banner913
banner932
banner1012

Sosyal Medyanın Sesi

banner1020

banner974
Sosyal Medyanın Sesi

banner971
 

 Bu çarpık yapı hepimizi zehirliyor:
"Kapanma" tartışmasını anlamıyorum, bunun için koşullar belli. Vatandaş kurallara uyacak, krizi yönetenler de krize odaklanacak. Hastanede bir yığılma yok, sağlık sistemi risk altında değil henüz.
Önceki gün 20, dün 10 vaka. Lefkoşa'da Lefkoşa kaynaklı vakalar geliyor. Buralarda vatandaşlar dikkatli olmalı.
Halen daha temaslısını gizleyen, kendisi de temaslı okumuş okumuş insanlar var. Hemşireler ya da temas takip ekibi "zehir hafiye" değil. Bu ülkeye yapılacak en büyük kötülük, bu dönemde "temaslı" gizlemek. Öbek öbek pozitif olarak geri dönüyor.
Güney Kıbrıs'ta dün 4 ölü var, toplam ölüm 157 oldu. 58 kişi yoğun bakımda tedavi görüyor ve ağır. Tamamen kapanmaya rağmen, halen 300 civarında pozitif vaka gelmeye devam ediyor, her gün.
Bir kötülük daha var bu ülkeye... O da siyaset. Bu hükümet bitti, UBP karar alamıyor. UBP'yi yönetenler ne istediğini bilmiyor. Bu yapı içinde ne icraat çıkar ne erken seçim tarihi.
HP erken seçim istemiyor, "Durun yahu icraat yapalım" diyor. Ah ah... TDP, DP "daha karpuz kesecektik" modunda. Böylesi kritik bir dönemde bir "kriz yönetimi" kuramayanlar arasında bu toplum "icraat" yapacak baaşka bir yapı seçecek. Zor.
UBP, cırmalıyor. "Kimseyle kavgası olmayan Önder Sennaroğlu meclis başkanı olsun" diye bir formül. Burada gülüyorum. Adam, bakan olmadı diye CTP'ye geçti. Olmadı diye UBP'ye geldi. Orda da olmayınca kendini Karpaz'a kapattı. Şimdi başkan olacak.
Bu çarpık yapı hepimizi zehirliyor aslında, işin özeti bu. İhtiyacımız olan azıcık memleket ve yurt sevgisidir. Bir de memleketi ve yurdu seven siyasi makama gelmiş yöneten kişiler.
(Hüseyin Ekmekçi)
 
 
Herkesin kendini en akıllı, en bilge, en uzman, en bilir kişi, en dahi, en profesyonel, en zeki bildiği bir dünyada yaşamak ne kadar da zor!
Hiç bu kadar hiçleşmemiştim!
(Sevdiye Gökaydın)
 
Onlar rakam değil, insan!..
Doğruymuş!.. İnsan bizzat kendisi ya da tanıdıkları yaşamadan, veya yaşayanlarla tanışmadan bazı şeyleri anlamakta zorlanırmış!..
Hele ki savaş, yangın, salgın ya da doğal afetlerde yaşanan kayıpları!.. Kayıtlara rakam olarak geçen her bir canın insan olduğunu, daha da ötesi birilerinin biriciği olduğunu...
Birilerinin biriciği olmak... Çok sevdiğim bir hekim dostumun tanıştığımız ilk gün söylediği ve sadece onunla değil, birçok kişiyle empati yapmamı sağlayan ifadesi..
Ama ben bile yeteri kadar empati yapamamışım ki pandemi kaynaklı ölümler sevdiğim insanların yüreğini yakana kadar ben bile rakam olarak yazmışım kayıpları!...
Birilerinin biriciği olmak.. Birinin tek annesi, tek babası, belki de tek çocuğu, belki de tek kardeşi olmak.. Yaşamdaki değerlisi olmak... Tutunduğu dal olmak, umutlarını ve mutluluklarını yüklediği kişi olmak...
Yine aynı hekim dostumun hep dediği ve pandemi döneminde daha sık dile getirdiği üzere yaşlı da olsa, başka yan hastalıkları da olsa bir gün daha fazla yaşaması için ailelerinin ve diğer sevenlerinin dua ettiği kişi olmak...
Anlamaktan öte bugün daha bir hissettim: Onlar rakam değil, insan!..
Ve gerek kendi biriciklerimizin gerekse başkalarının biriciklerinin yaşamda kalma süresini ve kalitesini arttırmak biraz da bizim elimizde!...
Lütfen kurallara mümkün olduğunca uyalım!.. Lütfen başta büyüklerimiz olmak üzere risk grubundakileri koruyalım!...
(Funda Gülseven)
 
 
Mesele AŞI, hem de uluslararası onaylı AŞI.
Mesele SAĞLIK.
Ama yeni "lider" şimdi "egemenlik oyunu" oynuyor.
Başka yerlerde görmezden gelinen iradesini ya da iktidarını, Kıbrıs Cumhuriyeti üzerinden göstermek istiyor.
"Aşı, eğer Rum Yönetimi'nden gelirse kabul etmeyiz, doğrudan AB göndersin."
Avrupa Birliği seni o Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ortağı olduğun için kabul ediyor!
Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kimliğini, pasaportunu kabul ederiz de aşıyı gönderecekse, aracılık yapacaksa niye kabul etmeyelim?
Eğer aşıya erişimi bu zihinler engelleyecekse, o zaman ara bölgede kurulsun aşı merkezleri, bu toplum da gitsin, orada aşılansın gerekirse...
Sağlık üzerinden dahi milliyetçilik!
"Egemenlik" demesinler...
"Kayıtlı, şartlı" gördük onu...
Çok iyi gördük...
(Cenk Mutluyakalı)
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.