Birleşmiş Milletler’in 76. Olağan Genel Kurulu çerçevesinde New York’a giden KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar; 27.09.2021 tarihli yerel basınımıza yansıyan haberlere göre Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun yer aldığı New York’ta 26.09.2021 akşamı BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile New York saati ile 13.15’te (Kıbrıs saatiyle 20.15) başlayan görüşme yaklaşık 25 dakika sürdü.
Birleşmiş Milletlerden görüşme sonrası yapılan açıklamada, “Genel Sekreter, Kıbrıs Toplumu Lideri Ersin Tatar’la görüştü, Kıbrıs sorununa ilişkin görüş alışverişinde bulundu” denildi..
KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile önceki akşamki görüşmesinde, iki devletli çözüm önerilerini yeniden vurguladığını kaydetti. Cumhurbaşkanlığı konu ile ilgili yapmış olduğu açıklamada “yarım saat kadar süren görüşmeye Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Özel Temsilci M. Ergün Olgun, Danışman Osman Ertuğ ve KKTC New York Temsilcisi Mehmet Dana da katıldı..
..Cumhurbaşkanı sayın Tatar, Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve iki devlet arasında kurumsal işbirliğine dayalı, Türkiye tarafından da desteklenen Kıbrıs politikasını yeniden vurguladı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşmesi sonrasında BRT’ye açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, görüşmede; Cenevre’de ortaya koyduğu 6 maddelik önerinin arkasında durduğunu, yeni siyaseti ve Kıbrıs’ta artık yan yana yaşayan iki ayrı egemen eşit bağımsız devletin iş birliğinde anlaşma olabileceğini tekrarladığını kaydetti..
..Kıbrıs’ta federal anlayışla bir çözümün söz konusu olamayacağını ifade eden sayın Ersin Tatar; yan yana yaşayan iki çözümden başka bir çıkış yolunun olmadığını dile getirdi. Kıbrıslı Türklerinin silah zoruyla ortaklık cumhuriyetinden atıldığını, haksız geçen süreçler sonunda Rum devletinin Avrupa Birliği’ne üye olduğunu ve bunun sonucunda Türkiye ile aralarındaki bağları kopartıp federal anlayışını kabul edip Rum hükümetine yama olmasını beklediklerini ama kendilerinin bunu asla kabul etmeyeceğini anlatan Tatar: “Bizim pozisyonumuz gerçekçidir” dedi.. 50 yıldır değişmeyen statünün artık değişmesi gerektiğini ifade ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, böyle bir ortamda anlaşma olamayacağını dile getirdiklerini ifade etti..
..Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 24 Nisan Cuma günü yaptığı konuşmada çok agresif olduğunu, bu şekilde konuşmanın bu diyalog sürecine bir katkısının olamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “1963’lerde başlayan Kıbrıs meselesinde Kıbrıs’ı Yunanistan’a nasıl bağlarız diye yaşanan süreçte; 1974’ten önce ve sonra adada devam eden kanlı çatışmalar sonrasında varlığını sürdüren Kıbrıs Türk halkı, 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı ile özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuşmuştur. O günden bugüne kimsenin burnu kanamamıştır. Genel Sekreter’e bunları anlattığımda yine bir anlaşma olacaksa ve barışın sürmesi için, çatışma olmaması için bütün bu yaşananları dikkate alması gerektiğini vurguladım. O yüzden yan yana yaşayan egemen eşitliğe dayalı çözüm önerisini bir kere daha dile getirdim..” dedi.
26 Eylül 2021 tarihli yerel basınımızda yer alan habere göre New York temasları çerçevesinde France 24’e konuşan ve Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde bulunarak görüşmelerden asla kaçmadığını, müzakere etmeye hazır olduğunu ancak zemine dair gerçekçi olmak gerektiğini ifade eden KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “Gerçekçi bir anlaşma ancak iki eşit egemen devlete dayalı bir anlaşma ile mümkün olabilir” dedi..
