Lefkoşa da yaşamakta olan vatandaşlara sekiz-on yıl gerilerden başlayan “meslek vergi” faturaları gelmeye başladı.
Bu davranış şekli aklıma, işleri kötüye giden bakkalın eski veresiye defterlerini karıştırmasını getirdi.
Rakamlar oldukça kabarık.
Hele vatandaş bütçesinin allak bullak olduğu bu dönemde yük oldukça ağır.
Söz belediyeden açılmışken, dün Lefkoşa’nın göz bebeği, en çok turistin akın ettiği Arasta bölgesinde yaşanan rezaleti sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kadim dostum Zihni Kalmaz’ın facebook sayfasındaki feryadı hala kulaklarımda!
Dünkü günde Arasta, boydan boya, lokantaların kullanıp kanalizasyona aktarılmak üzere bidonlara boşalttığı atık yaşlarla bulandı.
Arasta civarındaki Lefkeliler hanı olarak bilinen mekana Lefkoşa Belediyesi atık yağların dökülmesi için dört adet depo koydurtmuş.
Kanalizasyon hatlarındaki tıkanma nedeni ile dayanılmaz kokuya sahip bu yağlar taşmış,taa Lokmacı barikatına kadar akıp uzanmış.
Sabahdükkanını açmaya giden esnaf bu manzara ve dayanılmaz koku karşısında kepenklerini açamamışlar. Şaşkın, öfkeli, dona kalmışlar. Gelen geçen vatandaş kaygan yolda düşmemek için akla karayı seçmiş.
İşin ilginç yanı yaklaşık iki ay kadar önce bölge esnafı aynı durumu yine yaşamış.
Yine yollar yürünemeyecek kadar kaygan, dayanılamayacak kadar pis kokuların içinde kalmış.
İlk kez karşılaşılan bir durum söz konusu olsa “olabilir, düzeltilir” der geçerdik.
Ne var ki Arasta gibi Lefkoşa nın göz bebeği, turistin, başta Lokmacı kapısından olmak üzere akın akın ziyaret ettiği bir bölge.
Şimdi gelin de bu yaşananlara ve yaklaşımlara Belediyecilik de!
*****************
Dinime söven Müslüman olsa!
Bir başka Belediye var uzaklarda. Büyükkonuk Belediyesi derler adına.
KKTC de Eko olarak anılan günlerin yaratıcılarından.
14 Ekimde Büyükkonuk yeni bir Eko gününe hazırlanıyor.
Gel gör ki bu günün başarılı bir şekilde gerçekleşmesine taş koymak, engellemek isteyenler var!
Gerekçe olarak ta Büyükkonuk Belediye Başkanının, görüş ve düşünceleri ta Londralara kadar taşmış, Rum tezleri ile örtüşür halde ve her fırsatta Kıbrıs Türkünün yıllarca çektiği acıları olmamış saymış, dünyaya 20 Temmuz müdahalesini işgal olarak yaymaya çalışan bir yayın kuruluşuna karşı gösterilen tepki hareketinin içinde yer alması gösteriliyor.
Halbuki Eko günü ne Büyükkonuk Belediyesinin ne de Belediye Başkanının!
Eko günü bölgede yaşayan ve alın teri ile ortaya koyduğu el emeği, göz nurunu,
ürünlerini sergileyerek rızkını kazanmaya çalışan insanların.
İnanıyorum ki böylesi kötülük içeren, imama kızıp orucu bozmaya yeltenenlerin bir anlamda toplumun genele yakınının hislerini temsil etmeyenlerin sözleri boşlukta kalacak ve Büyükkonuk bölge halkı dört gözle beklediği böylesi bir günü yüzü gülerek atlatacak.