Kıbrıs basın tarihi genellikle hep siyasi elitler veya belli olayların hatırlatılması üzerinden yazıla gelmiştir hep. Kıbrıs sorunu haricinde sanki basında başka konular işlenmemiştir. Ama kısa bir araştırmayla ilk gazetelerin çıkmasından itibaren basındaki kültür, spor, sanat konularındaki ürünlerin zenginliğini görebilir insan. Rahmetlik babam Özer Hatay'ın da gazetecilik hayatı 1957 yılında spor muhabirliğiyle başlamıştı. Bozkurt gazetesinde başlayan spor muhabirliği 1958 yılından sonra Halkın Sesi'yle devam eder. 1957'de EOKA'nın koyduğu bir bombayla yaralanıp spor hayatı biten Özer Hatay, spora olan ilgisini yazarlıkla devam ettirmeye çalışmıştı. İki yıl spor muhabiri olarak çalıştıktan sonra Kıbrıs Türklerinin ilk iki spor dergisini peşi sıra çıkarmayı başarmıştı. Özellikle o olağanüstü günler içerisinde. Bu dergilerden biri "Kıbrıs Türk Spor" diğeri ise "Kıbrıs Türk Futbol Yıllığı"ydı. Bugünkü ölüm yıldönümünde en azından tarihe geçmiş ve gazeteciliğinin başlangıcını simgeleyen bu çalışmalarını hatırlatarak anmak istedim kendisini. Huzur içinde uyu baba....
(Mete Hatay)
Bizim siyaset büyüklerimiz ülkemizi dünyaya tanıtmaya çalışıyorlar . Kardeşim önce Dilimiz, dinimiz bir olan aynı Milletten olan anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti ile bir birliktelik sağlamayı deneseniz iyi olur. Arabamın bozulan turbosunu Rum tarafında tamir ettirmek yerine Türkiye’ye getirdim tamir ettirmeye. Girişte bozuk olan tamir edip geri götürmek için getirdiğim parçalara 12,000 TL KDV isteyinceler Devletimize bağışladım . Helal olsun ama suç bizde ki bizi Türkiye’ye bile tanıtamayan anlatamayan insanlardan halen daha medet umarız .
(Ziya Emir)
İthal ettiğiniz tüm ürünleri ihraç ettiğiniz ürünler ile değer bazında takas yaptığınızı varsayarsanız (ihraç ettiğiniz topraklar)!! ile alınmış sayılır tüm bu lüks ve şafşatalı yaşamınız. Peki topraklar da bitince neyle devam edecek alışmış gudurmuştan beterdir misali bu yaşantınız!!
(Kubilay Merttuna)
Maliye Bakanı, Ocak ayında kamu maaşlarına yüzde 48.5 oranında hayat pahalılığı uygulanacağını açıkladı ya!
Kamu ile özel sektör çalışanları arasındaki makas biraz daha açılacak. Bu artışa göre pozisyon alacak piyasada fiyatlar yükselecek, asgari ücretli yine ezilecek altında...
“Asgari ücret” tartışması başlayacak yine… İşçi “geçinemeyiz” diyecek, işveren “ödeyemeyiz.”
“Asgari Ücret” açıklandığı zaman aslında özel sektör çalışanlarının maaşı açıklanıyor.
Özelde "maaş"a dönüştü asgari ücret!
İstatistik Kurumu’nun son araştırma sonuçlarını gördünüz mü?
En yüksek gelire sahip grubun toplam gelirden aldığı pay, en düşük gelire sahip grubun aldığı payın 7 katı…
Ortak kavanozdan kimi tek parmak bal alıyor, kimi yedi!
Eşitsizlik arttıkça artıyor.
Böylesi durumda nasıl örgütleyeceksiniz “ortak” mücadeleyi?
(Cenk Mutluyakalı)
Sessiz ol çocuk uyur.
Dünyada her birey bir çocuğu uyandırmamak için sessiz gürültüsüz nefesini bile tutarak çocuk uyanmasın diye buna azami şekilde uymuştur.
Filistin de çocuklar ölüyor, kayboluyor enkazların altında, bomba seslerinden uyuyamıyorsan, aç ve susuz.
Ve ben, ve siz, ve onlar hala sessizliğimizi koruyoruz evdeki çocuğumuz, torunumuz uykusundan uyanmasın diye.
İşte buna GAFLET UYKUSU denir
(Hüseyin Cumaoğlu)
SOSYAL MEDYANIN SESİ
