Ülkemizde hayat pahalılığına ve ekonomik sıkıntılara yol açan dövizin dalgalanmasından kaynaklanan zamlar ile ilgili Maliye Eski Bakanı, UBP Milletvekili Ersin Tatar'ın bilgisine başvuruldu.
Hükümetin zamları halka yansıtması konusundaki eleştiriler ile ilgili görüşlerine başvurulan Hesap Uzmanı eğitimi de almış olan Milletvekili Ersin Tatar, zamların kaçınılmaz bir durum olduğunu işaret etti ve "bu zamlar belliydi" dedi.
Dövizle ithal edilen ürünlerin otomatikman zamlandığını kaydeden Tatar, "maliyet Türk Lirası ise o zaman, zam gelmeyebilir ama bizim buradaki şansızlığımız Türkiye'den gelen ürünlerin yüzde 90'ı buraya döviz olarak fatura edilmesindendir" dedi.
Zamların hayat pahalılığına yol açtığını, dolayısıyla devletin bunu, maaşlara yansıtacağı düşüncesini de belirten Tatar, "Hayat pahalılığından dolayı, devletin bütçe disiplininde öngörülen personel giderleri veya emekli maaşlarının da bayağı bir yükseleceği noktasındayız. Çünkü hayat pahalılığı arttıkça, o zamlar maaşlara yansıyacaktır. Memlekette böyle bir sıkıntı var" diye konuştu.
Dövizin biraz gerilediğini işaret eden Tatar, daha da gerilemeye devam etmesinin ümit edildiğini fakat, ne olacağının hiç kimse tarafından tahmin edilemeyeceğini söyledi. Dövizin durumunun biraz da Türkiye'de seçim neticesine bağlı olduğunu kaydeden Tatar, "belli ki Türkiye hükümeti de bunu düşünerek böyle bir karar almıştır. Dolayısıyla 60 gün sonraki seçimde, bir istikrarlı hükümet havası oluşursa döviz biraz daha geriler diye düşünüyorum. Ama istikrarsızlık gelirse o zaman döviz daha da yükselebilir. İnşallah istikrar sağlanacaktır" dedi.
Temel tüketim ürünlerine gelmesi muhtemel zamların Fiyat İstikrar Fonu'ndan karşılanması ve bunun tüketiciye yansıtılmaması gerektiği bilinirken, Evrenselgazete Fiyat İstikrar Fonu konusunu da, Milletvekili Ersin Tatar'a sordu.
Her yıl ortalama 850 Milyon TL gelirin sağlandığı Fiyat İstikrar Fonu'nun, sigara, alkol, benzin, akaryakıt, mazottan alınan vergilerle biriktiğini belirten Tatar, "Fiyat İstikrar Fonu'ndaki para olduğu gibi bütçeye aktarılır. Katma değer vergisi, gelir vergisi, kurumlar vergisi ve diğer maaşlardan toplanması öngörülen para, 3.7-8 milyar TL civarlarındadır. 850 Milyon TL de Fiyat İstikrar Fonu'ndan beklenmektedir. Bu toplamda 4500 Milyar Türk Lirası bir mahalli gelirler sağlar. Türkiye'nin verdiği para ve biraz da iç borçlanma ile 5.8 milyar bütçe sağlanır. Fiyat İstikrar Fonu'ndaki bütün para Bütçe Yasası'na göre bütçeye aktarılmaktadır. Dolayısıyla oradaki para, temel gıda maddelerinin fiyatlarının düşürülmesi için süpvansiye edilmesi gibi bir kaynak olarak ayrılması mümkün olamaz" dedi.
Ulusal Birlik Partisi- Demokrat Parti hükümeti döneminde, zamların önlenmesi amacıyla kullanılan Fiyat İstikrar Fonu'nun, şuanda niye zamların önlenmesinde kullanılmadığı yönündeki soru üzerine ise Tatar, "çünkü seçim yakın olduğu için, Fiyat İstikrar Fonu'nu bütçeye aktarmak yerine halka zamların yansımaması için kullanmıştık" dedi. (Rana Sarro)
