ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Bayan Victoria Nuland’ın KKTC Cumhurbaşkanı Sn. Ersin Tatar ile gerçekleştirdiği görüşme, KKTC’nin “Kıbrıs Sorunu”na ilişkin kesin politikasını bu kez daha net ve detaylı bir biçimde ABD Başkanı Sn. Biden ve hükümetine ulaştırmış oldu. Bu arada, ABD’nin “federal çözümü”  destekleyen görüşü bir kez daha tekrarlandı. Ancak, ABD’nin  “federal çözümü” destekleyen görüşlerinin böyle bir çözüm önerisinin gerçekleşmeyeceğini bilerek ön plana çıkarmayı hedeflediği söylenemez. Nedeni açık ve net. KKTC Devleti’ni tanıyan tek ülke olan Türkiye Cumhuriyeti’nin izlediği dış politika ve üstlendiği önemli rol, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı devam ederken üstlendiği, başarıyla sürdürdüğü dış politika ve önemli rol, ABD’nin “Kıbrıs Sorunu”na ilişkin politikasını tekrar gözden geçirme noktasına getirmiştir. Bu ABD’nin hemen yarın KKTC politikasına “evet” diyeceği anlamına gelmez. Sadece sorunu tekrar gözden geçirme olasılığını güçlendirir.
Ülkelerin dış politikaları kendi çıkarları doğrultusunda düzenlenmektedir. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politikası ABD’den destek görmektedir. Bu bakımdan ABD bölgede yeni arayışlar içine girebileceğinin mesajını da vermektedir. Bayan Nuland, Türkiye-Yunanistan- Kıbrıs üçlüsünün enerji ekseninde olası bir girişiminden söz etmiştir. Yani kısacası, Bayan Nuland Türkiye’nin şu anda ABD açısından sahip olduğu öneme yönelik açık bir mesaj da vermiştir.
Bahsi geçen üçlü (Türkiye-Yunanistan-Kıbrıs) girişimi olasılığında KKTC’nin adı geçmemesine rağmen, politik açıdan KKTC’nin iki devlet, iki eşit egemenlik ve iki eşit uluslararası statü politikası KKTC Cumhurbaşkanı Sn Ersin Tatar tarafından Bayan Nuland’a bir kez daha açıkça ve detaylı bir biçimde anlatılmıştır. Bütün dünyanın net bir biçimde bildiği, öğrendiği KKTC çözüm önerisini ABD’de çok iyi bilmektedir. KKTC’nin çözüm önerisinin Türkiye tarafından desteklendiğini de ABD çok iyi bilmektedir. Önemli olan bu mesajın tüm dünyada yaygın olarak bilinmesi. Bayan Nuland geldi, gördü, dinledi ve gitti...