Kıbrıs Türk tarafı ve Rum tarafının etkin şekilde ayrı olduğunu ve birbirlerinin yaşamlarının üzerinde herhangi bir etkilerinin olmadığını kaydeden sayın Tatar: “Son 60 yıldır pek çok gelişme oldu, 1960’lı yıllara geri dönmemiz söz konusu değildir” dedi. İki ayrı devletin enerji ve çevre gibi alanlarda iş birliği içinde dostane ilişkilere sahip olabileceklerini sayın Tatar “Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’de önemli ticaret merkezi olarak Avrupa’nın Singapur’u olabileceğini” söyledi.
20 Eylül 2021’de New York’ta T.C Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, T.C Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, AK Parti Genel Başkanı Vekili Binali Yıldırım, T.C Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu birlikte “Türkevi” açılışına katılmasından sonra Rum ve Yunan tarafının sert tepkisini çeken Amerika Rum Ortodoks Başpiskopos’u Elpidoforos : “Kıbrıslı ve Rum asıllı Amerikalı kardeşlerime, kasıtsız olarak verdiğim acılardan içtenlikle pişmanlık duyuyorum” dedi..
Amerika Helen Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elpidoforos’un, New York’ta Cumhurbaşkanı Tatar’ın “KKTC Cumhurbaşkanı” olarak takdim edildiği Türk Evi açılışına katılması ve ardından gelen eleştiriler üzerine açıklama yaparak “Bunun kuzeyin tanınması değil, din özgürlüğünü korumak için görevinin bir parçası olduğunu” savundu.
ABD’deki Rum ve Kıbrıs Rum toplumlarından gelen sert tepkiler ve Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis ile Yunanistan Başbakanı Kyriacos Mitsotakis tarafından planlanan toplantıların iptal edilmesi sonrasında bir gün önceki etkinliğe katılımını savunan bir bildiride Elpidoforos, bir İstanbul Rum’u olarak kendisinin ve ailesinin birçok yurttaşı gibi ve ayni zamanda İmroz ve Bozcaada adalarından gelen insanlar gibi atalarının topraklarından koparılmanın korkunç sonuçlarını yaşadığını ifade etti..
..Kıbrıslı kardeşlerinin acısını, duygu ve tepkilerini anladığını aktaran Elpidoforos, “Onların malını, vatanını, hayallerini, ailesini, akrabalarını kaybetmiş insanların acılarının ifadeleri olarak görüyorum” dedi..
..Açılış etkinliğindeki varlığının asla bir felaketin veya bir işgalin tanınması olamayacağını anlatan Elpidoforos, barış ve din özgürlüğünün korunması için dürüstçe davranılması ve diyalog kurulması gerektiğine dikkat çekti..
..Hepimiz ulusal çıkarlarımızı savunmak için birleştik, her biri kendi yolunda ve rolünde . Ama birleşik, ayni hedefe bağlı” diye açıklamasını sürdüren Elpidoforos “Kıbrıslı ve Rum asıllı Amerikalı kardeşlerime, kasıtsız olarak verdiğim acılardan içtenlikle pişmanlık duyuyorum” dedi..
..Elpidoforos , Kıbrıs için BM kararları uyarınca uluslararası hukuka ve ve insan haklarının korunmasına dayalı adil ve kalıcı bir çözüm için dua ettiğini ve bu hedef için çalıştığını vurguladı…
..Amerika Rum Ortodoks Başpiskoposluğunun bir asırdır her yerde Helenizm’in yanında olduğunu ve beklentilerini savunduğunu dile getiren Elpidoforos “Birliğimiz benim görevimdir” dedi..
Diğer yandan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye’nin KKTC’yi tanıyor olmasının Kıbrıs’a çok şey kazandırdığını, Türkiye güçlendikçe , Kıbrıs Türkü’nün de elinin güçlendiğini kaydederek “Eşit egemenlik tek yoldur.” dedi. Cumhurbaşkanı Tatar Rum tarafının, adanın tamamının sahibi olduğu düşüncesinin hukuksuzluk olduğunu vurgulayarak, “Onlar tek başlarına Navtex ilan ederek bir hareket alanı içerisine girdikleri takdirde bize de benzer adımlar atma durumu ortaya çıkar.” ifadelerini kullandı..
