Günümüzde  her vesile ile Rum-Yunan ikilisi “Kıbrıs sorunu 20 Temmuz 1974’te başlayan bir sorundur” diyor başka bir şey demiyor. Şu bir gerçek ki; Rum-Yunan ikilisinin 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarının esas hedefi Megali-İdea hayalleri çerçevesinde Enosis’e giden yolu açmaktı.
15 Temmuz 1974’te de Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) ve  EOKA-B’nin Yunan Cuntası desteğinde Makarios’a karşı düzenlediği darbenin esas  hedefi Enosis’in gerçekleşmesini sağlamaktı.Nitekim  Makarios’un yerine getirilenEOKA’cıNikos Sampson  17 Temmuz 1974’te Kıbrıs Helen Devletini ilan edecekti.. Kıbrıs Türk halkının ve anavatanımız Türkiye’nin bu gelişmelere seyirci kalması asla mümkün olamazdı.
Yaşanan gelişmelerin ardından tarihler 20 Temmuz 1974 tarihi gösterdiğinde  Türk Savaş Uçakları Kıbrıs semalarını süslemeye başlıyordu. O günde, Yunan Askeri Birlikleri  bir yandan bombalanırken bir yandan da adaya havadan indirme ve denizden çıkarma yapılıyordu. O günde Türk Komando Birlikleri adaya sevk edilirken  33 Donanma Gemisi de yola çıkmıştı..
..Bir yandan Gönyeli ve Kırnı bölgelerine komando indirme yaparken bir yandan da  Girne Pladini Plajına sevkiyatlar sürüyordu. Girne Plajına çıkan ilk askeri birlik olan SAT Komandoları güvenliği sağladıktan sonra Geçitköy (Panağra) Boğazına doğru ilerleyerek ana yola ulaştılar..
Gönyeli’ye indirilen Komandolardan bir kısmı  Kıbrıs Türk Taburunu korurken bir kısmı ise Dikmen Bölgesini ve Rum Bozdağı’nı ele geçirmek için harekete geçtiler. Kırnı bölgesine indirilen komandolar ise dik yamaçlardan tırmanarak St. Hilarion ve Beyaz Ev bölgesine kadar ilerlediler.  Donanma yerini aldıktan sonra sahil güvenliği donanmaya geçmiş ve II. Taktik  Hava Kuvvetleri unsurlar genelindeki Yunan stratejik hedeflerini yok etmeye başlamışlardı. Fakat akşam karanlığı çökünce askerlerimiz yalnız kalmaya başlamıştı. Çünkü her iki bölgedeki kuvvetler  Beşparmak Dağlarını aşarak kıskacı kapatamamış ve gece çökmüştü.. Çatışmalar tüm hızıyla sürerken gece olduğu için hava kuvvetleri ve donanmadan destek alınamıyordu. Korkulan büyük bir faciaydı, donama veya hava kuvvetleri gece karanlığında Türk askerlerini vurabilirdi.Fakat Türk askeri sabaha kadar gözünü kırpmadan  çarpışmaya devam etti ve sabahın ilk saatlerinde  Hava Kuvvetleri askerlerin imdadına yetişti..
..Gece Rumlar Gönyeli ve Boğaz bölgelerini ele geçirmek için St.Hilarion, Bozdağ, Dikmen   Tepe ve Gönyeli bölgelerinde gece boyunca acımasızca çarpıştılar.  21 Temmuzun ardından Türk Askeri Birlikleri Rumların üzerinde üstünlük kurarak  ilerlemelerini sürdürdüler.  Ada’daki ilerleyiş Doğu ve batı yönünde 22 Temmuz’da birleşen  Türk askeri birlikleri tarafından  sürdürülerek Girne-Lefkoşa yolu tamamen ele geçirildi.
22 Temmuz 1974 tarihinde BM tarafından  Rumlara karşı verilen Ateş-Kes  kararı Türkiye tarafından  uygulamaya konuldu. Ateş-Kes kararının alındığı gününün ertesinde 29 araçlık Rum konvoyu Türk Hava Kuvvetleri tarafından imha edildi. Rum-Yunan ikilisi  adım adım yenilgiye giderken  Yunanistan’da  Cunta Yönetimi ve Kıbrıs’ta  bulunan  EOKA Lideri Sampson istifa etti.
..Konu istifaların  ardından BM Güvenlik Konseyi’nin 20 Temmuz 1974’te aldığı 353 sayılı kararla  adanın 3 garantör devleti olan İngiltere, Türkiye ve Yunanistan arasında bir mutabakat sağlamaya çalışıldı.
25 Temmuz tarihinde Cenevre’de başlayan görüşmeler 30 Temmuz tarihine kadar sürdü. Sonunda taraflar 8 Ağustos’ta aldıkları bir kararla adada bulunan Türk-Rum taraflarının Federal devlet statüsünde kalmasında mutabakata vardılar. Ateş-Kes’in ardından adada bulunan 40 000 Türk Askeri beklemeye geçmişti. Fakat Rumlar   etrafını çevirdikleri Türk köylerinde genç-yaşlı , çoluk-çocuk demeden insanları katletmeye devam ettiler.
I.Cenevre Konferansında  adeta zaman kazanmak için antlaşmaya uyan Rum tarafı II. Cenevre Konferansının 2. Yarısında beklenen başarı alınamayınca Türk Silahlı Kuvvetleri 20 Temmuz 1974 Barış Harekatının  II. Aşaması başladı.
