banner913
banner932
banner1012

RUM-YUNAN İKİLİSİ KIBRIS’TA BAĞIMSIZ VE EGEMEN İKİ DEVLET GERÇEĞİNİ KABUL ETMELİDİR


Metin FAHRİOĞLU

Metin FAHRİOĞLU

Okunma 22 Haziran 2022, 15:12

Dün olduğu gibi bugün de Megali-İdea hayalleri çerçevesinde Enosis’e giden yolu  açmak için mücadele veren Rum-Yunan ikilisi  her fırsatı değerlendirme çabası içindedirler...
27 Mayıs 2022 tarihli yerel yazılı basınımızda yer alan  habere göre  A.A Muhabirine değerlendirmelerde bulunan  ve de  Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki gelişmeleri değerlendiren  KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu: “Meydan Boş Değildir. Rumların Atacakları veya Attıkları Her Adım  Karşılık Bulacaktır” demişti.
Kıbrıs meselesinde 2017’de Crans Montana’da Konferansın başarısız sonuçlanmasının ardından Türk tarafının yeni bir sayfa açtığını kaydeden KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu: “Ada’da İki Egemen Eşit Devletin Varlığı” ve “Eşit Uluslararası Statü” noktasına odaklandıklarını  söyledi.
KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu: Kıbrıs konusunda eğer yeni müzakere süreçleri olacaksa, bunun iki egemen eşit  devlet ve eşit uluslararası statü  koşullarında olabileceğini söyleyerek yola çıktık, bundan geri adım da asla söz konusu değil, Birleşmiş Milletler’de ‘Taraflar arasında   ortak zemin’  var mı, yok mu? Adı altında bir süreç gerçekleştiriyor. Gerçi ortak zemin olmadığını  herkes  biliyor. Rahatlıkla iddia edebilirim ki, ortak zeminin olmayacağını da herkes biliyor” diye  konuştu.
Kıbrıs konusu için “Top Uluslararası Camianın Sahasındadır” değerlendirmesinde bulunan  sayın Tahsin Ertuğruloğlu: “Uluslararası Toplumun 60 yıldır Kıbrıs Türkü’ne yapılan ‘Dikriminasyon’a devam edeceği ya da bu haksızlığa son vererek , Kıbrıs’ın realitesine göre yeni bir yaklaşımla  Kıbrıs konusunu gündeme  alabileceğini” söyledi.
KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu, Ada’da iki halk, iki devlet, hukuk ve egemenlik olduğuna  vurgu yaparak sadece Rum tarafının “Kıbrıs Cumhuriyeti”, Kıbrıs Türklerinin  ise bu  ‘sözde’ devletin bir toplumu gibi muamele gördüğü sürece Ada’da hiçbir yeni açılım ya da müzakere sürecinin  olmadığının altını çizdi.
Sayın Ertuğruloğlu: “Müzakerelerin yokluğunu bir dezavantaj olarak görmüyorum. Müzakerelerin yokluğunun tek bir nedeni vardır. Ada’da var olan iki egemen eşit devletin ve eşit  uluslararası statülerinin   Batı Dünyası tarafından onaylanmamış olması, BM ve AB faktörü ile  bunlardan  kaynaklanan diğer faktörlerdir.  Bu şekilde devam ettiği sürece Kıbrıs konusuyla ilgili müzakere olmayacaktır..
..Olmadı demek, “Biz Yandık, Bittik ve Mahvolduk” diye  bir şey söz konusu değildir. Bizim hayattaki tek seçeneğimiz Rumlarla ortak olmak değildir. Her şeye rağmen  geleceğe umutla bakıyoruz, çünkü bizim için dünyadaki en önemli devlet olan anavatanımız Türkiye yanımızdadır” diye konuştu.
Sözlerine devamla KKTC Dışişleri Bakanı sayın Ertuğruloğlu “Doğu Akdeniz’de Rumların atacakları veya attıkları her adım karşılık bulacaktır, hiçbir şekilde  meydan boş değildir. Kıbrıs Türkü yalnız ve çaresiz değildir. Anavatan  Türkiye faktörü ve girişimleriyle Rumların yaratmaya çalıştıkları Doğu Akdeniz asla yaratılamayacaktır. Şimdi girdikleri parsel  , Anavatanımızın  haklarının  söz konusu olduğu  bir parseldir. Bu adımlarının  da karşılığı kendilerine verilecektir, yanlarına kalmayacaktır.  Doğu Akdeniz’de,  Mavi Vatan’da, Kıbrıs Türk Halkını hiçe sayan, Türkiye’nin haklarını ve çıkarlarını  hiçe sayan hiçbir girişim, başarılı olmayacaktır..
