Bu gün, mubarek Kurban Bayramının ilk günü.
Kıbrıs Türk halkına ve bütün Müslüman alemine mutlu, hayırlı bayramlar dileriz. Yüce Allah herkese sağlık , afiyet ve huzur nasip etsin.
Kıbrıs sorununu, masa başında çözmeye çalışanlarımıza da azim, bol enerji ve başarılı çalışmalar kısmet etsin.
Amiin !
Cennet gibi Türkiye dede, huzur, barış, güven ve refah için uğraşanlara Allahımız kuvvet versin.
Kavgalar, kan dökmeler son bulsun, kimsenin anası, babası, evlatları , eşleri, kardeşleri, bacıları ağlamasın.
Bayram tatili süresince trafik kazalarına kurban vermemek için, lütfen insanlarımız, araç kullananlarımız da azami gayret göstersin ve mutlu, muhabbetli, sevinçli günler geçirmeye baksın.
Yaşlıları, hastaları, anneleri, babaları aileleri ziyaretler, hal hatır sormalar eksik olmasın.
** ** **
HALKI BİLGİLENDİRME
Sayın Cumhurbaşkanımız sivil toplum örgütleri ile, halkla buluşmasında Kıbrıs müzakereleri hakkında geniş bilgi aktarmaya ve uyarılarda bulunmaya özen gösterdi.
Ele alınan ve alınmayan konuları açıkladı.
Müzakere sürecini baltalamaya çalışanların olduğuna da dikkat çekti ve halkımıza, “dedi kodulara” innmamaları uyarısında bulundu.
Ancak, toprak, mülkiyet, garantiler ele alınmadı, harita falan yok dedi demesine de , bari hangi konularda, ne gibi somut anlaşmalar olduğunu belirtmedi.
En hayati konular ele alınmadığına göre, sadece ıvır zıvır mı görüşüldü ?
Yönetim ve güç paylaşımı, dönüşümlü başkanlık ne oldu ?
Mutabakat var mı...
Yok...
“eger şu olursa, eğer bu olursa, bir anlaşmaya varılırsa 2016 Mayısına referanduma gidilebilir” tahmininde bulundu.
Tahmin ve varsayım. O kadar. Somut, kesin bir anlaşma, uzlaşma, bence , hiçbir önemli konuda yok.
İnlallah Bayram sonrası pozitif, olumlu gelişmeler olur da bizlerde öğreniriz, Rum medyasının haberleri ile yetinmeyiz.
Sayın Akıncı da vurguladı. Bütün konularda anlaşmaya varılmazsa, ele alınıp da mutabakat sağlanan konularda da, anlaşma olduğu sayılmayacakmış. Bir, bütünlüklü anlaşmadan söz etti. Bu garip anlaşma daha önce de vardı taraflar arasında..
İnşallah , kısmet olur da , arzulanan bir anlaşmaya varılır. Yoksaaaa, bunca emek ve harcanan zaman da boşa gitmiş olacak ve herşey tekrar başlangıç noktasına döndürülecek. Bu da, en az elli!! yıl daha müzakereye devam edilecek anlamına gelir.
İnşallah yanılırım ve korktuğum olmaz.
Çünkü,Beşli Konferanstan da söz ediliyor.Bu yeni bir şey mi? Ben çok iyi hatırlıyorum. Bu teflif çok kez gündeme geldi. Ama, Rum-Yunan ikilisi hep reddetti.
Yine de , bu mubarek Bayram gününde, umutlarımızı yitirmeyelim. Bakarsınız beklenmedik gelişmeler olur ve Kıbrıs adası da, halkları da huzura kavuşur.
