Norveç ya da İsveç'ten gelip güzide Kıbrısımızdan ev alan gariban İskandinavlara çeşmenin soğuk tarafından soğuk su gelmesi icin her defasında 3.5 lenger gaynar su akıtmak gerektiğini nasıl anlatacayık?
Neysa, en eyisi yana yana alışsınlar, izahı mümkün değil zere.
(Cenk Özdağ)
Tutukluluklar aynen devam. Bir sonraki duruşma 22 Ekim…
Bu arada her yerde karşımıza çıkan Ben 74’te savaştım, ben Kıbrıs’ta askerilik yaptım sloganı bu mahkemeye de yansımasa şaşardım.
VE FAKAT ;
Senin 1974’te savaşmış olman bana veya kökeni ne olursa olsun tüm insanlara istediğin şeyi yapabileceğin anlamına gelmez! Yaşayalım diye savaştık. Sen gelip Hukuk dışı, bilim dışı yaptığın işlerle dünyamızı kafamıza yık diye değil. Ya da canı çeken bize istediği her zulmü yapma hakkı kazansın diye değil.
(Özdemir Tokel)
Türkiye kanallarında ve sosyal medyada son zamanlarda kuzey Kıbrıs'ı Eldorado gibi tanıtan reklamlar ve programlar çıkıyor. Bu platformlarda, Türkiyeli yatırımcıların ilgisinin artmasının en önemli nedeninin dövizle kiralama imkanı olduğu iddia ediliyor. Yatırdıkları paranın 9-10 sene içerisinde amorti edilebileceğini iddia ediyorlar... Bu yüzden İstanbul, İzmir ve Antalya'dan yüzlerce yatırımcı Kıbrıs'a akmaya başladı. Bu da bize inşaat furyasının ve ona bağlı oluşan çevre felaketlerinin bir süre daha süreceğini gösteriyor. Yani Simon Aykut'un KC tarafından tutuklanması Avrupa piyasasını elbette ürkütmüş ama onun yerine Kıbrıs'ın kuzeyi Türkiye'den teşvik edilen yeni pazarla bir o kadar daha Türkiyeleşecek gibi. Bu defa gelenler işçi kesimi değil. Veya 1975-79 arası Karpaz ve Doğu Mesarya'da Rum mallarını dağıttığımız tarımsal iş gücü de değil gelenler. Yeni gelenler Kıbrıslı'yla her alanda rekabet edecek orta sınıf ve üstü beyaz Türkler. Yani emekli diplomat, öğretim görevlisi, mimar, mühendis, turizmci, iletişimci gibi mesleklere sahip kişiler. Hem de çok hırslı kapitalistler. Malları da satın alarak geliyorlar. Tabii üstüne yaptıkları Rum mallarının tazminatını daha sonra kim verecek o daha belli değil.
(Mete Hatay)
Polise saldırılar sürüyor.
Yumruk vuran,
Tokat atan,
Yüzüne tüküren...
Sonra,
Ne oluyor?
Mevcut yasalara göre,
Dava okunuyor ve kefaletle serbest bırakılıyorlar.
Efendiler, hanımlar,
Yurt dışından gelen bu pislikler,
Polisin birini öldürmeden,
Bir an önce,
Yasaları değişin de sınır dışı edin bu kişileri.
(Ülker Fahri)
Et yoluna girdi, bence sıra tavuk' da sonrasìnda da marketlere alternatif olarak dar ve orta gelirli halkın ucuz gıdaya ve hijyen maddelerine kavuṣmasìnı sağlamak, ha bir de 1 tabak magarınayı 550 tl ye satan yerlere alternatif sunulmalı.
(Bilal Dericioğlu)