banner913
banner932
banner1012

Açlık sınırı 4 bin 835 TL’yi buldu

banner1020

4 kişilik bir aile için açlık sınırı Ekim ayına kıyasla yüzde 6.22 oranında artarak 4 bin 835 TL’ye çıktı. Bu miktar, 4 bin 324 TL’lik net asgari ücretten %11.82 (511 TL) daha yüksek

banner974
Açlık sınırı 4 bin 835 TL’yi buldu

banner971

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası’nın (KTAMS), İstatistik Kurumu tarafından açıklanan fiyatların ortalamaları alınarak hazırladığı rapora göre, 4 kişilik bir aile için 30 Kasım 2021 tarihi itibariyle açlık sınırı Ekim ayına kıyasla %6.22 oranında artarak 4 bin 835 TL‘ye yükseldi.
Söz konusu miktar 4 bin 324 TL’lik net asgari ücretten %11.82 (511 TL) daha yüksek. Asgari, ücretin 30 Kasım itibarıyla sadece 237 sterlin olduğuna da dikkat çekildi.
KTAMS’ın açıklamasında, açlık sınırını Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi’nden alınan 4 kişilik bir ailenin sağlıklı bir biçimde beslenmesi için gerekli olan beslenme kalıplarındaki maddelerin İstatistik Kurumu’nca açıklanan fiyatlarının ortalamaları alınarak hesapladığı belirtildi.
Buna göre, 4 kişilik bir aile için 31 Ekim 2021 tarihi itibariyle açlık sınırının 4 bin 835 TL olarak hesaplandığının kaydedildiği açıklamada, “Sendikamızın yapmış olduğu çalışmaya göre sağlıklı beslenmek için yetişkin bir kadının yapması gereken zorunlu gıda harcama tutarı günlük 40.92 TL, aylık 1,227.10 TL, yetişkin bir erkek için günlük 43.38 TL, aylık 1,301.40 TL, 15-19 yaş çocuk için günlük 45,97 TL, aylık 1,379.10 TL ve 4-6 yaş çocuk için günlük 30,89 TL, aylık 926.70 TL’dir” denildi.
Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı olan açlık sınırının 4 bin 835 TL olduğunun yinelendiği açıklamada, aynı tarih itibari ile yürürlükte olan net asgari ücretin 4 bin 324 TL olduğu hatırlatıldı.
KTAMS Başkanı Güven Bengihan tarafından yapılan yazılı açıklamada açlık sınırı konusunda şu ifadeler kullanıldı:
“Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (Açlık Sınırı) 4,835 TL’dir. Aynı tarih itibari ile yürürlükte olan net asgari ücret 4,324 TL’dir.
1 Eylül 2021 itibarı ile geçerli olan ve 22/1975 sayılı Asgari Ücretler Yasası’ndaki tanımı ile ‘işçilere normal bir çalışma günü karşılığı olarak ödenen ve işçi ile eşinin ve bir veya iki çocuğunun yeterli beslenme, sağlıklı konut, giyim, aydınlatma ve ısıtma, ulaşım, çağdaş düzeyde sağlık servisi, eğitim kültür, dinlenme, eğlence ve benzeri temel gereksinmelerini geçerli fiyatlar üzerinden karşılamaya yetecek miktarda olmak üzere Asgari Ücret Saptama Komisyonu tarafından belirlenen 4,324 TL’lik net asgari ücretin açlık sınırının 511 TL altında olduğunu göstermektedir.
Bunun yanında bekar bir asgari ücretli çalışandan 39.15 TL, evli bir asgari ücretli çalışandan da 11.15 TL vergi kesileceği gerçeğini göz önüne aldığımızda asgari ücretlinin eline geçecek olan net rakam daha da düşük olacaktır.
Türk Lirasında meydana gelen değer kaybı sonucu asgari ücret bugün itibarıyla 237 Sterline gerilemiştir. Ülkemizde birçok mal ve hizmetin fiyatlarının dövize endeksli olduğu göz önüne alındığında alım gücünde meydana gelen erozyonun korkunç boyutlarda olduğu aşikardır.
Resmi rakamlara göre ülkemizde Kasım ayında %5,52, 11 ayda %26,63 bir yılda %27,39 enflasyon meydana gelmiştir. Özellikle akaryakıta, tüp gaza, ekmeğe, süt ve süt ürünlerine yapılan yüksek oranlı zamlar halkın adeta belini bükmüştür. Bugün itibarıyla tavuk etine ve yumurtaya da yüksek oranlı zamlar yapılmıştır.
Bu şartlar altında değil asgari ücretliler orta düzeyde maaş alan kamu ve özel sektör çalışanlarının ve ailelerinin dahi sağlıklı beslenme olanağı kalmamıştır. Hükümet edenler dar ve sabit gelirli kesimlerin alım gününü koruyucu tedbirler almak yerine kaşıkla verdiklerini kepçeyle alarak zaten zorda olan bu kesimleri adeta sefalete doğru sürüklemektedir.
Açlık sınırı hesaplamalarında sadece zorunlu gıda harcamalarının fiyatları baz alınmaktadır. İnsanın sosyal bir varlık olduğu gerçeğinden hareketle zorunlu gıda harcaması dışındaki mal ve hizmetlerin fiyatlarında meydana gelen artışlar alım gücünün sürekli olarak erimesine yol açmaktadır. Yani kısacası asgari ücrete ve kamu çalışanlarının maaşlarına yapılan artışları, daha çalışanın eline geçmeden enflasyon yutmaktadır.
Türk Lirası’nda meydana gelen korkunç değer kaybı nedeniyle Hayat Pahalılığı ödeneği alan kesimlerin dahi alım gücünü koruyamadığı bu ortamda asgari ücret resmen sefalet ücretine dönmüştür. Yaşanan yüksek enflasyon karşısında asgari ücretlileri bir nebze olsun korumak adına, hayat pahalılığı ödeneğinin otomatik olarak asgari ücrete de yansıtılması için gerekli yasal düzenlemenin yapılması hayati önem taşımaktadır.
Bu konuda da Çalışma Bakanlığının acilen adım atması Anayasamızın sosyal devlet ilkesi gereğidir.”
 


 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.