1. İZMİR'DEN ULAŞIM ÇOK KOLAY
Türkiye’den Samos’a gitmek birçok bakir Yunan adasına göre çok kolay. Tekne sahibi olmanıza ya da uçak-havaalanı derdi çekmenize gerek yok. Samos, Dilek Yarımadası'na sadece 1,5 kilometre uzakta ve Türkiye kıyılarına en yakın Yunan adası. Kuşadası ve Seferihisar’dan (Sığacık) feribotla Samos’a gidebiliyorsunuz. Yeşil pasaporta vize yok, kısa konaklamalar için kapıda vize uygulaması var.
2. TANIDIK LEZZETLER UCUZA
Yunan mutfağı ve Ege mezeleri Türk damak zevkine çok uygun lezzetler. Bizim lokantalarda karides, ahtapot, kalamar ve balık çeşitleri lüks tüketim sınıfına girdiği için ultra pahalı. Buna karşın Samos’un aile işletmesi lokantalarında uzo dahil deniz mahsülleri, bizim sıradan lokantalarla aynı fiyata geliyor. (Evet evet, euronun 4 TL’nin üzerinde yeni rekorlar kırdığı bugünlerde bile)
3. KÜÇÜK AİLE OTELLERİ VAR
Samos’ta Türkiye’nin Akdeniz ve Ege sahillerindeki gibi devasa beton yığınları yok. Otellerin tamamına yakını küçük ve doğal yapılar. Fiyatlar da bizdeki orta sınıf otellerin bile altında. Üstelik ada genelinde koy kapatma, otopark mafyası, çay bahçesi işgali gibi uygulamalar yok. Herkes istediği sahilden rahatça denize girebiliyor. Araba kiralıp koy koy gezenlerin tek ekstrası 2 euroya şezlong kiralamak.
4. TURKUAZ DENİZ, ŞAHANE KOYLAR
Ege Denizi’nin en saf haline ulaşabileceğiniz Samos’ta harika bir deniz var. Adanın kuzeyindeki Lemonakia ve Tsamadou en ünlü plajlar. Kokkari bölgesindeki bu turkuaz deniz, günboyu sadece yemek yiyerek konaklayabileceğiniz temiz plajlarla dolu. (Dikkat bu bölge Ağustos’un ikinci yarısından itibaren biraz rüzgarlı olabilir)
5. SAKİNLİK VE HUZUR ADASI
Samos genel olarak gürültü patırtı ve yüksek müzikli eğlencenin olmadığı bir ada. Kışın nüfüsü 40 bin civarında. Bu ada sabaha kadar dans partileri arayanlara pek uygun değil. Bu sakin durum da, turistlerin ruhunu dinlendiriyor. Samos’a Türk turistlerin yanı sıra Almanya, ABD, Hollanda, İngiltere’den orta yaş ve üzeri turistler geliyor.
6. ARABA KİRALAYIP KOYLARI GEZİN
Samos çok küçük bir ada değil. Dolayısıyla toplu taşıma ya da taksiyle adanın tamamını fethetmek imkansız. Vathy limanı gibi merkezi yerlerden ya da gitmeden önce internetten uygun fiyata araç kiralamak mümkün. Böylece en uzak koylar ve ücra plajları keşfetmek daha kolay. Otopark ve trafik derdi de olmadığı için klimalı bir araçla turlamak da zevk. Orta sınıf küçük otomobiller günlüğü 30-40 euroya kiralanabilir.
7. PİSAGOR'UN MEMLEKETİ
Matematikte ‘Sayıların babası’ olarak bilinen Pisagor da bu adada yaşamış... M.Ö 5’inci yüzyılda yaşayan bu ünlü matematikçi, Pisagor Teoremi ile de tarihin en büyük filozfları arasında gösteriliyor. Pythagorion (Pisagor) antik kenti bölgesi bugün UNESCO korumasında. Samos’a kadar gitmişken Pisagor’un adalet dağıtmak için icat ettiği hediyelik bardaklardan almayı unutmayın.
8. PLAJLARI TEK TEK GEZİN
Adanın her plajı birbirinden değişik ve güzel. Kimi kumsal, kimi çakıltaşı artık nasıl severseniz. Şu plaj nasıl bu plaj nasıl diye kafa yoracağınıza Google Maps’de favorilerinize bu plajları ekleyin. Dolaşırken hangisine yakınsanız bir uğrayıp bakın, beğenmezseniz diğerine devam edin...
Kokkari Plajı, Pythagorio Plajı, Lemonakia Plajı, Tsamadou Plajı, Psili Ammos Plajı, Livadaki Plajı, Agia Paraskevi Plajı, Mikro Seitani, Plajı Megalo, Seitni Plajı, Tsabu Plajı, Pappa Plajı, Potami Plajı, Balos Plaj...
9. TİPİK DAĞ KÖYÜ: MONOLATES
Deniz ve plaj dışında adada ne var derseniz size bir doğal öneri daha: Manolates köyü... Dağın zirvesinde şirin, ufacık ‘yavaş yaşayan’ bir köy olan Manolates’i görmelisiniz. Ağaçlı, yemyeşil ormanlık bir yoldan aracınızla kıvrıla kıvrıla doruğa çıkıp kafelerden birinde 2 euroya ‘Coffee Greeko’ içebilirsiniz.
(Dikkat: Monaletes’teki doğal hayat çok sayıda arıya evsahipliği yapıyor, arı sokabilir)
10. RESTORAN ÖNERİSİ: STELLA
Samos’un en iyi lokantası hangisi derseniz, cevabı belli: Stella... Bunu binlerce kullanıcının oylarıyla Trip Advisor söylüyor. Adanın açık ara en sevimli, doğal lokantası. Kıbrıs kökenli bir Rum ana-oğul tarafından işletilen Balos sahilindeki Stella, bahçesinden yetiştirdiği sebzelerle deniz mahsüllerini kendi yorumluyor. Sabit bir menüsü yok, artık o gün mutfaktan ne çıkarsa şansınıza. Lokanta çok meşhur olduğu halde kenara köşeye iskemle atıp ‘işleri büyüteyim’ demiyor. Bu nedenle de rezervasyon yapmadan gelenler de kapıdan dönüyor. Fiyatlar, ada geneline göre biraz daha pahalı ama gene de içki dahil Çeşme’deki fabrikasyon balıkçıların yarı fiyatına.
