banner913
banner932
banner1032
banner1038

TCMB zorunlu karşılık oranlarında indirime gitti

banner1020

banner974
TCMB zorunlu karşılık oranlarında indirime gitti

banner971
  • İktisatbank Hazine Bölümü Grup Müdürü Emre Değirmencioğlu'nun hazırladığı Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu şöyle:
  • Geride bıraktığımız hafta, Türkiye cephesinde açıklanan bir dizi önemli makroekonomik verinin, ekonomide yavaşlama eğiliminin hız kazandığına işaret ettiğini görüyoruz 
  • 2018 yılı Ocak ayında ekonomiye duyulan güveni gösteren endeksin (ekonomik güven endeksi) 105 seviyesinden Ocak 2019’da 78'e düşmesini, geride bıraktığımız hafta İstanbul’da yaptığım sıcak temaslarda tecrübe etme fırsatı buldum. Özellikle reel sektör cephesinde sıkıntılı sürecin devam ettiğini, net işletme sermayesinde kriz yaşandığını rahatlıkla söyleyebilirim 
  • Açıklanan verilere baktığımızda ise, Aralık ayında sanayi cephesi %9,8 daralırken, cari işlemler açığının ise 9 yılın dibine gerilediğini görüyoruz (ekonomi daralıyor). Yükselen işsizlik oranı, krizin faturasının emekçiye çıktığını gösteriyor. Çarşıda vitrin alışverişi yapan kuru kalabalık düşen ciro endekslerini teyit ederkenotomotiv sektörü ile yaptığım temaslarda, satışların son 9 yılın Ocak ayında ortalama 32bin olmasına karşın, geçen ay gerçekleşmenin üçte bir oranında olduğunu gördüm.
  • 2019 Ocak ayında bütçe giderleri geçen yılın Ocak ayına göre %63 oranında arttığını görüyoruz. Detaylara indiğimizde, vergi gelirlerinin %7 arttığı, asıl artışın diğer gelirler içinde yer alan teşebbüs ve mülkiyet gelirlerinde olduğu, Merkez Bankası’nın 33 milyar TL tutarında karını ise erken tahsil edilmesinin bütçe dinamiklerinde suni de olsa iyileşme yarattığını görüyoruz. Merkez Bankası karı erken tahsil edilmemiş olsaydı, bütçenin 29,3 milyar TL açık vereceğini görüyoruz. Mahfi Eğilmez hocamızın, bütçenin gidişatı ile ilgili yorumunu önemsiyoruz: “Vergi gelirlerinin %7 arttığı bir ortamda faiz dışı giderlerdeki %68 oranındaki artış bu gidişin çok tehlikeli olduğunu ve kalan tek çıpanın da elden gittiğini gösteriyor” 
  • İstanbul’da saha çalışması bağlamında uğradığım Bakırköy halk pazarında, tezgahtaki satıcıların tanzim satışlara dem vurduklarını ve yakındıklarını gördüm. Tanzim satışlarının, gıda tedarik zincirinde büyük sıkıntılar yaratacağı görüşüne kapıldımÇiftçinin üretimden, tüccarın ise aracılık faaliyetinden vazgeçireceği ve beraberinde daha büyük sorunlar getireceğinidüşünüyorum 
  • Öte yandan, beklenildiği üzere, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Standard and Poors, Türkiye’nin kredi notunu B+ olarak (yatırım yapılabilir seviyenin 4 kademe altında) teyit ederken, görünüm ise durağan olarak bıraktı. Raporda, kurumsal yapıdaki zayıflık, kuvvet ayrılığında bozulma ve alınan önlemlerin temel problemlerin çözmeye yönelik olmadığına vurgu yapılmış 
  • Yeni hafta başlangıcında ABD ile Çin arasında devam eden ticaret görüşmeleri ile ilgili olarak prensipte anlaşmaya varıldığı haberini önemli buluyoruz.  Trump’ın tarifeler için konulan 1 Mart tarihini uzatmak için istekli olduğunu anlıyoruz. Cuma akşamını yükselişle kapatan ABD borsalarını takiben, ticaret savaşlarında olumlu yönde yaşanan iyileşme, Asya piyasalarında da bu sabah alımları desteklemiş 
  • Avrupa’da ise, ECB Yönetim Kurulu üyesi Coeure, bölgedeki ekonomik yavaşlamanın, önceden beklenenden daha belirgin olduğunu söyleyerek, ECB’nin duruşu hakkında önemli bir sinyal vermiş oldu. Bu hafta FED’in bir önceki toplantısının tutanaklarının takip edeceğiz. FED’in piyasaları memnun edecek ölçüde güvercin duruş sergilemeye devam edeceğini düşünüyoruz. EUR/USD paritesinde 1,1210 seviyesi aşağı yönlü kırılmaması kaydı ile 1,1210 - 1,1510 bandının devam edeceği ana duruşumuzu teşkil ediyor 
  • Yurt içinde ise TCMB, hafta sonu, TL zorunlu karşılık oranlarını, 1 yıla kadar vadeli mevduat ile 3 yıla kadar vadeli diğer yükümlülükler için 100 baz puan, diğer vade grupları için 50 baz puan indirildiğini açıkladı. TL cinsi zorunlu karşılıkların, yurt içi yerleşiklerden toplanan altın cinsinden tesis edilmesi imkanının üst sınırı da %5’ten %10’a çıkarıldı. TCMB’nin adımını bankaların kredi maliyetlerini düşürmek için atılmış bir adım olarak görüyoruz. Sisteme verilecek likiditenin sterilize edileceğini ve USD/TRY kuruna önemli bir etki doğurmayacağını düşünüyoruz 
  • USD/TRY cephesinde 200 günlük üssel hareketli ortalamaların geçtiği 5,2013 seviyesi geçen hafta da korunmaya devam etti. USD/TRY kurunda, kısa vadede yatay seyrin korunacağını, 200 günlük ortalamalara doğru olası gerilemenin ise döviz açık pozisyonları koruma altına alınması için fırsat yaratacağını düşünüyoruz 
  • Yurt içinde Hazine’nin bugün düzenleyeceği 6 yıl vadeli değişken faizli devlet tahvili ihalesi takip edilecek (yarın da iki ihale düzenlenecek) Gösterge faiz geçen hafta yaklaşık çeyrek puan artışla haftayı %18,60 ; 10 yıllık gösterge bileşik ise %14,92’den tamamladığını not edelim 
  • Veri gündemi bu hafta yoğun görünüyor. Türkiye cephesinde sabah saatlerinde açıklanacak konut satışları takip edilebilir. Yurt dışında ise, yarın Euro Bölgesi Aralık ayı cari işlemler dengesi ile Almanya ZEW beklenti endeksi, Çarşamba günü FED toplantı tutanakları, Perşembe günü Euro Bölgesi ve ABD ekonomi aktivite verileri ve Cuma günü Euro Bölgesi enflasyonu makroekonomik takvimde öne çıkan veriler olarak görülüyor

