banner913
banner932
banner1012

Sosyal Medyanın Sesi

banner1020

banner974
Sosyal Medyanın Sesi

banner971
KIB-TEK’den onayı gereken “Mahsuplaşmalı” Güneş Enerjisi izni tamamen Siyasi ve Maddi RANT’a dönüşmüş durumdadır !
Alayköy Sanayisindeki Sanayici “Güneş enerjisi sistemi kurulum izni” alamamaktadır.
Sebep sorulduğunda; Sanayinin hemen dibinde, Mağusadaki büyük bir Otelin güneş enerji santralinin orada kurulmuş olduğu ve o bölkedeki hiçbir sanayiciye 1 KW bile mahsuplaşmalı izin verilemeyeceği söylenmektedir !
Başka bir Örnek,
Yine Demirhan bölgesinde izin almak isteyen Hayvancı/Çiftçi kişilere izin verilemeyeceği sebep olarak da Aslanköy de 1 işletmeye ait santralin var olduğu ve sistemi doldurduğu cevabı verilmektedir !
Bu ABSÜRT ve hazmedilmesi zor durumlar birçok ÜRETİCİ’nin karşısına çıkmakta.
Ama ne hikmetse?
Vadili bölgesi de aslında “Mahsuplaşmalı izne” KAPALI olmasına rağmen birileri İZİN alabiliyor!
İsmi,cismi,kime yakın olduğu, kimin imza koyduğu, hepsi var.
YAZIKLAR OLSUN SİZE !
Bu ağır bu fahiş Elektrik faturaları altında SANAYİCİ,HAYVANCI,ÇİFTÇİ ezim ezim ezilirken, elektrik faturalarını, çalışanını,kredilerini,yükümlülüklerini ödeyebilmek için çekmediği çile kalmamışken !
Siz insanlara yardımcı olacağınıza, Güneş Enerji üretimini çoğaltmak ve teşvik etmek için ÇARE bulacağınıza, izinleri kapattınız.
Bir de yetmezmiş gibi ikilik yapıyor, kendi istediğinize el altından izin veriyorsunuz.
Bunları, Üreten insanlara Reva görenlere bin kere Yazıklar olsun.
(Tuygun Töre)
 
Gece saat 1.30eve gelirim önümde bir araba içinde esmer arkadaşlar kapilar acilir kapanır şarkılar gırla ışık yakarım el gol hareketleri . İşte size teleferik . Be sokmayın be bunlari memlekete da belaya goycaksiniz bizi.
(Emirali Tatlıdil)
 
Konu 1: Senenin bazı aylarında apartman merdivenlerinin elektriği yüksek gelirdi. 2-3 defa yüklü ödedikten sonra elektrikçi çağırdık. Senenin belli günlerinde kktc’ye gelen dairenin birinin kablo ile apartman boşluğunun elektriğini çaldığını tespit ettik. 6 ay önce polise gittik, şikayet ettik, bildiğimiz her şeyi anlattık. Polis ev sahibinin ismini bilmememize bayağı bozuldu ama, eve gidin elektrikçi bulun da geliyorum dedi. 6 aydır gelmedi. Arkadaşlar yine tatile geldi, elektriği kullanmaya başladıkları anda sigortamızı söküp aldık. İnsanları mağdur ettik diye nerdeyse dayak yiyorduk. Yine polise gittik. Polisimiz 6 aydır hiçbir şey yapmadı. Ev sahibinin adaya gelişini bekleyecekmişiz diye cevap aldık son. Hırsızlar dolabı kırıp, çaldıkları kabloyu iptal edip, lütfedip elektriklerini açtırmışlar.
Konu:2 ilk bayram tenis kulübümüzün topları çalındı. Kamera görüntülerinden çalanlar net bir şekilde görünüyordu. Polise gittik şikayet ettik… konuyu uzatmayım ne arayan var ne soran.
Konu 3: kiracılar çevreye büyük oranda rahatsızlık verdiği için defalarca polisi arıyorsunuz, polis gelmiyor.
Buna benzer konuları hepberaber uzatabiliriz. Merak edilen konu polisimiz bu gibi ‘küçük’ olaylarla ilgilenmeyi bıraktı ve konuları vatandaşın kendi kendine çözmesini mi bekliyor?
(Merter Refikoğlu)
 
6-7 Eylül 1955 olaylarını gayri resmi tarih yazar. Burada Türkiye'nin Kıbrıs'ı değil Kıbrıs'ın Türkiye'nin yakın tarihini nasıl etkilediğini öğrenirsiniz. İstanbul'un sosyal dokusunun bir daha düzelmeyecek şekilde bozulmasını, İstiklal Caddesinin nasıl el değiştirdiğini görürsünüz. Kıbrıs ve Atatürk sevgisinin halk üzerinde nasıl provokasyon edildiğini hayretle okursunuz.
Derin devlet projesi olan Kıbrıs Türktür Cemiyet ile "olmayan bombayı" patlatanlar derinden derine ördükleri ağlar ile bir gecede istanbul'un Gayri Müslim halkına acının tarihini yaşattılar.
Eylül gelirken okunması gereken bir kitap.
(Ahmet Billuroğlu)
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.