New York’ta Sabah gazetesine açıklamalarda bulunarak gündeme dair değerlendirmelerde bulunan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 76. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Kıbrıs konusunda vermiş olduğu mesajlara ilişkin , “sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan uluslararası topluma bu konuda çağrı yapmakla bizim sesimiz ve gücümüz olmuştur. Kendisine teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı..
Diğer yandan New York temasları kapsamında Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile bir araya gelen KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu, BM Genel Sekreteri’nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı Rosemary Di Carlo ile de BM Merkezi’nde bir görüşme gerçekleştirerek, Kıbrıs konusuna dair pozisyonlarını aktardı..
Türkevi’ndeki Türk toplumuyla buluşmaya katılan sayın Ersin Tatar’a teşekkür eden Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: “Milli davamız Kıbrıs’ı birlikte sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Kıbrıs sürecinde 54 yıl federasyon için müzakere ettik. Biz hep iyi niyetle yaklaştık ve hep ılımlı yaklaştık, süreçleri destekledik ama Kıbrıs Türkünü azınlık gören ve Kıbrıs Türkü ile hiçbir şeyi paylaşmak istemeyen Rum kesimi tüm planları, tüm çabaları elinin tersiyle itti ve biz en son Crans Montana’da demiştik ki artık bir daha federasyon için müzakere etmeyeceğiz , artık iki devlet için müzakere edeceğiz…
..Bugün sizin liderliğinizde, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve ortaya koyduğumuz vizyon çerçevesinde Kıbrıs Türkünün hakkının yenmemesi için çalışıyoruz ve Kıbrıs Türk’ünün hakkını inşallah sonuna kadar birlikte savunacağız.. Herkes KKTC’nin egemenliğini ve 1960 anayasasıyla da verilen haklarını tanımak zorundadır. Bu doğrultuda sizlerin çabalarına biz Türkiye olarak elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz. Bu süreci birlikte yürüyeceğiz.” Dedi.
28 Eylül 2021 tarihli yerel basınımıza yansıyan haberlere göre; New York’ta BM Genel Sekreteri Guterres, KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar ve GKRY lideri Anastasiadis ile üçlü görüşmede bir araya geldi. BM Genel Sekreteri Guterres’in liderlerin onurlarına verdiği öğle yemeği , KKTC saati ile 20.15’te başladı ve üçlü görüşme saat 22.00 sıralarında sona erdi.
BM Genel Sekreteri Guterres, New York’ta liderlerle iki saat boyunca üçlü zirve yaptı. Görüşmenin ardından görüşmeyi BRT ekranlarında değerlendiren KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “Kendi tezlerimizi yineledik. Anastasiadis, bildikleri söyledi” açıklamasında bulundu..
..BM Genel Sekreteri Guterres’e de teşekkür eden sayın Tatar, “Genel Sekreter’in 2 saat bu toplantıya zaman ayırması Kıbrıs meselesine verdiği önemi gösteriyor..” ifadelerini kullandı. Şu anda bizim aradığımız egemen eşitliğimizin kabulüdür. Eşit uluslararası statümüz kabul edilmeden resmi müzakere masasına oturmamız söz konusu değildir” dedi.
..Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile New York’ta gerçekleştirilen gayrı resmi üçlü görüşmeyi” verimli ve farklılıkların ortaya konduğu bir görüşme olarak değerlendirdi.
Sonuç olarak ; Rum-Yunan ikilisinin hedefi, öncelikle Megali idea hayalleri çerçevesinde yer alan Enosis’in önünde engel olarak gördükleri bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ortadan kaldırılmasını sağlamak ve ‘azınlık’ olarak gördükleri Kıbrıs Türk halkını ‘sözde’ Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yamalamaktır..
Kıbrıs Türk halkı asla Rum-Yunan ikilisinin oyununa gelmeyecek ve de aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin canı ve kanı pahasına kurulan bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni Anavatanımız Türkiye’nin desteğinde yaşatacak ve tanınmasını sağlamak için en kısa sürede harekete geçecektir..
Dünya kamu oyunun Kıbrıs’taki gerçekleri görme zamanı çoktan gelmiştir. Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen iki devlet gerçeği kabul edilmelidir..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa.