TETİKÇİ OLAYININ MESAJLARI: Sanki kara türdeki televizyon dizilerinden birinin seti... Adam güpegündüz restorana giriyor... Tabancasını çekerek hedefteki adamı ihtar anlamlı bir atışla bacağından vuruyor... Elini kolunu sallayıp oradan uzaklaşıyor arkasından...
Son 7 ayda Türkiye'den ithal 4 tetikçi yakalansa da, eyleme geçemediklerinden dolayı yakayı ele vermemiş olanların varlığı olasılığı da göz ardı edilemez...
Tetikçilerin devreye konulmasının önde gelen nedeninin alacak - verecek meseleleri olduğu su yüzüne çıkan gerçektir...
Önemli nokta hiçbir tetikçi olayında azmettiricinin ortaya çıkmaması... Bu da tetikçi olarak seçilenlerin omerta kuralını çiğnemeyen profesyoneller olduğu kanısını yükseltiyor...
Mafya raconunda omertaya uymayanlar bir şekilde saf dışı edilir... Bir diğer olasılık alacak verecek meselesinin kara para olması ve her iki taraf da yasadışında olduğu için sessiz kalınmasıdır...
Adaletin yargı organı teğet geçilerek sağlanmak istemesinin verdiği mesaj da çok önemlidir... Adaleti geciktirmeyen bir yargı sisteminin acil şekilde oluşturulması gerektiğinin çanları çalmakta...
Bağımsız yargı organımızın işlerliliğini yavaşlatan sorunların bir an önce çözümlenebilmesi için daha kaç tane yargısız infazın olması bekleniyor?..
(Ahmet Tolgay)
Çirkef yatağı bu arka bahçede, kolorduya ve onca mühimmata rağmen korkarak yaşıyoruz. Kendini “devlet” olarak ilan eden ya da kandıran bu düzende, şimdi kim turist, kim yurttaş, kim tetikçi, kim işçi, kim öğrenci anlamak zor… Bu kaçıncı bilmiyorum ama tekrar edeyim… “KKTC”yi mafyaya ait bir platoya çevirdiler… Marşla! Törenle! Alkışla!..
(Cenk Mutluyakalı)
Tam 8 senedir Karpazdaki başıboş eşeklerle ile ilgili doğru, bilimsel, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm üreterek ilerlemeye çalışıyoruz.
Bunca yıldır bu hayvanlar acı çekerken elimizden geldiğinde yanında bir tek biz, yani Taşkent Doğa Parkı vardı, olmaya da devam ediyor.
Elimizden gelmeyeni başarabilmek ve ürettiğimiz kalıcı çözümü uygulayabilmek için destek ilanına çıktığımız zaman altındaki abuk subuk yorumları ve saçma sapan iddaları görünce midemiz bulanıyor gerçekten...
Aşağıdaki fotoğraflara iyi bakınız, bu hayvanı ve 2 hafta önce yaşanan katliamın sorumlusu sadece onları vuranlar değildir. Oturduğu yerden ahkam kesen, asılsız iddialarda bulunan, sırf laf olsun diye konuşan, bilgisi olmadan fikir sahibi olan herkes da sorumldur bu hayvanların yaşadığı ızdıraptan...
Olay bu noktaya gelince bazen onun için tek yapabileceğimiz şey acısına son vermektir. Son ana kadar çabaladık, her türlü masrafı yaptık ve göze aldık ama olmadı. Son anlarında yanındaydık, başında ağladık, içimiz yandı...
Bir anne öldü, bir yavru öksüz kaldı, bir sürü eşek katledildi ama sorun sadece bu değil...
Üzüldüğümüz şey eğer doğru adımlar atılsaydı bu olayların hiçbiri yaşanmayacaktı. Bugünden sonra da doğru adımlar atılması gerek ki benzer durumlar bir daha yaşanmasın...
Biz reaktif ve günü kurtarmalık yaşamayı seviyoruz ama karşı taratfa acı çeken canlar var. Lütfen bilimsel bütünlükçü ve sürdürülebilir çözümden dışarıya çıkmayalım.
(Kemal Basat)
Okulumuza elektriğin yetersiz gelmesinden dolayı, klimamız bugün çalışmadı. Dondurucu soğuğun yaşandığı bugünde, çocuklarım bana “öğretmenim biz üşüyoruz” dediler. Sınıfa soba koydum, o da çekmedi. 7 yaşında çocuklarımla biz bugün donduk!
(Esra Uluçaylı Kuşaf)
