banner913
banner932
banner1012

Hitler'in kadınları

banner1020

Hepimiz Nazilerin 2. Dünya Savaşı sırasında yaptığı vahşeti biliyoruz. Her zaman bunun bir  testesteron öfkesine bağlı erkek dünyasına ait bir Nazi Almanyası olduğunu farz ettik. Ama Naziler arasındaki kadınlar da en az erkekler kadar caniydi. Yahudi çocuklarını vuran anneden, toplama kamplarındakilere öldürücü iğneler yapan hemşirelere kadar  işte size Hitler’in kadınları…

banner974
Hitler'in kadınları

banner971

Kalpsiz ev hanımı Erna Petri 
23 yaşındaki Erna Petri sarışın ve Alman bir ev kadını olduğu için savaşın dehşetinden kurtulmuştu. Alışveriş yaptıktan sonra evine dönerken yetersizce giyinmiş altı küçük erkek çocuğunun dehşet içinde yol kenarında bir araya toplanıp giyinmeye çalıştıklarını gördü.

Erna kıdemli bir SS memuruyla evliydi ve çocukların Hitler tarafından hoş görülmeyen Yahudiler olduğunu hemen kavradı. Birkaç Yahudi çocuğun toplama kampına giden trenden kaçmayı başardığını duymuştu. Ancak o da iki çocuk annesi bir kadındı ve annelik iç güdüsü baskın geldi. Bir deri bir kemik çocukları evine götürdü, yıpranmış sinirlerini gevşetti ve onlara yemek verdi. Sonrasında yaşları 6 ile 12 arasında değişen 6 çocuğu ormana götürdü, onları bir çukurun dibinde tek sıra halinde dizdi ve hepsini tek tek enselerinin arkasından vurdu.

Kırbaçlı Vera Wohlauf 
Bir diğer sadist katil Vera Wohlauf, 11.000 kişilik Yahudi nüfusunu Polonya’nın küçük bir köyünden Treblinka’ya tasfiye etmekle görevli polis taburunun komutanıydı. Vera, kocasının yanındaki yolcu koltuğuna oturup katil konvoya öncülük ediyordu ve şehir merkezinde durup elinde bir kırbaçla, sıcaktan bitkin düşmüş binlerce Yahudi’yi öldüresiye kırbaçlayıp bazılarını da vurarak öldürüyordu. Dahası bunu yaptığı sırada hamileydi.

Çocuk katili Johanna Altvater 
22 yaşındaki Johanna Altvater Ukrayna’da sekreter olarak çalışıyordu. Geçici olarak hastaneye çevrilmiş hasta çocuklar koğuşunda, çocukların yataklarına bakarak yürüyordu. Aniden durdu, bir çocuğu aldı ve üç kat yükseklikteki balkondan aşağıya attı. Aynısını onu memnun etmeyen diğer çocuklar için de yaptı. Çoğu düştükten hemen sonra öldü, çok az bir kısmıysa yaralı olarak hayatta kalıp sonunda acı çekerek öldü.

Elinden kurtulmayı başaran bir çocuk, çocuk öldürmenin onun iğrenç bir huyu olduğunu açıklamıştı.  Bir tanığın söylediğine göre çocukları şekerle cezp eder ve çocukları yanına gelmeye ikna edip ağızlarına şeker koymak için açmalarını istediğinde, şeker yerine silah koyardı.

Yaptığı bir diğer canavarca şey, emekleyen bir çocuğu yanına çağırıp çocuk ona geldiğinde, bacaklarından kapıp havada sallayarak halı silkeler gibi kafasını duvara vurmasıydı. Altvater, ölü çocuğu babasının ayaklarının önüne attığında daha sonra baba “ Böyle bir sadizmi daha önce hiçbir kadında görmemiştim. Bunu asla unutamayacağım.” diye açıklamıştı.

Öldüren anne Josefine Block 
Umutsuz Yahudi ebeveynleri sık sık Josefine Block’a gelip çocukları için ondan yardım isterdi. Genç bir kadın ve bir anne olarak kadının onlarla empati yapabileceğini ve çocuklarına yardım edeceğini düşünüyorlardı. Ancak çok azı onun çocukları öldürmekten zevk alan soğuk kanlı bir katil olduğunu biliyordu. Bir keresinde küçük bir kız çocuğu ağlayarak koşup Josefine’den yardım istemişti.

Josefine kıza “Sana yardım edeceğim” dedikten sonra saçından çekerek yüzüne defalarca yumruk atıp sonunda kafasını yerde ayağıyla ezerek öldürdü. Sık sık içinde bebek olmadığı halde bebek arabasını alıp gezintiye çıkardı. Ne zaman sokakta Yahudi çocuk görse, çocuğu bebek arabasına koyup arabayı aşağıya iterdi. Bir çocuğu da bu şekilde öldürdüğü söylenir.

Dişi şeytan sekreterler

Sekreterlerin büyük bir kısmı öldürme emirlerini yazıp katliamların detaylarını dosyalandırırken birçok masum insanın da ölümüne sebep oldular. Bu sekreterler Nazi ölüm mekanizmasının en üst noktalarındaydı ancak ellerinin altında ölen insanları güce yakın olmak adına hiç önemsemediler.

Dişi avcılar

Yönetici Liselotte Meier savaştan ve yasal katliamlardan tamamen zevk alıyordu. O ve patronu SS memuru bir elmanın iki yarısı gibiydi. İkisinin de ortak bir eğlencesi vardı; karda yapılan atış partileri ve Yahudi avı. Lisel Willhaus ise toplama kampının yöneticisinin karısıydı ve sık sık balkonda tüfeğiyle oturup eğlenmek için tutuklu Yahudileri vururdu. 

Ölümcül hemşireler
Profesyonel bakıcılar, sadist kadınlar listesine ilk alınanlardı. Naziler saf Aryan kanıyla ilgili kuralları ilk getirdiğinde, sayısız hemşire önlüklerini morfin şişeleri ve iğnelerle doldurup fiziksel ve zihinsel hastalar içinde katliam yaptı. Pauline Kneissler güney Almanya’daki Grafeneck kalesinde çalışan bir hemşireydi ve akıl hastanelerini gezip kaleye getirmek için günde 70 hasta seçiyordu. Kaleye getirilen hastaları gaz odasına kapatıp öldürüyordu çünkü gazla ölümün acı vermediğini düşünüyordu.
Ebeler bile bu kitlesel soykırımdan zevk alıyordu. Doğmamış ve yeni doğan bebekleri yanlış rapor ediyor ve annelere kürtaj veya ötenazi öneriyorlardı.

Bu kötü kalpli kadın katillerin korkunç hikayeleri Hitler döneminde yaşananların ufacık bir kısmı. 13 milyondan fazla kadın aktif olarak Nazi Partisinde görev alıyordu. Adi suçların çoğu bu merhametsiz kadınlar tarafından işlendi ve savaş bittiğinde bile ceza almadılar. Masum kurbanlar kalpsizce işkencelere maruz kalıp eğlence için öldürüldüler. Üçüncü Reich dönemindeki ailelerde kadının üç temel görevi vardı; çocuk, mutfak ve kilisenin felsefelerini desteklemek.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.