Ölümünün 84. Yıl dönümünde Atamızı yine  gittikçe büyüyen  saygı ve özlemle anıyoruz. Tarih 10 Kasım 1938. Büyük Türk Milletine , insanlığa ve medeniyete çok büyük hizmetlerde bulunan, savaştan barış yaratan büyük insan  Gazi Mustafa Kemal Atatürk  dünyaya gözlerini kaparken  Türkiye Cumhuriyeti ve  Cumhuriyet çocukları henüz 15 yaşında iken  yetim kalmıştı.
Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında  Selanik’te Koca Kasım  Mahallesi, Islahhane  Caddesi’ndeki 3 katlı pembe evde doğdu. Babası Ali Riza Efendi, annesi Zübeyde Hanımdır. Baba tarafından  dedesi Hafız Ahmet Efendi XIV-XV. Yüzyıllarda  Konya ve Aydın’dan Makedonya’ya yerleştirilmiş Kocacık Yörüklerindendir. Annesi Zübeyde Hanım ise Selanik yakınlarındaki Langaza kasabasına yerleşmiş  eski bir Türk ailesinin kızıdır. Milis Subaylığı, Evkaf katipliği  ve kereste ticareti yapan Ali Riza Efendi, 1871 yılında Zübeyde Hanım’la  evlendi. Atatürk’ün 5 kardeşinden 4’ü küçük yaşlarda öldü, sadece Makbule (Atadan) 1956 yılına değin yaşadı.
Küçük Mustafa öğrenim çağına gelince Hafız Mehmet Efendi’nin Mahalle Mektebinde öğrenime başladı, sonra  da babasının isteğiyle Şemsi Efendi Mektebi’ne geçti. Bu sırada 1888’de babasını kaybetti. Bir süre  Rapla Çiftliğinde dayısının yanında kaldıktan sonra Selanik’e dönüp okulunu bitirdi.   Daha sonra da Selanik Mülkiye Rüştiyesi’ne  kaydoldu. Kısa bir süre sonra  1893 yılında Askeri Rüştiye’ye girdi.  Bu okulda Matematik öğretmeni Mustafa Bey, adına “Kemal”i ilave etti. 1896-1899  yıllarında Manastır Askeri İdadisini bitirip, İstanbul’da Harp Okulu’nda öğrenime başladı..
..1902 yılında Teğmen rütbesiyle mezun oldu ve Harp Akademisi’ne devam etti.  11 Ocak 1905’te Yüzbaşı rütbesiyle  Akademi’yi tamamladı. 1905-1907 yılları arasında Şam’da 5. Ordu emrinde görev yaptı. 1907’de Kolağası (Kıdemli Yüzbaşı) oldu. Manastır’a III. Ordu’ya atandı. 19 Nisan 1909’da İstanbul’a giren Harekat Ordusu’nda  Kurmay Başkanı olarak görev aldı.  1910 yılında Fransa’ya gönderildi. Pi Cardie Manevraları’na  katıldı.. 
..1911 yılında İstanbul’da Genel Kurmay Başkanlığı emrinde çalışmaya başladı.  1911 yılında İtalyanların Traplus’a hücumu ile başlayan savaşta, Mustafa Kemal bir grup arkadaşıyla birlikte Tobruk ve Derne bölgesinde görev aldı.  22 Aralık 1911’de İtalyanlara karşı Tobruk Savaşını kazandı. 6 Mart 1912’de Derne Komutanlığına getirildi. Ekim 1912’de Balkan Savaşı başlayınca Mustafa Kemal Gelibolu ve  Bolayır’daki birliklerle savaşa katıldı. Dimetoka ve Edirne’nin  geri alınışında büyük hizmetleri görüldü..
..1913 yılında Sofya Ateşemiliterliğine atandı. Bu görevde iken 1914 yılında Yarbaylığa yükseldi. Ateşemiliterlik görevi Ocak 1915’te sona erdi. Bu sırada I. Dünya Savaşı başlamış, Osmanlı İmparatorluğu savaşa  girmek zorunda kalmıştı.   Mustafa Kemal 19. Tümen’i kurmak üzere Tekirdağ’da görevlendirildi. 1914 yılında başlayan I. Dünya Savaşı’nda Mustafa Kemal  Çanakkale’de bir destan yazıp İtilaf Devletleri’ne “Çanakkale Geçilmez!” dedirtti.  18 Mart 1915’te Çanakkale Boğazı’nı geçmeye kalkan  İngiliz ve Fransız  Donanması ağır kayıplar  verince Gelibolu Yarımadası’na asker çıkarmaya karar verdiler..