..Bunun  tek bir  akıl yolu vardır, bütün bu paydaşların  bir araya gelerek , hakça ve adilce bu zenginliklerin  nasıl paylaşılacağının  akıl yoluyla değerlendirilmesidir. Bu yöndeki önerilerimiz yıllardır yapılmaktadır ama Rum tarafı    hiçbir şekilde  ders almıyor” dedi.
28.05.2022 tarihli yerel yazılı basınımıza yansıyan haberlere göre KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar’a  yönelik eleştirilerde bulunan  ve ülkede yaşanan krizlerin  ‘Baş Mimarı’ olduğunu ileri  süren  Ana Muhalefet Partisi CTP Genel Başkanı Tufan  Erhürman; KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar’ı istifaya çağırdı!..  CTP’den yapılan yazılı açıklamada, “Yurttaşın her gün daha fazla yoksullaştığı, gençlerin göç etmeye devam ettiği ülkemizde , krizlerin   baş mimarı Cumhurbaşkanlığı makamında oturan  sayın Ersin Tatar’dır. Sayın Ersin Tatar ve bu zihniyetin temsilcileri, kaostan beslenerek makamlarını korumaya çalışmaktadırlar..
..Açıklamada, “Ayrılıkçı iki eşit egemen devlet”  iddiasında bulunan  zihniyet, Kıbrıs  Türk halkını Kıbrıs’ın  güneyine muhtaç etmiştir. Kıbrıs Türk halkının dünyayla  bağlarının  kopmasına neden olmuştur. Diyen CTP Genel Başkanı Erhürman: “Kıbrıslı Türk gençler  Kıbrıs’ın Güneyi’ne   işlemeye giderken , Kıbrıslı Türk esnaf siftah yapabilmek için  Kıbrıs’ın Güneyinden gelenleri beklerken   sayın Tatar, Sarayönü’nde  ahkam kesmeye devam etmektedir” ifadelerini kullanacak kadar ileri giderek  sayın Tatar’ı istifaya çağırmıştır!
Bu söylemleri nedeniyle sayın Tufan  Erhürman’a  2021 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde   % de kaç oy aldıklarını bir hatırlatmak istiyorum!. Sayın Tufan Erhürman, lütfen halkın iradesine saygılı olunuz, konu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 1. Turda %21.67 oy  alarak elendiğinizi ne  çabuk da  unuttunuz?  Yazık , hem de ne yazık!.
30.05.22 tarihli yazılı basınımıza yansıyan haberlere göre ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde başkan seçilmesi durumunda DİSİ Başkanı Neofitu: “Türkiye’nin  garantörlüğünü ve Türk askerinin adada kalmasını kabul  etmeyeceğini  söyleyerek, en büyük güvenlik garantisinin Avrupa sistemi olduğunu” belirtti..
..  “Kıbrıs’ın Avrupa’ya ait  olduğunu ve yeniden birleşmesindeki en büyük güvenlik garantisinin Avrupa sistemi olduğunu” öne süren Neofitu, mevcut çıkmazdan  Türkiye’nin sorumlu olduğu ve Türkiye’nin 2023  seçimleri öncesinde  tutum değiştirmesini beklemediğini öne sürdü.. Dahası, enerjinin Kıbrıs sorunundaki durağanlığın kilidini açacak anahtar olabileceğini ve Kıbrıs sorununu özlü müzakerelere götürebileceğini iddia etti.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü kabul edilmelidir, Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen iki  devletin  bağımsız ve egemen devletimiz tanınmalıdır.  Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen iki devletin  varlığı öncelikle kabul edilmelidir. Kıbrıs Türk halkı, egemen eşitliği ve eşit  uluslararası  statüsü kabul edilmeden  resmi görüşmelere  kesinlikle katılmayacaktır.
1960’lı yıllarda gündeme gelen iki toplumlu Federal çözüm  konusu asla ve asla bir kez daha söz konusu olamaz ve de olmayacaktır, asla dile getirilmeyecektir.  Kıbrıs Türk halkının  yeni ve resmi hedefi,  Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen iki devlettir. Kıbrıs Türk halkının   Kıbrıs’ta yan yana yaşayan bağımsız ve  egemen, eşit iki devlet siyasetinden geri adım atması asla söz konusu olamaz ve de olmayacaktır. 
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..
 
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.