banner913
banner932
banner1012

Şair Turgay Akalın’ın yeni şiir kitabı “Gelir Takılırsın Aklıma” çıktı

banner1020

banner974
Şair Turgay Akalın’ın yeni şiir kitabı “Gelir Takılırsın Aklıma” çıktı

banner971
Kıbrıs Türk Şiirinin önemli isimlerinden Turgay Akalın’ın yeni şiir kitabı, Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği yayınları arasından çıktı.145 sayfalık kitap; Denizin Rengi, O Mavi Kuş, İnsan Kendini dinlemeli, Öte Yandan, başlıklı bölümlerden oluşuyor.
Kitabın sunuş yazısında Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği Başkanı Şevket Öznur eserle ilgili şunları bizlere aktardı: “Değerli okurlar, şiir sever dostlar. Doç. Dr. Turgay Akalın’ı toplumumuzda doktor olarak tanımayan yoktur herhalde. Uzun yıllar çeşitli yerlerde yaptığı hekimlik görevinde bir çok hastaya şifa olurken, bu şifa buldurduğu insanlardan, çevreden de birçok şeyi dağarcığına atmıştır. Hele hele eskinin o saf, temiz Kıbrıs’ında Kıbrıs insanında yaşayan ekinsel zenginliği belleğine katmış, yaşatmış ve bunları edebi yolculuğu sırasında kullanmıştır. Kendi kültürel, entelektüel zenginliğiyle yoğrulan bu şiirsel dünyaya, bir de müziksel zenginlik katılınca, ortaya Turgay Akalın’a ait; şiir dili ve tınısı farklı dizeler ortaya çıkmış oldu. Turgay Akalın, benim anne tarafından yeğenim ve çok yakın dostumdur.

Uzun yıllardır Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği yönetim kurulunda birlikte çalışmaktayız. O’nun her işi ne kadar titiz yaptığını çok iyi bilmekteyim. Titizlikle ördüğü şiirindeki dil sade bir Türkçedir; okuyucusunu yormak istemez ama mutlaka düşünmeye sevk eder çünkü; onun şiiri sadece bir sevi şiiri değildir ayrıca eylemsel bir şiirdir. Akalın, eylemi sever çünkü; onun yaşam felsefesi budur; o eylem adamıdır. Üniversitelerde hocalık yaparken de yolculuk yaparken de udunu eline alıp çalarken de duygularını, düşüncelerini, gördüklerini, yaşadıklarını şiire döker. O’nun musikiye olan tutkusu şiirinde önemli yer tutar. Eylem-yaşam ve gezginlik onun şiirinin öne çıkan noktaları olurken, satır aralarında da büyük bir aydın duruşuyla karşılaşırız.
Dünyada ve Kıbrıs’ta yaşanan siyasi, sosyal olaylar, onun dizelerinde kendine yer bulur. Rıfat Ilgaz’ın o meşhur şiiri “Aydın mısın,” dizelerini anımsarız onun şiirini okurken. Toplumuna uyan, “Korkuluk olma, aydın ol,”der. Yeğenim doğal olarak benim de doğduğum yer olan Larnaka’yı hiçbir zaman unutmamıştır. Oradaki yaşadığı tüm güzellikler ve trajediler onun yaşamında ve şiirinde büyük yer tutar. Her insan için doğduğu yer özelidir ve tüm yaşamı boyuca bilinçaltında o günler özlemle anılır. KARANLIĞI ÖRTÜYOR NEM adlı şiirini okurken insanın gözlerinin ıslanmaması elde değildir. Büyük bir özlemle doğduğunuz toprakları hatırlarken, Turgay Akalın’ın şiirlerini de heyecan içinde okuyacağınıza eminim. Onun ustalık dönemi diyeceğim bu son şiir kitabının devamını sabırsızlıkla beklerken, bana söz vermiş olduğu romanını da en yakın zamanda elime almayı ümit ediyorum.
 
Yazar ise eseri ile ilgili şunlar dile getiriyor: “Merhaba, Bugün, uzun bir aradan sonra, yeniden sizlerle buluşmanın sevincini yaşıyorum. İlk şiir kitabım “BİR BAHAR ÖZLÜYORUM” Nisan 2007’de, “GÖKADA YAYINLARI” altında okuyucuyla buluştu. İkinci şiir kitabım “SEVGİLİM SABIRLA ÖRÜYOR SAÇLARINI” Mayıs 2013 yılında yine “GÖKADA YAYINLARI”nın 27. Kitabı olarak basıldı. Ekim 2014’de, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Yayını olan “KIBRISLI TÜRK DOKTOR ŞAİRLER ANTOLOJİSİ”ni yayıma hazırladım. İkinci şiir kitabımın üzerinden on yılı aşkın bir süre geçtikten sonra “GELİR TAKILIRSIN AKLIMA” isimli şiir kitabımla yeniden karşınızdayım. Kitaba adını veren şiir, betimlenmiş bir aşk öyküsü içerisinde bir çocuğun sömürge askerleriyle yaşadığı ve hiç unutamadığı bazı anılarını anlatmaktadır. Elbette hafızamda yer eden aşklar, kaybetme duygusu şiirlerimde anlatılırken güncel sorunlar, depremler ve savaş temaları da şiirlerimde yerini almıştır. Değerli okuyucu, Şair ne sevdadan ne de toplumsal sorunlardan uzak durur. Bunları kendi belleğinden sızıp gelen bilgi birikimi ile yoğurur ve toplumsal belleğe kazandırmaya çalışır. Bu anlamda şair, yurdunu ve yurtseverliğini şiirlerine aktarır. Zaten günümüzde sosyal olaylara yaklaşamayan, toplumsal sorunlara tepki gösteremeyen şair neredeyse yok gibidir. Şair, şiire bakarken emperyalistlerin paylaşım savaşlarına karşı durur, ezilen ve mazlum halkların yanında yer alır; yoksulluğa ve yoksulluğu yaratan sosyoekonomik düzene tepki koyar; doğa yıkımına karşı çıkar, yaklaşan çevre felaketlerine dikkat çeker ve bunlara sayfalarında yer açar. Bu onun enternasyonal görevidir. Şair, esas olarak barışçıdır. Sorunlara barış penceresinden yaklaşır. Ben şiirlerimde bu ilkelere bağlı kalmaya çalıştım. Şiirlerimi beğeneceğinizi umut ediyorum.”
 
