HAKSEN'den 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü yürüyüşüne katılım çağrısı yaptı

Kadınların sesini yükseltmenin her yıl daha da anlamlı hale geldiğini vurgulayan HAKSEN, kadının özgürleşmesi için mücadelenin de önemine değindi.
HAKSEN bugün 13.00’te, Güç-Sen ve Vergi-Sen ile birlikte Merkez Lefkoşa’da film gösterimi düzenliyor. Sendika daha sonra 17.30’da Dereboyu Kumsal Park önünden başlayacak yürüyüşe destek verecek.
HAKSEN, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 8 Mart’ın emekçi kadınların başkaldırı günü olduğuna dikkat çekerek, “Ülkemizde ekonomik kriz ve artan gericilik tehlikesi, yanı başımızda ise savaşlar ve çatışmalar, hâlihazırda sömürü ve ayrımcılığa maruz kalan kadınların yaşamlarını daha da zorlaştırmaktadır” ifadelerini kullandı.
Kâğıt üzerinde eşit haklara rağmen, kadınların gündelik yaşamda halen ciddi baskılarla mücadele ettiğini, şiddete ve tacize maruz kaldığını kaydedilen açıklamada, siyasi ve ekonomik gelişmelerin, kadınları daha da olumsuz etkilediği ifade edildi.
Ülkede ekonomik kriz ve artan gericilik tehlikesi; savaşlar ve çatışmaların, hâlihazırda sömürü ve ayrımcılığa maruz kalan kadınların yaşamlarını daha da zorlaştırdığı kaydedilen açıklamada, ekonomik sıkıntılar, göçler, gericilik ve emek düşmanı politikalar sonucunda kadınların sömürülmesi, katledilmesi ve haklarının gasp edilmesinin devam ettiği belirtildi.
Tüm dünyada kadınların, eşitsizlik üzerine kurulu ekonomik sistem sonucu tıpkı erkekler gibi emek sömürüsüne uğramakta olduğu, ancak cinsiyetlerinden ötürü bu sömürüye iki kat maruz kaldıkları kaydedilen açıklamada, “Kadınlar işyerinde yaşadıkları sömürü kadar, ev içerisinde de ücretsiz ve mesaisiz emeklerini ortaya koymaktadır. Bitmeyen bu mesainin yanında, maalesef şiddetle ve beden bütünlüğüne yapılan saldırılarla da mücadele etmek durumundadırlar.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklama şu şekilde devam etti:
“Emekçi kadınlar günümüzde halen en temel insani hakları için mücadele vermek durumundayken, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sesimizi yükseltmek her yıl daha da anlamlı hale gelmektedir. Bu bağlamda bizler de Emekçi Kadınlar Günü’nün yalnızca hediyelerin verildiği bir gün olarak algılanmaması gerektiğine dikkat çekmeliyiz. Sendika olarak; doğum iznine ayrıldığı için işten çıkarılan kadın çalışanlardan, işyerinde mobbing ve tacize uğrayan kadınlara kadar tüm kadınların sesi olmalıyız. Bizler; savaşlarda katledilen, tecavüze uğrayan ve öldürülen; evinde ise eşinin şiddetine maruz kalan kadınlarla bir olmalı, sesi duyulmayan kız kardeşlerimizin sesini yükseltmeliyiz"