14 Ağustos 1974 günü sabah saatlerinde 28. Ve 29’uncu Tümenler Mağusa ve Boğaz Deniz Üssünü ele geçirmek için Doğu’ya doğru taarruza geçtiler. 39. Tümen Rumlar için hayati önem taşıyan  İngiliz Tepe ve Kara Tepe’ye  saldırıyorlardı. 39. Tümen  saldırının ilk gününde saat 11.30 sularında  İngiliz Tepe ve Kara Tepe’yi ele geçirdi. Diğer taraftan 28.Tümen ise 12.00 sularında MiaMilia’yı ele geçirdi. Saatler 15.00’i gösterdiğinde 28. Tümen Timbu Havaalanını 39.Tümen ise Değirmenlik’i ele geçirdi. 
..Rumlar Türk ordusunun önünde kaçarken Taşkent, Terazi, Atlılar, Muratağa ve Sandallar köyünde bulunan  çoluk-çocuk, genç-yaşlı demeden adeta katliam yaptılar. Fakat 14 Ağustos 1974 Türk ordusu bütün mezalime karşı koyarak Paşaköy ve Serdarlı’da vatandaşlarıyla kucaklaştı. Paşaköy’ü geçen Türk Ordusunun bir kısmı ayni günün akşamında  Vadili Tepesinde durarak sabahı bekledi. 15 Ağustos’ta  Türk Ordusu hareketine devam ederken geriye dönüp baktığımızda 14-15-16  Ağustos tarihlerinde Doğu ve Batı hattında ilerleyerek Mağusa, Lefkoşa ve Lefke hattının kuzeyindeki bölgenin hepsi ele geçirilmiş oldu.
..20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs Türk halkının Girit misali katledilmesinin önüne geçildi. Barış Harekatının 2. Aşamasının ardından Yunanistan’ın “Enosis” hayali adeta Akdeniz’in soğuk sularına  gömülmüştür.
20 Temmuz 1974 barış Harekatı ile Kıbrıs Türk halkının can ve mal güvenliği sağlanmış, Rum-Yunan ikilisinin Megali İdea hayalleri çerçevesinde yer alan Enosis Akdeniz’in karanlık sularına gömülürken bu savaşta 415’i kara, 65’i Deniz, 5’i Hava ve 13’ü Jandarma olmak üzere 498 Türk askeri şehit olmuş, 1200 Türk askeri de yaralanmıştır. 70 Kıbrıslı Mücahit ve 270 Kıbrıs Türk’ü şehit olmuş, 1000 Kıbrıslı Türk de yaralanmıştır.
20 Temmuz 1974 Barış Harekatının 2. Aşamasının ardından  BM Genel Sekreterinin gözetimi altında  Rauf R. Denktaş ve Glafkos Klerides  arasında yapılan görüşmelerin ardından 2 Ağustos 1975 tarihinde  Nüfus Mübadele Antlaşması imzalandı. Bu antlaşma çerçevesinde BM Barış Gücü  denetiminde ve gözetiminde tamamen gönüllülük esası çerçevesinde  120.000 Rum Kuzey’den Güney’e geçerken Güney’den Kuzey’e de yaklaşık 65.000 Türk’ün geçmesiyle homojen iki ayrı kesim meydana geliyordu..
Bu iki kesim, 180 Km boyunca uzanan ve genişliği 5m ve 7 Km  arasında değişen bir “Ara Bölge” ile birbirlerinden  ayrılmıştır. O günde Kıbrıs’ta devam eden görüşmelerin kesilmesinin ardından olası bir Federasyon’un  Türk kanadını oluşturmak amacıyla 13 Şubat 1975’te Kıbrıs Türk Federe Devletini  kurulmuştur.
Sonuç itibarıyla Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Kıbrıs’a Dikkat Ediniz. Bu Ada Bizim İçin Çok Önemlidir”  değişinden  yaklaşık 40 yıl sonra Bülent Ecevit’in Başbakanı olarak bulunduğu Türkiye Cumhuriyeti, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan haklarını kullanarak  20 Temmuz 1974’te adeta kaynayan Kıbrıs’a  silahlı bir müdahalede bulunarak  hem Kıbrıs Türk halkını hem de Yunan Cuntası desteğinde RMMO ve EOKA-B  tarafından katledilen Rumlara özgürlük getirmiştir, Kıbrıs’a barış ve huzur getirmiştir ve de Rum-Yunanistan ikilisine  demokrasiyi getirmiştir.
20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile  Kıbrıs Türk Halkı can ve mal güvenliğine kavuşmuştur. Özgür ve bayrakları altında hür yaşama  hakkını elde etmiştir, Rum-Yunan ikilisinin  Megali-İdea hayallerini  tarihin derinliklerine gömmüştür.
Sonuç olarak; Kıbrıs Türk halkının geleceği 20 Temmuz 1974 Barış Harekatının 2. Aşaması ile belirginleşir ve  kesinlik kazanırken,  bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin de temellerinin atılmasının ardından  15 Kasım 1983’te  Meclis Balkonundan KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş; bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini  ilan ederken   sağ tarafında  en yakın dava arkadaşı Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve sol tarafında  Osman Örek  ve  hasbelkader benim de  o günde meydanda aralarında olduğum halkımız göz yaşlarını tutamıyordu.
Yıllarca verilen mücadelenin ardından ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kıbrıs Türk halkının en büyük kazancıdır. Kıbrıs Türk halkının çıkarları bağımsız ve egemen  olmaktadır, Türk askerinin bu topraklarda kalmasındadır. Garanti Anlaşmalarının devamındadır.  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin yaşatılması ve tanınmasının sağlanmasındadır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa..
 
Kaynak 1: http://www.tarihiolaylari/kanli-noel-1395
Kaynak 2: http:www.tarihiolaylar.com/tarihiolaylar/yesil-hat-1398
Kaynak 3: Kıbrıs Barış Harekatı(http://muharipgaziler.org.tr/kibris-baris-harekati
Kaynak 4:http://www.tarihiolaylar.com/sozluk