Yunan halkının Osmanlı Yönetimine  karşı  25 Mart 1821’de gerçekleştirdiği  ve yüzbinlerce Türk’ün katledildiği Mora İsyanının  201. Yıl dönümü Güney Kıbrıs’ta Lefkoşa ve Limasol’da ve de  Yunanistan’da büyük coşku ile kutlandı.Anavatanımız Türkiye’de “Osmanlı’ya karşı isyan ve ihanet” olarak nitelenen bu ayaklanma, Yunanistan’da “Kurtuluş Savaşı” olarak tanımlanmaktadır.
Güney Kıbrıs’ta Yunan Büyük Elçiliği önünde gerçekleşen resmi geçit törenine askeri birliklerin yanı sıra Polis ve İtfaiye ekipleri EOKA’cılar, EOKA’ya destek verenler yanında  İlkokul, Ortaokul, Lise ve Üniversite öğrencileri, İzciler, Kurum ve Kuruluşlar katıldı.
Mavi-Beyaz kıyafetli öğrenciler ellerinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki şehir ve kasabaların isimlerinin  yazılı olduğu pankartları taşıdılar. Yürüyüşe katılanların taşıdıkları afişlerde “Oğullarımın ve Torunlarımın Ordusu Seni Kurtaracak” , “Dedelerimizin Toprağını Unutmayacağız”, “Sınırlarımız Girne’de Biter” sloganlarının yazılı olduğu  dikkati çekti.
Yüzbinlerce Türk’ün katledildiği 25 Mart 1821 Mora İsyanının 201. Yıl dönümünde Güney Kıbrıs’ta Yunan Büyükelçiliği önünde kutlanan törende;   Resmi Geçit Törenine EOKA’cılarve EOKA’ya destek verenler yanında İlk, Orta,  Lise  ve  Üniversite öğrencileri, İzciler, Kurum ve Kuruluşlar katıldı.. Mavi-Beyaz kıyafetli öğrencilerin ellerinde , KKTC’deki şehir ve kasabaların isimlerinin  yazılı olduğu pankartları taşıdılar..
..Yürüyüşe katılanların taşıdıkları afişlerde “Oğullarımın ve torunlarımın ordusu seni kurtaracak” “Dedelerimizin toprağı!.. Unutmayacağız, sınırlarımız  Girne’de biter” sloganlarının yazılı olduğu dikkati çekti..
..Rum Devlet Başkanı Anastasiadis, twitter hesabından “1821’in ve 1955 Kıbrıslı mücadelecilerinin (EOKA) bayrağı bize her zaman Kıbrıs’ın Yunanistan’la kutsal ve kopmaz bağını hatırlatacak” paylaşımında bulundu..
..TV aracılığı ile verdiği mesajında Kıbrıs sorununun 47 yıldan fazladır çözülmemesinden Türk tarafının tutumunu  sorumlu tutan Yunanistan Büyükelçisi YoannisPapameletiu ise Türkiye’ye saldırarak “Kıbrıs istila ve işgal kurbanıdır” dedi. Rum siyasi partilerinin Anavatanımız Türkiye’ye nefret kusan açıklamaları şöyle:
İktidardaki DİSİ Partisi: “Hedef, Kıbrıs’ın işgalciden kurtarılması ve yeniden birleştirilmesidir”
Komünist AKEL: “Yunan ayaklanması Helen ulusunun tarihindeki  ve dünya tarihindeki en yüksek onurdur”
EDEK Partisi: “Politikamız talepkar olmalı Kıbrıs sorunu işgal ve istila sorunudur”
EKOLOGLAR Partisi: “25 Mart Bize ülkemizi  geri almak için mücadele gücü veriyor”
ELAM Partisi: “Kıbrıs , Helenizmin kopmaz parçasıdır. Mücadeleye isteğiniz ve inancınız olsun.
DİKO Partisi: “1821 ayaklanması Kıbrıs Helenizminin feneridir”
DİPA Partisi: “ Helenler birlik olursak çok şey başarabiliriz.”
Tamam kurtuluş günü filan kutlanabilir de ta bin yıl önceki  toprakları geri alacağız  demenin kavramsal karşılığını biliyor musunuz?