ASLINDA HER GÜN ÖLÜYOR
Aslında
Her gün ölüyor
Yaşamayı şiar edinenler
Trafik, fırtına, deprem
Ama
Bugünlerde
Binlerce çocuk katlediliyor Gazze’de
 
Ortadoğu’yu
Yeniden paylaşmak,
Ticaret yollarını yeniden
Tasarlamak için
Öldürülüyor on binlerce Filistinli
 
Dünya bu sıralar
Yalnızca seyrediyorlar
Tepkiler cılız
Gazze’de taş taş üstünde kalmayana kadar
 Direnenler yok edilene kadar
Sürecekmiş bu savaş
 
Aslında
 Her gün ölüyor
 Yaşamayı şiar edinenler
 Yurdunu korumaya çalışıyor
 Her an ölüme mahkum edilenler
 Ama biliniz ki
 Daha şimdiden mağluptur
 Savaşın galibi ilan edilenler
 
28 Ekim 2023. K. Kaymaklı-Lefkoşa
 
 
OYUNCAKCI DÜKKANI
 
Bence
Hayat, büyülü bir
Oyuncakçı dükkanı
 
Perde açılır
Bir kadın çıkar ortaya
Tıpkı bir koro şefi gibi
Kaldırır  bagetini
Hareketlenir  dükkan
Şapkalarını giyer çocuklar
Süslenir
Bale giysisinde oyuncaklar
Tıpkı bir bayrammış
Yılbaşı gecesiymiş  gibi
Şen şakrak
 
Birden
Bir büyülü kutu
Açılır,
Dökülür  içinden haritalar
Çalar borozanlar
Yürür kurşun askerler
Yıkılır kartondan kaleler
Paylaşılamaz bir türlü
Dağlar, nehirler
Ovalar, denizler
 
Başımızın üstünde dolaşır
Top mermileri
Hedefini şaşırır
Füzeler
Menzilinden döner uçaklar
Ve havada asılı kalır
Paraşütle atlayan askerler
 
Sallar bagetini şef
Yükselir dükkanda çocuk sesleri
Barış, huzur
Mutluluk
O Bir çift ela gözün ışıltısı
Aydınlatır evreni
 
Sonra
Bir ajan provakatör
Başında 1800lü yılların bir şapkası
Bakar keskin gözleriye
O kristal camdan içeri
Bu ne, barış ne demek
İsyan mı yoksa,ne
 
Bir anda sarılır dükkan
Tanklar, toplar tüfekler
Harabeye döner kentler
 
İş işten geçtikten sonra
Bir kukla
Alır eline mükrofonu
Uzatır yangın yerinden giderek uzayan burnunu
Kulaklarda aşina bir söylev
Size barış içinde
Mutlu yıllar diliyorum
 
Tam da o esnada
Reina’ya  hedef gözetmeksizin bir saldırı
Masum otuzdokuz ölü
Dördü ağır
69 yaralı
 
Bence hayat
Büyük bir oyuncakçı  dükkanı
Bir yanda rengarenk giysileri ile
Dükkanı bayram yerine döndüren çocuklar,
Trompetler
Trampetler
Uygun adım yürüyen kurşun askerler
Kurtlar, kuzular,
Aslanlar, ceylanlar
Pinokyolar, kuklalar
Diğer yanda püsküllü apoletleri
İri göbekleri ile
Birkaç kuklacı
01 Ocak, 2017.Ortaköy-Lefkoşa
 
 
 
LİMASOL
 
Ve
Soğuk sularına dalmamak için zor tuttum kendimi
Limasol’un
Bu havada,
Ocağın tam da ortasında denize giriyordu askerler, kızlar
 
Tam da bu sıralar
Güneş yavaş yavaş gidiyordu
Kıyıda sert bir rüzgâr esiyordu
Rıhtımda bir sarışın yürüyordu
Benim sol ayak bileğim şişti
Yürüdükçe acıyordu
 
İçimde hangi hicaz, kürdilihicazkar çalıyordu
Ruhum darmadağındı
 
Yabancılar o güzelim körfezde petrol arıyorlardı
Kıyıda Ruslar, Rumlar el ele, kol kola yürüyorlardı
Hava birden soğuyordu
Ve sol ayağım ağrıyordu
 
Rıhtımda o sarışın elinde kitaplarıyla
Gezinip duruyordu
Mavi gözleri çöken karanlığa inat körfezde çalkanıyordu
Ve gün hızla eriyordu
 
21 Ocak, 2023. Limasol
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.