 
İşsizlik Oranı ve Sanayi Üretimi
 
Kasım 2018’de mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %12 oldu (manşet %12,30). Sanayi cephesinde ise neredeyse son 10 senenin en büyük çöküşünün yaşandığını görüyoruz (Aralık ayında sanayi üretimi mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış %9,8 daraldı)

Sanayideki büyük çöküş ve iç talepteki azalma, işsizlik ile üretim arasındaki makasın tıpkı 2009’da olduğu üzere açılmaya devam edeceğini gösteriyor

155047841869ff7de1ef6c5667aa950879f84e5334_1_1200.jpg
Kaynak: TÜİK


Cari işlemler dengesi
 
Kur etkisi ile soğuyan ekonomi, azalan ithalat ve artan ihracata paralel, Ağustos-Kasım döneminde görülen cari işlemler dengesindeki fazla, Aralık ayında yerini yeniden açığa bıraktı: 1,4 milyar dolar açık (2017 Aralık 7,8 milyar dolar açık). Bu yönüyle bakıldığında, cari açıkta belirgin bir gerileme görülüyor. 

2018 yılı tamamında ise cari işlemler açığı 27,6 milyar dolar olarak son 9 yılın dibinde gerçekleşti (2017’de cari açık 47,3 milyar dolar ; 2018 yılının en yüksek cari açığı ise Mayıs ayında 58,1 milyar dolar görülmüştü). 

Rakamların alt kalemlerinde, altın ve enerji hariç cari dengenin 2018 sonunda 19,7 milyar dolar fazla verdiğini görürken, net hata ve noksan kalemi ise her zaman olduğu üzere dikkat çekti (cari açığın 2/3’ü kaynağı bilinmeyen para ile finanse edilmiş) 

1550478418f34dd950f6fe1141ac300939ce20b309_2_1200.jpg

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.