1821’in Eylül ayında Osmanlı Yönetiminin önemli merkezlerinden  Trepoliça’da (Bugünkü Tripolis) büyük katliamlar oldu. Kimi tarihçiye göre 20 bin, kimine göre 35 bin Müslüman kadın, erkek, çocuk kılıçtan geçirildi.. Kaynak: https://www.bbc.com/turkcel/haberler-dunya-56497345
Yunanlılar, ders kitaplarında 25 Mart 1821’de Yunanistan’da gerçekleşen isyanı “Yunan Ulusunun Osmanlı işgalinden  kurtuluşu” olarak okutuluyor. Resmen kurulup ilan edildiği 1832 yılına kadar Yunanistan diye bir ülke yoktu. Sadece, bugünkü Yunanistan’dan başka bütün Anadolu’da, Balkanlar’da ve Rusya’da yaşayan, adları Osmanlı’da Rum/Romalı geçen Helence konuşan Ortodoks Yunanlılar vardı.
İlk önce Roma; daha sonra Bizans ve son olarak Osmanlı İmparatorluklarının hegemonyası altında yaşayan Helenler (Yunanlılar), 1878 Fransız ihtilalinin tüm Avrupa’da yarattığı siyasi depremlerden ilham alarak Bağımsızlık Savaşını 1821’de  Mora Yarımadası’nda başlattılar..
..1821’den Yunan Devleti’nin ilan edildiği 1832 yılına kadar Osmanlı kuvvetleriyle sürekli yaşanan kanlı çatışmalara, dönemin süper güçlerinden Rusya, İngiltere ve Fransa’nın da katılması Yunan Devleti’nin doğmasına yol  açacaktı..
..Yunan ayaklanması fikri, aslında Fransız devriminden sonra, 1814’te Rusya’nın Odessa kentinde  Yunan tüccar ve aydınlarından oluşan “FilikiEterya” adlı örgüt vasıtasıyla doğmuştu..Rusya Çarı 1. Aleksandr’ın  Yunan asıllı yaveri Aleksandrİpsilanti’nin 1820’de Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı Eflak Boğdan’a saldırısının püskürtülmesine rağmen ayaklanma kıvılcımı kısa bir süre içinde Mora Yarımadası’na sıçramıştı.Kaynak: https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-56497345
Enosis, Rum-Yunan ikilisinin Megali-İdea hedefleri çerçevesinde Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhak edilmesini  ifade etmektedir. Kelime anlamı ile “İlhak”  demek olan Enosis, ilk Megali İdea haritasının çizildiği 1791 yılından  beri gündemde olan bir konudur. Bir anlamda Kıbrıs sorununun da bu  tarihten itibaren var olduğu söylenebilir.
Megali-İdea ise kelime anlamı ile “Büyük İdeal, büyük fikir” demektir.  Bu fikre ve ilkeye göre, 1453’te Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilen  İstanbul tekrar ele geçirilecek, Yunanistan, Girit, Rodos, Kıbrıs, Anadolu ve Büyük İskender’in uzandığı İskenderiye’ye kadar  olan topraklar işgal edilerek, bir Helen İmparatorluğu olarak  kabul edilen büyük Bizans İmparatorluğu  kurulacaktır.. Bu imparatorluğun  başkenti ise eski Bizans’ta olduğu gibi hala “Konstantinopolis” diye andıkları İstanbul olacaktır. Kaynak: https://www.yenicaggazetesi.com.tr/enosis-nedir-eoka-nedir-290434h.htm
Önemle vurgulanmalıdır ki; Yunanistan ve Kilise bu çabalarında başta İngiltere ve Çarlık Rusya’sı olmak üzere her zaman batılı ülkeler tarafından desteklenmiştir..
Ne yazık ki günümüzde hala daha Megali-İdea hayalleri içerisinde yaşayan Rum-Yunan ikilisinin Enosis’i gerçekleştirme adına dünden bugüne Kıbrıs’ta yer alan girişimlerinden vazgeçmemişlerdir.
Dünden bugüne var olan Kıbrıs sorunu Rum-Yunan ikilisinin Megali-İdea hayallerinden kaynaklanan bir sorundur.. Günümüzde Rum-Yunan ikilisi Megali-İdea hayallerine  savaşla değil,  fakat psikolojik harple ulaşmayı hedeflemektedir. DEVAM EDECEK..