Kısır döngüden çıkmak

Sn. Ersin Tatar’ın KKTC’nin 5’inci Cumhurbaşkanı olarak seçilmesinden sonra, seçimden önce TC Dışişleri Bakanı Sn. Mevlüt Çavuşoğlu’nun önemli açıklamasına bir kez daha vurgu yapmakta yarar var. Sn. Çavuşoğlu, “Federasyon için ucu açık bir maceraya girmeyeceğiz. Sonuç alıcı müzakereyi değerlendirip öbür seçenekleri ele almamız gerekiyor. Gayrı resmi toplantıda, iki devletli çözüm başta olmak üzere diğer seçenekleri müzakere edeceğimizi güçlü bir şekilde ifade edeceğiz.” dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar, seçimden önce ve sonra federasyonun öldüğünü, bittiğini ve eğer müzakereler başlarsa iki devletli çözümün görüşülmesi gerektiğini vurgulamıştı. Hiç kuşkusuz bu iki açıklamanın önemi büyük. Sn. Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra dış dünyanın KKTC’nin bağımsız, egemen devlet statüsünü kabul etmeyen, Türkiye ve KKTC’nin iki devletli çözümden yana bir politika izleyeceği gerçeğinden hiç söz etmeyen ve sadece eski çözüm önerilerinin, yani “federasyon çözümünün”  görüşülmesinin tekrar başlamasını vurgulayan açıklamalar gelmesi düşündürücü...
KKTC bağımsız, egemen devletinden “toplum” olarak söz eden bazı açıklamalara bir göz atalım. İngilizlerin  Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki Büyükelçisi Stephen Lille; “Ersin Tatar’ı tebrik ediyoruz. Kıbrıs Türk Toplumu ile dostane ilişkiler devam edecek. Kıbrıs anlaşma görüşmelerinin  erken bir zamanda başlamasını umut ediyoruz.”  dedi. Rum Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki ABD Büyükelçisi Judith Garber; “ErsinTatar’ı Kıbrıs Türk Toplumu lideri seçilmesinden dolayı kutlarız. Anlaşmaya yönelik görüşmelerin başlamasını bekliyoruz.”  dedi... Avrupa Komisyonu Sözcüsü Vivian Loonela ise; “AB, Sn. Tatar’ın acil olarak kapsamlı bir çözüm ve adanın tekrar birleşmesine yönelik diyaloğa girmesini bekliyoruz.” dedi...
Dış dünyadan üç örnek... Kıbrıs adasında çözüme hiçbir katkısı olmayacağı kesin  üç örnek açıklama... KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’ın, Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğini alarak, müzakere sürecinde (eğer bu süreç tekrar başlarsa) yeni bir vizyon ile iki devletli bir çözüme odaklanacağı kesin. Kısır döngüden çıkmak için KKTC, müzakereler eğer tekrar başlarsa,  bu müzakere süreci başlamadan önce, yeni iki devletli çözüm politikalarını anlatmalı ve bu çözümden başka bir çözümün mümkün olamayacağını dünyaya duyurmalıdır. Böyle bir politika izlemenin önemi büyüktür. Diplomaside kararlılık ve gerçeklere dayalı politikalar er veya geç sonuca ulaşacaktır. Türkiye Dışişleri Bakanı Sn. Çavuşoğlu’nun ve KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’ın açıklamaları bu kararlılığı gösteren açıklamalardır. Kısır döngüyü deşmek, yarmak, kırmak için  bu açıklamalarda anlatılan çözüm önerisine sürekli vurgu yapılmalıdır.