Su kemerinin Venedik dönemine kadar tarihlendirildiğini söyleyen Tuncay, çalışma yapılan kemerin bölgenin su sisteminin hayati bir bileşeni ve Osmanlı dönemi tahıl üretiminin önemli bir unsuru olduğunu ifade etti.
Su kemerinin sadece bir su kanalı olmadığını, aynı zamanda tarihi metinlerde de belgelendiği üzere bir değirmen olarak da hizmet verdiğini anlatan Tuncay, su kemerinin seçkin Gotik mimari tarzında işlenmiş sivri kemerinin yapıldığı dönemin ustalarının üslup tercihlerini ve yapım tekniklerini yansıttığını dile getirdi.
Koruma çalışmasıyla su kemerine yeni bir soluk getirildiğini ve gelecek nesiller için korunmasının sağlandığını kaydeden Tuncay, çalışmalar kapsamında bitki örtüsünün kaldırılması ve iyileştirilmesi, yıpranmış taşların titizlikle temizlenmesi ve aşırı derecede bozulmuş, eksik taşların değiştirilmesi çalışmalarının yapıldığını belirtti.
Çalışmalar sırasında kemerin dikkatlice söküldüğünü ve yeniden inşa edildiğini anlatan Tuncay, kemerin restorasyon sürecinin her yönüyle, eserin zengin tarihine azami özen ve saygı gösterilerek gerçekleştirildiğini kaydetti.
![](https://www.halkinsesikibris.com/images/upload/ali-tuncay-calisma-oncesi.jpg)
![](https://www.halkinsesikibris.com/images/upload/ali-tuncay-calisma-sonrasi.jpg)