafer, bugün itibariyle; sözünü ettiği “işçi getirilmesine yönelik acenteler kurulması” konusunda yasa çıkarılana kadar üçüncü ülkelerden işçi gelişini durdurmaya hazır olduklarını söyledi.
Ön izin uygulamasının 2005’te başladığını anımsatan Gürcafer, “İşveren örgütleri o dönem buna karşı çıktı. Sadece Müteahhitler Birliği Sonay Adem’in arkasında durdu” dedi.
2005 yılından önce kayıtlı çalışan sayısı 10 bin daha sonra bu rakamın arttığını belirten Gürcafer, Çalışma Dairesi’nde kaos ve yığılmanın başladığını ve yaptıkları görüşmelerle işlemleri hızlandırmak için Çalışma Bakanlığı ile protokol imzaladıklarını söyledi.
Müteahhitler Birliği’ne üye firmaların çalışma izinlerinin birlikte yapılmasına yönelik protokol imzalandığını dile getiren Gürcafer, çalışma izni için müracaat edenlerin yatırımlarına bakıldığını söyledi.
Encümen izni, vergi temiz kağıdı gibi denetlemeler yapıldığını daha sonra birliğin müracaatını Çalışma Bakanlığı’na ilettiğini söyleyen Gürcafer, “Devlet ve sektör adına denetimi yaparız, kontrol sonrası firmanın talebini bakanlığı götürerek onaylatırız” dedi.
2010 sonrası 3’üncü uyruklu işçilerin de sektöre girdiğini kaydeden Gürcafer, kota uygulaması koyduklarını firmada çalışan TC-KKTC vatandaşının yüzde 20’si kadar 3’üncü uyruklu vatandaş getirmeye başladıklarını belirtti.
Pandemiyle birlikte Türkiye’den gelen iş gücünün geriye gittiğini, 6 Şubat depremi sonrası da Türkiye’deki iş gücünün arttığını belirten Gürcafer, 71 bin 415 sigortalı çalışanın, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı 37 bin 414 kişinin, 25 bin 682 ile 3’üncü uyruklu vatandaş sayısına ulaşıldığını söyledi.
İnsan kaçakçılığının ‘pis’ bir suç olduğunun altını çizen Gürcafer, “Hepimiz insan kaçaklığı filmlerini travmalarıyla birlikte seyrederiz…” dedi.
Gürcafer, sosyal medyada ortaya atılan iddialara işaret ederek, yerleşkeyi yapan firmanın ön izin başvurusunda bulunduğu listeyi dağıttı.
Ülkeye insan getiren ve komisyon alan 5-10 bin insan olduğunu iddia eden Gürcafer, kamuda, poliste, basında, inşaatlarda çalışan kişilerin bu işi yaptığını iddia etti. Gürcafer, çalışan getiren firmaların taahhütname imzalattıklarını anlattı.
Komisyon karşılığında 5-10 bin insanın ülkeye işçi getirdiğini belirten Gürcafer, oğlunun ve ilgili iddiaları ortaya atan şahsın da bunu yaptığını söyledi.
İmzalanan taahhütname sonrası belgelerin bakanlığa gönderildiğini ve firmaların daha önce getirdiği çalışanların, çalışma izni çıkarıp çıkarmadığının kontrol edildiğini belirten Gürcafer, eğer önceki işçilerin çalışma izinlerinin çıkarılmadığının tespit edilmesi halinde firmanın yeni çalışan getirmesinin engellendiğini söyledi.
Denetim yaptıklarını kaydeden Gürcafer, yapılan denetimler sonucunda eksik bir şey tespit ettiklerinde firmanın işlemlerinin durdurulduğunu belirtti.
İnşaat sektöründe ciddi bir iş gücüne ihtiyaç olduğunun altını çizen Gürcafer, bazı firmaların insani koşulları yerine getirmediğini ardından çeteler halinde insan kaçakçılığı yapan ekiplerin devreye girdiğini  söyledi.
Gürcafer, devreye giren çetelerin ise büyük vaatlerle insanları güneye kaçırdığına vurgu yaptı.
Gürcafer, Acente Yasası’nın çıkması gerektiğini dile getirerek, “Bu yasal boşluk giderilmeli” açıklamasını yaptı. Acente Yasası için çalışmaların devam ettiğini açıklayan Gürcafer, “Bu sıkıntıyı çözmek için bir ekip kurduk ve şu anda bu yasayı çalışıyoruz” dedi.
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.