50 bin grip aşısına ihtiyaç var

 
Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz, salgın nedeniyle Covid-19 aşılarının gündemde olduğunu ama ülkenin 50 bin grip aşısına da ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Geçen yıl kapanmaların olması ve okullarda yüz yüze eğitim yapılmaması nedeniyle üst solunum yolu hastalıklarının az görüldüğünü ancak artık herkesin dışarıda olduğunu, bu yıl okulların da açılıp, yüz yüze eğitimin başladığını belirten Öksüz, ülkeyi üst solunum yolu hastalıkları bakımından zor bir dönem beklediğini kaydetti.
50 bin grip aşısının yanı sıra 25-30 bin civarı pnömoni aşısının da ülkeye gelmesi gerektiğini ifade eden Umut Öksüz, ecza depolarının bu aşıları getirmesini beklediklerini, ülkelerin aşıları önce kendi halkına ayırdığı, daha sonra satışa çıkardığı için tedarikin zorlaştığını, ülkemize getirilmesinin zor ve maliyetli olduğunu anlattı.
Umut Öksüz, Haber Kıbrıs Web TV’de programa katıldı.
Geçen yıl üst solunum yolu hastalıklarının az olduğunu ancak bu yıl okulların da açılmasıyla ülkeyi zor bir dönem beklediğini anlatan Öksüz, “Ülkenin 50 bin grip aşısına ihtiyacı var. 25-30 bin civarı pnömoni aşısının gelmesi gerekiyor. Ecza depolarının bu aşıları getirmesini bekliyoruz. Ülkeler kendine saklıyor ona göre satışını yapıyor. Soğuk zincirle geliyor. Getirilmesi zor ve maliyetlidir” ifadelerini kullandı.
“SERUM BİLE ÜRETEMİYORUZ”
Ülkede hastanelerin ilaç ihtiyacını karşılayacak üretim merkezleri olmadığını ifade eden Öksüz, “Serum bile üretemiyoruz. Serum alabilmek için ihaleye çıkılıyor. En temel ihtiyaçlardan biri olan serumu üretebilmeliyiz. Onkoloji ve MS hastaları ilaç bulamıyor, bu sorunun acilen çözülmesi gerekiyor. Devlet ilaçları sadece Türkiye üzerinden buluyor ancak eczacılar dünya ile bağlantıları olan 42 ecza deposuyla çalışır. İlaçların tedariki konuları gözden geçirilmeli” dedi.
“DEVLETTE ECZACI SIKINTISI VAR”
İlaç ve Eczacılık Dairesinde eczacı eksikliği olduğunu ve 6 eczacının görev yaptığını dile getiren Öksüz, “İlaçları eczacılar değil, çalışanlar veriyor. 29 sağlık ocağı var bir tane eczacı yok. Girne Akçiçek Hastanesinde eczacı yok” şeklinde konuştu.
Yeni mezun eczacıların arttığına, neredeyse enflasyonunun oluştuğuna, bu alanı seçen gençlerin iş bulabilme/ iş kurabilme sıkıntısı çekmeye başladığına dikkat çeken Umut Öksüz, doyuma ulaşıldığını, üniversitelerde yeni eczacılık fakülteleri açılmaması gerektiğini söyledi.
Öksüz, “Avrupa’da bazı bölgelerde yeni eczane açma izni verilmez, cirolara göre istihdam yapılması istenir. Mezun veriyoruz ama ihtiyaç olan devlet kadrolarına istihdam yapılmıyor. Boş olan devlet kadrolarına eczacı alınmalıdır” dedi.
 “PANDEMİDE 3 ECZANE KAPATTI”
Pandemide sürecinde, kapanma dönemlerinde bile eczacıların hiç kapatmamaları ve iş yoğunluğunun artmasına rağmen 3 eczanenin faaliyetlerini durdurduğuna dikkat çeken Öksüz, özellikle bina kiralarının yüksekliğinin eczacıları olumsuz etkilediğini kaydetti.
Öksüz, “Faaliyetine son veren 3 eczacılardan 2’si devlete başvurdu biri ise yurt dışına gidiyor. Dükkân kiraları olumsuz etkiledi. Devletten, sosyal sigorta ödemelerini 3 ay boyunca ötemelerini istedik ama taleplerimiz karşılık bulmadı. Tabii ilginç olan ise 3 eczacı kapatırken 12 de yeni eczane açıldı” dedi.