banner913
banner932
banner1012

Sosyal Medyanın Sesi

banner1020

banner974
Sosyal Medyanın Sesi

banner971
Çocukluğumuzdan beri bayram hiçbir zaman olumsuzlukları çağrıştırmadı bize. En sıkıntılı günlerde dahi, ailelerimiz hep her zamankinden biraz daha iyi giyinelim, biraz daha fazla eğlenelim, biraz daha güzel sofralar kuralım diye dişlerinden, tırnaklarından artırdılar. “Bayramda küsler bile barışır” dediler. Öyle de oldu. Sorunlar, uyuşmazlıklar bir yana bırakıldı, komşular, akrabalar bir araya geldi. Çünkü bayram kardeşlikti, barıştı, sevgiydi, saygıydı. Sarılmak, insan sevgisine sığınmak, insan sıcağını hissetmekti.
Vakalar yine artışta. Bu bayram sarılmak olmaz. Yüzlerce, belki binlerce insanımız işsiz; ekonomik sorunlarla, borç harçla karşı karşıya. Öyle lüks yemeler, içmeler, hediyeler doğru değil. Ama bayramın özü yine aynı. Bayram, yine kardeşlik, yine barış, yine sevgi, yine saygı demek. Sarılamasak da birbirimize, gözlerimizdeki parıltılarla kucaklaşmak demek.
Ve size “hain” de dese birileri, farklı düşünüyorsunuz diye sizi ötekileştirmeye, düşmanlaştırmaya çalışsa da, insana, halkınıza inanmaktan asla vazgeçmemek, kim ne derse desin, insana hınçla, kinle, nefretle değil, sevgiyle bakabilmek demek.
Çok daha güzel bayramlarımız olması dileğiyle, tüm halkımızın, yeryüzünde bayramı kutlayan her bir insanımızın bayramını yürekten kutlarım…
(Tufan Erhürman)
 
Banal milliyetçilik demokrasilerde yeniden yükselmeye başladığında ilk önce çoğumuza çok saçma sapan gelir, hatta dalga geçilir, çocuksu, bulunur, ta ki tehditler gerçekleşmeye; aldıkları saçma sapan kararlar uygulanmaya başlayana kadar. Rasyonal idare yavaş yavaş ortadan kalkar bu süreçlerde. "Dış tehditler" diye diye toplumun içe kapanması sağlanır. Sonra "dikensiz" bir gül bahçesi yaratılmaya çalışılır. Muhalifler farklı yöntemlerle susturulmaya çalışılır. İktidarı sağlamlaştırmak için yeni yeni "düşmanlar" yaratılır. Son günlerde yaşananlara bu bağlamda bakarsak, demokratik güçlerin ne kadar çok birlikteliğe ve "akıl" yolunda gitmeye ihtiyacı olduğu görülmektedir. Buna dur demenin tek yöntemi demokratik prensiplere sıkı sıkı sarılıp, mücadele alanını bu bölgede tutmaktan geçer.
(Mete Hatay)
 
 
Sağlık Bakanlığı halkla dalga geçiyor.
Https://basvuru.lab.gov.ct.tr/?signup=true adresinden antijen testi için randevu aldım. Sistem YILDIZ ÖZKAN Laboratuvarını verdi. Benim gibi 5-6 kişi daha kızgın güneş altında 40 dakika bekledik. KAPI DUVAR. Belli ki çalışmaya ihtiyacı yok. Sitemden yeni randevu talebi ise "randevunuz var" denilerek reddediliyor. Herhalde ya bakanlık ya da YILDIZ bizimle dalga geçiyor. 40 derece sıcakta. Laboratuvarın kapı zili gibi kayıtlı telefonları da yanıt vermiyor. 13.30'dan 14.10'a kadar kapı önünde sabrettik
(Osman Kurt)
 
Dünyaya meydan okunmadı.
-Yeni tez tekrarlandı, bu kısım kısa tutuldu, “iki ayrı devlet” söylemi yeniden söylendi.
-Doğalgaz konusunda diyalog mesajı öne çıktı.
-“Kimsenin toprağında gözümüz yok” denerek imayla da olsa Maraş konusuna değinildi.
-Direkt Maraş konusu açılmadı.
-Muhalefet protestosuna “farklı görüşler zenginliktir” denilerek gönderme yapıldı, “birlik” mesajı verildi.
-Bir sürü ütopik senaryo yalan/hayal çıktı. Sürpriz olarak yeni "meclis binası" ilan edildi.
Gerilimden çok, ılımlı bir tutum sergilendi.
(Mert Özdağ)
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.