Başbakan Erhürman, dün akşam Kıbrıs Genç TV’de yayınlanan Er Meydanı programına konuk oldu ve Mustafa Alkan’ın sorularını yanıtladı.
Seçimin ardından CTP’nin özeleştiri sürecine devam ettiğini ifade eden Erhürman, seçim sonuçlarını yorumlarken “Demek ki çalışmalarımız yeterli olmadı. Halkımızın CTP’ye karşı güven aşınmasını durdurmayı ya da yeterince durdurmayı başaramadık. Daha çok çalışmamız, anlatmamız lazım. CTP’nin temel ilkelerinde, kalkınma programında, aday kadrosunda sorun olduğunu sanmıyorum” dedi.
CTP Parti Meclisi’nde seçim sonrası tüm kararların oy birliğiyle alındığını belirten Erhürman, “PM bana çok rahatlıkla ‘görevi bırak’ diyebilirdi, ben de çok rahatlıkla bırakırdım ama hiç öyle birşey olmadı. CTP içinde çatlak yok” diye konuştu.
4’LÜ KOALİSYON KİMİN FİKRİYDİ?
“Seçimden sonra 4’lü koalisyon kimin fikriydi?” sorusunu yanıtlayan Erhürman, kendisini ilk arayan Serdar Denktaş olduğunu, Denktaş’ın tüm başkanları aradığını ancak bu fikrin özellikle 4 partinin parti meclislerinin tümü UBP ile koalisyona gitmeme kararı alınca herkesin aklında olduğunu, ya 26 milletvekilli 3’lü ya da 27 milletvekilli 4’lü koalisyon kurulabileceğini belirtti.
Erhürman, DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’a güvenmekle ilgili soruyu yanıtlarken “Ben prensip olarak insanlara güvenirim. Serdar bey bu süreçte benim güvenimi hiç kırmadı. Her görüşmemizde bana düşüncelerini açıkça söyledi. Ben şüpheye hiç düşmedim” dedi.
4 parti arasında ‘ben büyüğüm, sen küçüksün’ pazarlığına girilmediğini, “her parti birer büyük bakanlık alsın yönetsin, diğer bakanlıkları da görüşmeye başlayalım” önerisini götürdüğünü anlatan Erhürman, “Hükümet dediğiniz şey yürütmedir, başı da başbakandır. Ben başbakan olarak hükümette olan bitenden sorumluyum. Yetki ve sorumluluk paraleldir. Kimse bana Ulaştırma Bakanlığı’nda, Maliye’de olan bitene karışamazsın diyemeyeceği gibi ben de 4 partideki kimseye ‘başbakanlık sizi ilgilendirmez ya da sağlığa karışamazsınız’ diyemem.. Geçmişte feodal beylikler oluştuydu” diye konuştu.
Erhürman, “Biz kötü bir hükümet dönemi geçirme şansına sahip değiliz. Biz seçim dönemi boyunca hep şunu söyledik: Kritik dönemeçteyiz ya halkımızın hak ettiği hizmetleri ortaya koyan, hukuka aykırı şeylere karşı yeni hükümet olalım, ya bunları şimdi yaparız ya da birçok şey için geç olur. Küçük küçük hatalar olursa kamuoyuyla paylaşıp gerekçesini anlatmak da demokrasi için önemli… Hatadan dönen bir hükümet olmayı başarmalıyız.”
Başbakan Tufan Erhürman, UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün’ü kişi olarak sevdiğini ancak yaptığı işleri takdir etmediğini, ülkeye zarar verdiğini düşündüğünü söyledi. Erhürman, “Ben insanları seven kucaklayan biriyim. Özgürgün de bundan ari değil, onu da sever kucaklarım ama politikasını yanlış bulduğumu söylerim” ifadelerini kullandı.
“BAŞSAVCILIK’IN GÖRÜŞÜNE UYACAĞIZ”
Meclis Başkanlığı konusunda yaşanan yasal sıkıntıyla ilgili sorular üzerine Erhürman, Başsavcılık görüşüne uyacaklarını vurguladı. Başsavcılık’tan görüş alma kararının, koalisyon ortağı 4 parti yanında UBP Genel Başkanı Özgürgün’ün de katıldığı Meclis Danışma Kurulu toplantısından çıktığını kaydeden Erhürman, hukukun gereği neyse onu yapacaklarını, sonucun TDP için sorun olmaması gerektiğini söyledi.
Erhürman, “Ortada (Meclis Başkanlığı için) seçim yok, Savcılıktan görüş istedik. (Meclis İç Tüzüğü’ne göre Meclis oluştuktan sonraki) 10 günlük sürede Meclis Başkanı seçilebildiğinin hiçbir örneği yoktur. Koalisyonlarda bu mümkün olmuyor, geçmişte de çok örneği var” dedi.
Hükümet programında önceliklerinin daha geniş yer alacağını hatırlatan Erhürman, dörtlü hükümetin ruhunun ne olduğu sorusuna da “Bana göre bu koalisyon ruhu, bu ülke için taşınan endişedir” sözleriyle yanıt verdi.
“4 başkan birbirine ülke geleceği için endişe taşıdığını, kaybedecek zaman kalmadığını, artık bir takım şeyleri düzeltmemiz gerektiğini söyledi” diyen Erhürman, özetle şunları anlattı:
“Sadece yolsuzluklar değil, kilitlenmiş sağlık ve eğitim sistemlerimiz var… Çok kültürlülük bir zenginlik olarak nasıl yaşanır sorusunu sormadığımız için sorunlar yumağındayız. Bunları fark eden 4 parti lideri bir araya geldi. Bu endişedir. Umarım bu endişeyi hiç aklımızdan yüreğimizden çıkarmayız. Çıkarsa herkes parti rant kavgalarına dönebilir.”