..25 Nisan   1915’te Arıburnu’na çıkan düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal’in komuta ettiği 19. Tümen Conkbayırı’nda durdurdu. Mustafa Kemal, 9-10 Ağustos’ta Anafartalar Zaferini kazandı. Bu zafer 17 Ağustos’ta Kireçtepe, 21 Ağustos’ta II. Anafartalar Zaferi takip etti.  Çanakkale Savaşlarında yaklaşık 253 000 şehit veren Türk Ulusu , onurunu İtilaf Devletlerine karşı korumasını bilmiştir. O günde Mustafa Kemal’in askerlerine  “Ben Size Taarruzu Emretmiyorum, Ölmeyi Emrediyorum!” emri cephenin kaderini değiştirmiştir. Mustafa Kemal, Çanakkale Savaşları’ndan sonra 1916’da Edirne ve Diyarbakır’da  görev aldı. 1 Nisan 1916’da Tümgeneralliğe yükseldi. Rus kuvvetleriyle savaşarak Muş ve Bitlis’in  geri alınmasını sağladı. Şam ve Halep’teki kısa süreli görevlerinden sonra 1917’de İstanbul’a geldi. Velihat Vahidettin Efendi’yle Almanya’ya giderek cephelerde incelemelerde bulundu.  Bu seyahatten sonra hastalandı. Viyana ve Karisbad’a giderek tedavi oldu.
15 Ağustos 1918’de Halep’e 7. Ordu Komutanı olarak döndü. Bu cephede İngiliz Kuvvetlerine karşı başarılı ‘Savunma Savaşları’ yaptı. 30 Ekim 1918 Mondoros Mütarekesinin imzalanmasından bir gün sonra, 31 Ekim 1918’de Yıldırım Orduları Grup Komutanlığına getirildi. Bu ordunun  kaldırılması üzerine 13  Kasım 1918’de İstanbul’a gelip Harbiye Nezareti’nde (Bakanlığında)  göreve başladı..
.. Mondoros Mütarekesi’nden sonra İtilaf Devletleri’nin  Osmanlı Ordularını işgale  başlamaları üzerine, Mustafa Kemal 9. Ordu Müfettişi olarak 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. 22 Haziran 1919’da Amasya’da yayınladığı Genelgeyle “Milletin İstiklalini Yine Milletin Azim ve Kararının Kurtaracağını” ilan edip Sivas Kongresini toplantıya çağırdı. 23 Temmuz-7 Ağustos 1919 tarihleri arasında Erzurum, 4-11 Eylül 1919 tarihleri arasında da Sivas Kongresini toplayarak vatanın kurtuluşu için izlenecek yolun belirlenmesini sağladı. 27 Aralık 1919’da Ankara’da heyecanla karşılandı. 23 Nisan 1920’de TBMM’nin açılmasıyla Türkiye Cumhuriyetinin  kurulması yolunda önemli bir adım atılırken Mustafa Kemal Meclis ve Hükümet  Başkanlığına seçildi. TBMM, Türk Kurtuluş Savaşının  başarıyla sonuçlanması için gerekli yasaları kabul edip uygulamaya başladı..
..Türk Kurtuluş Savaşı 15 Mayıs 1919’da  Yunanlıların İzmir’i işgali sırasında düşmana ilk kurşunun atılmasıyla başladı.10 Ağustos 1920 tarihinde Sevr Antlaşmasını imzalayarak aralarında  Osmanlı İmparatorluğunu paylaşan I. Dünya  Savaşının galip devletlerine karşı  önce Kuva-yı Milliye adı verilen Milis  Kuvvetleriyle savaşıldı. TBMM düzenli orduyu kurdu, Kuva-yı Milliye Ordu bütünleşmesini sağlayarak savaşı zaferle sonuçlandırdı..
..Mustafa Kemal Yönetimindeki Türk Kurtuluş Savaşının önemli aşamaları şunlardır: Sarıkamış (20 Eylül 1920), Kars (30 Ekim 1920) ve Gümrü’nün (7 Kasım 1920) kurtuluşu,  Çukurova Gaziantep, Kahraman Maraş , Şanlı Urfa  Savunmaları (1919-1921), I. İnönü Zaferi (6-10 Ocak 1921), II. İnönü Zaferi (23 Mart-1 Nisan 1921), Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921),  Büyük Taarruz, Başkomutan  Meydan Muharebeleri ve Büyük Zafer (21 Ağustos-9 Eylül 1922). Sakarya Zaferinden sonra 19 Eylül 1921’de TBMM, Mustafa Kemal’e Mareşal Rütbesi ve Gazi Ünvanını verdi.  Türk Kurtuluş Savaşı, 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan  Antlaşması  ile sonuçlandı.
1 Kasım 1922’de Hilafet ve Saltanat birbirinden ayrıldı.  Saltanat kaldırıldı. Böylece Osmanlı İmparatorluğu ile yönetimin bağları koparıldı.13 Ekim 1923’te Cumhuriyeti idaresi kabul edildi. Tek aday olan  Atatürk, oy birliği ile Türkiye Cumhuriyetinin  ilk Cumhurbaşkanı seçildi.  30 Ekim 1923 günü İsmet İnönü tarafından Türkiye Cumhuriyetinin ilk  hükümeti kuruldu. Türkiye Cumhuriyeti “Egemenlik Kayıtsız ve Şartsız Milletindir” ve “Yurtta Barış, Cihanda Barış” temelleri üzerinde yükselmeye başladı. Atatürk, Türkiye’yi “Çağdaş Uygarlık Düzeyine Çıkarmak” amacıyla bir dizi devrim yaptı. Bu devrimleri 5 başlık altında toplayabiliriz.
