14 yıllık meslek hayatımda tabi ki tuhaf durumlara rastladım da dünkü nöbetteki olay bir başkaydı. Ledra Palace sınır kapısında, geçiş noktasında polis arkadaşla otururken güneyden kuzeye, yanımıza bisikletle 60 yaşlarında Kıbrıslı bir adam geldi. "O tarafta kalan Türk bir arkadaşıma, bir karton sigara alıp götüreceğim ,bir sorun olur mu?" Gerekli bilgileri verirken, adam saflığından ve samimiyetinden bize detaylar vermeye başladı. O tarafta kalan Türk arkadaşı, bu bisikleti ona bir karton sigara karşılığı hediye etmiş. Polis arkadaşla şaşırarak aklımıza ilk gelen bisikletin çalıntı olup olmayacağı noktasındaydı. Adamın konuşması, verdiği güven bu şüpheleri azaltsa da yine de polis arkadaş kimlik bilgilerini alarak onu uyardı. Adam kesinlikle öyle birşey olamaz demeye devam etti. Gerekli bilgiler alındıktan sonra adam güneye geçerek bir karton sigarayı götürüp bıraktı ve kısa sürede geri döndü. Ona bisikletin hayırlı olsun ve inşallah herhangi bir ihbarla seni aramayız diyerek yollattık. İşin gerçeği bu adam bize gelip konuşmadan bunu yapsa, kimse sürdüğün bisiklet senin mi diye sormaz. Bizde oluşan algı, onun doğru söylediği. Ancak akla takılan ,güneydeki Türkün söylediğinin doğru olup olmadığı. Malum zaman çoktan değişti. Bu olay bana 15-16 yaşlarında bisikletimi satarak gece kulubüne gittiğim günü hatırlattı nedense...
(Ahmet Ersöz)
Bu kafayla gidersek yakında belediyeleri de UBP'ye devredeceğiz! Eski partisel kan davaları tavan yapmaya başladı. Yazık!
(Mete Hatay)
Dün yan bir masada etkileyici bir sohbete şahit oldum.
Gençler DAÜ’yü kazanmışlardır ve okul açılıyor.
Biri Benzine 50 kuruş zam geldi dedi… Gidip gelmek artık günde 100 lira olacak. Diğeri ben otobüsü de denedim Lefkoşa- Mağusa bilet 50 lira dedi. Kiralar desen minimum 2500 TL, döviz böyle artarsa yıl sonu ne olur belli değil. Burs imkanı olsa da ne zaman ödeneceği belli değil.
Hayat zor dedi daha 20 yaşındaki genç. Ulaşım dert, barınmak dert, beslenmek dert….
Hayata umutla bakması gereken gençlerin önüne baktığında gördüğü tablo bu. Eğer ülkede gerçekten somut bir değişim yaşanmazsa yakın zamanda beyin göçü gene en büyük sorunlarımızdan biri olacak…
(Ürün Solyalı)
"Asgari Ücret'in açlık sınırı altında olduğunu" sık sık anımsatan sendikacı dostlara, bunu dert etmişler, yüksek sesle bağırıyorlar, eksik olmasınlar; peki niye, o açlık sınırındaki insanların, en zenginlerle aynı iletişim vergisi, fiyat istikrar fonu, harç, dünya kadar dolaysız vergi ödemesine de başkaldırmıyorlar?
Asgari ücretliler, en zenginler ve asgari ücretin en az iki katı güvenceli maaşlılarla aynı vergiyi ödemek zorunda bırakılırken, niye bu tahakküme karşı çıkmıyorlar.
Özel İletişim Fonu'nu kaldırsak örneğin de asgari ücretlinin alım gücü biraz artsa en azından!
(Cenk Mutluyakalı)
Trafikte önünüze atılan hayvana istemeden çarptığınızda lütfen sigortanıza haber veriniz. Araçlarımız için yaptırdığımız zorunlu 3. Şahıs sigortaları çarpışma sonucu yara alan hayvanın tedavisini sigorta kapsamında karşılamakta ve sizde telaş ,üzüntü halinde yardım aramak, kime haber vereceğinizi düşünmek zorunda kalmazsınız.
(Recep Sanverdi)
Devlet olmak, eşit egemen olmak keşke il il gezip söylemekle olsaydı.
Mesele ödül veya para değil, mesele devletin düştüğü durumdur.
Çok yazık, gerçekten yazık.
(Ahmet Tokatlıoğlu)
Sosyal Medyanın Sesi
