Evrim KAMALI
Lefkoşa’da çok sayıda bina açma suçu işleyen 17 yaşındaki isminin baş harfleri M.K.V 2 yıl, 18 yaşındaki isminin baş harfleri A.C.V 1 yıl 6 ay, 24 yaşındaki Cumali Karataş 1 yıl ve 16 yaşındaki isminin baş harfleri İ.U, 7 ay hapis cezası aldı.
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde Başkan Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Alev Ulunay Hüdaverdi ve Yargıç Temay Sağer’in huzurunda okunan kararda savcı Attila Enver Etkin, hazır bulundu. Kararı okuyan Yargıç Temay Sağer, sanıkları kendi ikrarları ve İddia Makamı tarafından aktarılan olgular ve sunulan emarelerden huzurlarındaki 11 davadan aleyhlerine getirilen tüm ithamlardan suçlu bularak, mahkum ettiklerini kaydetti. Sağer, geceleyin ev açma suçu için 10 yıla kadar; Bina açma suçu için 7 yıla kadar, Ev açma suçu için 7 yıla kadar, Ağır bir suç işlemek kastıyla konuta girme suçuna 5 yıla kadar, Hırsızlığın yenilenmesi suçu için 5 yıla kadar, ikametgahtan sirkat suçu için 5 yıla kadar, Kasti hasar suçu için 3 yıla kadar, Sirkat suçu için 3 yıla kadar ve Mülke tecavüz suçu için ise 2 yıla kadar hapislik cezaları öngörüldüğünü belirtti. Sağer, genç yaşta bulunan sanıkların dikkate alınan çok sayıda hırsızlık suçu olduğuna değinip, sanık l'in toplam 6 tane bina açma, 1 tane geceleyin ev açma ve diğer bağlantılı suçlardan mahkumiyeti bulunduğunu, sanık 2’nin, 5 tane bina açma, tane de cv açma, 1 tane münferit sirkat ve diğer suçlardan mahkumiyeti mevcuttur. Sanık 3'ün ise toplam 5 adet bina açma, 1tane geceleyin ev açma ve diğer bağlantılı suçlardan sorumludur. Son olarak Sanık 4 ise 2 tane bina açma ve diğer bağlantılı suçlardan mahkum olduğunu belirtti.
Sağer, “Ancak bu meselede daha da vahim ve üzücü olan husus, genç yaştaki tüm sanıkların kabarık birer sicile sahip olmasıdır. Emare 6'ya bakıldığı zaman: Henüz 17 yaşında olan Sanık l'in 22, 18 yaşında olan Sanık 2'nin 8, 24 yaşındaki Sanık 3'ün 9; ve şuan 16 yaşında olan Sanık 4'tün ise 11 benzeri sabıkaya haiz oldukları görülmektedir. Mahkemelerin sanıkların işlemiş oldukları ciddi ve vahim suçlara rağmen her seferinde sanıklara ceza takdirinde mülayim davranmış ancak sanıklar tüm bu fırsatlara rağmen bir türlü ıslah olmamışlar ve suçları defalarca işleyerek kamu güvenliğini ciddi şekilde tehdit etmişlerdir” dedi.Sağer, sanıkların benzeri sabıkalarını aleyhlerine ağırlaştırıcı bir faktör olarak değerlendirdiklerini belirtti. Sağer, davaya konu sirkat edilen tüm emtialar bulunduğunu ve alkollü içecekler dışındakilerin yasal sahibine iade edildiğini belirtti. Sağer, benzeri şekilde dikkate alınan 2623/2019 sayılı davaya konu sirkat edilen paranın301 TL'si bulunarak Gelir ve Vergi Dairesi'ne yatırıldığını belirtti. Sağer, Sanık 4’ün geriye kalan paranın ve maddi zararın miktarının mahkeme veznesine yatırıldığı ve dava sonunda yasal sahibine ödeneceğini söyledi. Sağer, sanıkların işlemiş oldukları davalardan toplam 1,931 TL zararın tazmin edilmediğine işaret etti.
Sağer, sanıklardan üçünün SOS Çocuk Köyü’nde büyüdüğünü ve Sosyal Tahkikat Raporlarında, ailelerinin ekonomik düzeyinin çok düşük olduğu ailevi ilgisizlik, duyarsızlık ve ebeveynlik kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle sanıkların suça bulaştıklarının belirtildiğine dikkat çekti. Sağer, sanıkların mahkemede suçlarını kabul etmek suretiyle adaletin erken tecelli etmesine katkı sağlamalarını, tahkikata yardımcı olmalarını; tüm sanıkların genę ve hayat tecrübesinden yoksun birer kişi oluşundan ötürü hatalarından gerekli dersi çıkarmaları halinde geri kalan hayatlarını daha düzgün birer birey olarak yaşama şanslarının olmasını lehlerine değerlendirdiklerini belirtti. Sağer, sanıklar 1, 2 ve 3’ün gelişim evrelerini çoğu çocuklardan farklı olarak son derece sağlıksız bir ortamda geçirdiklerini kaydetti. Sağer, “Bu nedenden dolayı da maalesef bu sanıklar suça meyilli birer kişiye dönüşmüşlerdir. Anne ve babaların birincil görevi çocuklarını sağlıklı birer birey olarak yetiştirip, kendi ayakları üzerinde başarılı şekilde durmalarını sağlamak iken sanıklar aileleri tarafından sevgiden ve ilgiden yoksun büyütülmüşlerdir” dedi.
Sağer, şöyle devam etti:
“Dahası bu sanıklar kimi zaman aileleri tarafından şiddete maruz kalmışlar, kimi zaman ise terk edilmişlerdir. Tüm yaşanılanlar sonucunda ortaya çıkan bu kötü tablo ise iş bu sanıkların değil, çocuklarından bihaber hayatlarını idame ettiren anne ve babanın eseridir. Ancak sanıklar da işlemiş oldukları ciddi ve vahim suçlara rağmen her seferinde kendilerine mahkemelerce tanınan fırsatları olumlu kullanamamışlar ve kendilerini toplumun diğer bireyleri arasına entegre edememişlerdir. Bu nedenle sanıklarında mevcut kötü tabloda sorumlulukları vardır ve bu sorumluluk her suç işlendiğinde daha da artmaktadır” dedi.
Yargıç Temay Sağer, sanıkların lehine ve aleyhlerine olan tüm hususlara değinip, M.K.V’ye 2 yıl, A.C.V’ye 1 yıl 6 ay, 24 yaşındaki Cumali Karataş’a 1 yıl ve İ.U’ye 7 ay hapis cezası verdiklerini açıkladı.