1-Siyasal Devrimler: Saltanatın kaldırılması (1 Kasım 1922), Cumhuriyetin ilanı (29 Ekim 1923 , Halifeliğin kaldırılması 3 Mart 1924)
2-Toplumsal Devrimler: Kadınlara ve erkeklere eşit haklarlar verilmesi (1926-1934) Şapka ve Kıyafet Devrimi (5 Kasım 1925), Tekke Zaviye ve Türbelerin kapatılması (30 Kasım 1925), Soyadı Kanunu (21 Haziran 1934), Lakap ve ünvanların kaldırılması (30 Kasım 1924), Uluslararası saat, Takvim ve uzunluk ölçülerinin kabulü (1925-1931)
3-Mecellenin kaldırılması (1924-1937) Türk Medeni Kanunu ve diğer kanunların  çıkarılarak laik Hukuk  düzenine geçilmesi (1924-1937)
4-Eğitim ve Kültür Alanındaki Devrimler, Öğretimin birleştirilmesi (3  Mart 1924), Yeni Türk Harflerinin kabulü (1 Kasım 1928), Türk  Dil ve Tarih Kurumlarının kurulması (1931-1937) Soyadı Kanunu gereğince 24 Kasım 1934’te TBMM tarafından Mustafa Kemal’e ‘Atatürk’ soyadı verildi.
Atatürk, 24 Nisan 1920 ve 13 Ağustos 1923 tarihlerinde TBMM Başkanlığına seçildi. Bu başkanlık görevi, Devlet ve Hükümet başkanlığı  düzeyindeydi. 29 Ekim 1923’te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi ve Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk  Cumhurbaşkanı seçildi.. Anayasa gereğince 4 yılda bir Cumhurbaşkanlığı seçimleri yenilendi. 1927, 1931, 1935 yıllarında TBMM Atatürk’ü yeniden Cumhurbaşkanlığına seçti.
Atatürk, sık sık yurt gezilerine çıkarak devlet çalışmalarını denetledi. İlgililere  aksayan yönlerle ilgili emirler verdi.  Cumhurbaşkanı sıfatıyla  Türkiye’yi ziyaret eden yabancı ülke başkanlarını, başbakanlarını, bakanlarını, komutanlarını ağırladı. 18-20 Ekim 1927 tarihinde Türk Kurtuluş Savaşını ve  Cumhuriyetin kuruluşunu anlatan Büyük Nutkunu 29 Ekim  1933 tarihinde 10. Yıl nutkunu okudu.
Atatürk özel yaşamında sadelik yaşadı. 29 Ocak  1923’te  Latife Hanımla  evlendi.  Bir çok yurt gezisine  birlikte çıktılar.  Bu evlilik 5 Ağustos 1925 tarihine  dek sürdü.  Çocukları çok seven  Atatürk, Afet (İnan), Sabiha (Gökçen), Fikriye  ülkü, Nebile, Rukiye, Zehra adlı  kızları ve Mustafa adlı çobanı manevi evlat edindi.  Abdurrahim ve İhsan  adlı çocukları  himayesine aldı.  Yaşayanlarına  iyi bir gelecek hazırladı. 
1937 yılında  çiftliklerini  hazineye  bir kısım taşınmazlarını  da Ankara  ve Bursa Belediyelerine bağışladı.. Mirasından kız kardeşine, manevi evlatlarına, Türk Dil ve Tarih Kurumlarına pay ayırdı.   Kitap okumayı, müzik dinlemeyi, dans etmeyi, ata binmeyi ve  yüzmeyi çok severdi.  Zeybek oyunlarına, güreşe, Rumeli Türklerine  aşırı ilgisi vardı. Tavla ve bilardo oynamaktan büyük bir keyif alıyordu. Sakarya adlı atıyla, köpeği Fox’a çok değer verirdi.  Zengin bir kitaplık oluşturmuştu. Akşam yemeklerine  devlet ve bilim  adamlarını, sanatçılarını davet eder, ülkenin sorunlarını tartışırdı. Temiz ve düzenli giyinmeye özen gösterirdi.
Yakalandığı siroz  hastalığından kurtulamayan Atatürk,   10 Kasım 1938’de saat 9.05’te  İstanbul’da   Dolma Bahçe Sarayı’nda  gözlerini hayata yumdu.    Cenazesi  21 Kasım 1938 günü törenle geçici istirahatgahı olan  Ankara Etnografya Müzesi’nde   toprağa verildi. 9 Ekim 1944’te inşası başlayan  Anıt Kabir’in Eylül 1953’te  tamamlanmasının ardından  Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün cenazesi, Ankara Etnografya Müzesi’nde 15 yıl tutulduktan sonra   naaşı görkemli bir törenle   10 Kasım  1953 günü ebedi istirahatgahına  gömüldü.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü  saygıyla ve rahmetle anıyoruz. Ne Mutlu Türküm Diyene.
Kaynak: iod.mebnet.net/ataturku-saygi-ile-anıyoruz/