banner913
banner932
banner1012

Maraş-Ercan önerisi 'Temcit Pilavı' gibi yeniden ısıtılarak gündeme konuluyor

banner1020

Rum basınına göre , bu öneri aslında yeni değil, Rum Yönetimi’nin Tasos Papadopulos zamanından beridir var ve müzakereler çıkmaza girdiğinde veya yeniden başlama zorluğu yaşadığında, “perde gerisinde veya önünde temcit pilavı gibi tekrar tekrar servis ediliyor.”

banner974
Maraş-Ercan önerisi 'Temcit Pilavı' gibi yeniden ısıtılarak gündeme konuluyor

banner971
Fileleftheros Rum Yönetiminin, Rum Yönetimi Başkanı nikos Anastasiadis’in, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a mektupla sunmaya niyetlendiği Maraş’a karşılık Ercan ana eksenli Güven Yaratıcı Önlem (GYÖ) önerisinin içeriğine dair detaylar aktardı. 
Gazetenin “Maraş’la İlgili Bütün Paket… Lefkoşa Maraş, Timbu (Ercan) ve Limanı Bağdaştıran GYÖ’yü Yeniden Gündeme Getiriyor” başlıklı manşet haberine göre bu öneri aslında yeni değil, Rum Yönetimi’nin Tasos Papadopulos zamanından beridir var ve müzakereler çıkmaza girdiğinde veya yeniden başlama zorluğu yaşadığında, “perde gerisinde veya önünde temcit pilavı gibi tekrar tekrar servis ediliyor.” 
Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis Atina ziyareti sırasında Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis ve Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’a Rum Yönetiminin bu niyeti hakkında bilgi verdi, detaylı olmasa da AB’ye (AB Yüksek Temsilcisi Borrell’e) de bildirdi. 
Anastasiadis’in öneri paketini, 31 Aralık 2020 tarihli mektubunda BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e ilettiği, Ocak 2021’de Rum Siyasi Parti Başkanları Konseyi’ne açıkladığı ve Temmuz 2021’den beri tartışılmakta olduğu kaydedilen haberde, paketin içeriği, 31 Aralık 2020 tarihli mektubu kaynak gösterilerek şöyle aktarıldı:
“-Maraş BM yönetimi altına verilsin ve sakinlerinin geri dönüş prosedürü başlasın (2013 tarihli öneride kapalı Maraş’ın yeniden inşasının AB ve diğer örgütler tarafından finanse edileceği vurgulanıyordu)-Ercan Havaalanı, BM’nin yönetimi altına girsin ve tek FIR ile Uluslararası hukuk zemininde işlesin. İşleyici Chicago Sözleşmesi ve Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü ICAO zemininde olsun.
-Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 1974’teki kararı ile kapalı olan Mağusa Limanı, Ankara Protokolü’nün Kıbrıs gemileri için uygulanması ve Türk limanlarına erişimlerinin sağlanması şartıyla AB’nin (doğrudan Avrupa Komisyonu’nun) gözetimine verilsin. 
-Hidrokarbonlar: Türkiye’nin Kıbrıs MEB’ini tanıması şartı ile emanet hesap (escrow account) olsun.”
Gazete Rum tarafında, önerilen şekilde işletilmesinin “KKTC’nin yükseltilmesi maksadıyla Türkiye tarafından siyasi açıdan kullanılabileceği” gerekçesiyle Ercan havaalanıyla ilgili çekinceler belirtildiğini yazdı, şöyle devam etti: “BM’nin cesaretlendirmesiyle ICAO Genel Sekreteri Raimond Benjamin Nisan 2011’de Başkan Dimitris Hristofyas’a yasadışı havaalanının işletilmesini önerdi. Lefkoşa öneriyi çok problemli buldu ve ileri götürmedi.” 
“Revize edilmiş olsa bile Kıbrıs Türk tarafının Maraş-Ercan bağlamındaki bu öneriyi kabul etmeyeceğini, Rum Yönetiminin bunun bilincinde olduğunu” vurgulayan gazete, “Ercan BM Yerine ICAO’ya… Temmuz’dan Beridir Alenen Tartışılıyor” ara başlığıyla aktardığı bölümde ise özetle şunları yazdı:
“GYÖ (Maraş-Timbu) fikri Dışişleri Bakanlığı’nı devralmadan önce Yoannis Kasulidis tarafından ortaya konuldu.  Kasulidis geçen Temmuz’da SİGMA TV’de AKEL’in Kıbrıs sorunu sorumlusu Tumazos Çelebis’le birlikte katıldığı programda şunları söyledi: 
‘Anastasiadis’in Timbu Havaalanı’nın artık meşru işlemesi için BM’ye teslim edilmesini önererek iyi bir harekette bulundu, Maraş kentinin 550 ve 789 sayılı kararların öngördüğü gibi BM yönetimine verilmesine karşılık böyle bir şey ambargonun da kalkmasını gündeme getirir. Kıbrıs Cumhuriyeti Türkiye ile Kıbrıslı Rumlar arasında bir ilke anlaşması hedefiyle bu öneri üzerine bina edebilir. Önerimizi, Timnbu’nun BM’ye teslim edilmesi yerine, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ICAO’ya yönelik Timbu’yu Uluslararası Havaalanı’na dönüştürme hareketi olarak revize edebiliriz.’
Çelebis ise AKEL’in Timbu Havaalanı ile ilgili ezeli itirazını ortaya koyarak ‘Havaalanı’nın meşrulaştırılması Kıbrıs Türk tarafınca nasıl kullanılacağına dair tehlike yaratır. Orada Akıncı veya Talat olsa bu kadar kesin konuşmayacaktım ancak Tatar bir devletin olabileceği bütün niteliklere sahip olduğunu düşünebilir’ dedi.” 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.