banner913
banner932
banner1032

Yeni tehlike - Mikro plastikler!


Prof. Dr. Barlas Aytaçoğlu

Prof. Dr. Barlas Aytaçoğlu

Okunma 11 Eylül 2023, 13:35

Değerli okurlar,
Geçtiğimiz altmış yılda 8,4 milyar tondan fazla plastik üretilmiş. Artıkların çoğu çöplüklere ya da doğrudan doğal çevremize atılmış. Veriler günümüzde kullanılan plastiğin yalnızca %9'unun geri dönüştürülebildiğini gösteriyor.
Her yıl 12 milyon tona kadar plastiğin okyanuslarımıza girdiği hesaplanıyor. Bu da dakikada bir çöp kamyonuna denk geliyor. Sokaklardaki plastik atıklar, drenaj ağları veya nehirler yoluyla da okyanuslara karışabiliyor. Tahminlere göre, dünyanın büyük nehirleri her yıl 2,41 milyon tona kadar plastiği denize taşıyor; bu da yaklaşık 100.000 çöp kamyonuna denk geliyor. Sentetik malzemeler (polimerler, mikro plastikler veya plastikler) küresel çevre kirliliğimizin günümüzdeki önde gelen nedenlerinden biridir. Birçok okyanusta yüzen plastik kıtalar var. Plastik poşet yiyen kaplumbağalar, mideleri plastik çöplerle dolu olarak bulunan ölü balinalar, son birkaç yılda medyada büyük yer bulan ve ilgi gören haberler arasındadır.
Mikro plastikler ilk kez 2004 yılında dünya okyanuslarında çok sayıda tespit edildi. Bu, bir şeyi çok açık olarak ortaya koydu: Çevredeki plastik öylece ortadan kaybolmuyor ve bizi "sadece" plastikle değil, aynı zamanda mikro plastiklerle de çok büyük ve küresel boyutlarda bir çevre sorunuyla karşı karşıya bırakıyor (1).
Mikro plastikleri nasıl tanımlarız? Boyutu 5 milimetre'den küçük olan, doğrudan çevreye salınan veya dolaylı olarak çevrede oluşan tüm sentetik plastikler ve bunların ürünlerinin tamamını ifade eder.
Mikro plastiklerin dünyada yayılım şekline bakıldığında ise karşımıza çok çeşitli kaynaklar çıkmaktadır. Bunlar arasında en yaygın olanlar şunlardır (2): Tekstiller (kıyafetlerin yıkanması sonucu yeraltı sularıyla denizlere ulaşır), sentetik boyalar ve araç lastiklerinin tozu, okyanuslardaki halen var olan plastikler, kişisel bakım ürünleri içerisindeki mikro plastik boncuklar, endüstriyel ürünler.
Günümüzde okyanuslarda mikro plastiklerin yaygın olarak ve deniz tabanına kadar hemen hemen her derinlikte bulunduğu tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra mikro plastiklerin nehirler ve göller gibi tatlı su kütlelerinde de bulunduğu üzücü bir gerçektir. Burada tortularda ve suda yaşayan organizmaların dokularında birikebilirler. Araştırmalar, mikro plastiklerin musluk suyunda ve şişelenmiş suyun yanı sıra deniz ürünleri ve tuz gibi gıda ürünlerinde de bulunduğunu göstermektedir (2).
Değerli okurlar, mikro plastikler ne yazık ki öncelikle çevreye ve daha sonra da bu çevredeki ekosistemlere büyük zararlar vermektedir. Mikro plastiklerle kontamine olmuş başta deniz mahsulleri aynı zamanda insan sağlığının da tehdit edilmesine yol açmaktadır. Bilindiği gibi deniz mahsulleri insan gıda ve beslenmesi içerisinde önemli bir yer tutmaktadır. Deniz mahsullerinin mikro plastiklerle kirlenmesi insan sağlığının da tehdit edilmesine yol açmaktadır. Bu anlamda tüm insanların ve hükümetlerin halk sağlığı açısından mikro plastikler ve etkilerini şimdiden azaltma açısından etkin tedbirler alması gelecek nesillerin daha kötü senaryolarla karşılaşmamaları bakımından elzemdir.
Mikro plastiklerin insan sağlığı üzerindeki etkileri: İnsanlar mikro plastikleri üç yolla vücutlarına alırlar: Solunum, ağız ve deri. Özellikle mikro plastik içeren kozmetik ürünleri deri aracılığıyla vücuda giriş yollarında önemli bir kaynaktır. Diğer taraftan iyice parçalanıp nano plastiklere dönüşen plastikler rüzgarla ve toz ile uzun mesafelere hatta kıtalararası mesafelere taşınabilirler. Bunlar da solunum yoluyla vücuda alınırlar. Nihayet mikro plastiklerle kirlenmiş başta deniz ürünlerinin, tuz, su ve bira gibi tüketim malzemelerinin kullanımı ile bağırsaklarımız yoluyla mikro plastiklerle karşılaşabiliriz. Uzun süreli maruziyet ile bu mikro plastikler vücudumuzda yangı düzeyinin yükselmesine (oksidatif st       res), giriş yerlerinden farklı dokulara seyahat ederek oralarda tahribat yapmalarına, metabolizma değişikliklerine, bağışıklık sisteminde bozulmalara, hücresel ve sinirsel toksik etkilere ve kalp dokusunda değişikliklere neden olabilmektedirler. Bu değişiklikler sonucunda ise karşılaşabileceğimiz en önemli hastalıklar otoimmün hastalıklar (vücudun kendi bağışıklık sisteminin dokuları yabancı olarak algılaması sonucu ortaya çıkan problemler), nörodejeneratif hastalıklar (sinirlerdeki yıpranmalara ya da yıkıma bağlı bozukluklar), kanserler, astım, kronik tıkayıcı akciğer hastalığı, üreme hastalıkları ve bozuklukları, uyku bozuklukları, obezite ve diyabet olarak gözlemlenmektedir. Unutulmamalıdır ki bebekler ve küçük çocuklar kimyasallara ve parçacıklara maruz kalmaya karşı daha savunmasızdırlar (3).
Birçok gıda kaynağı ve çöp depolama alanı, yiyecek tüketerek veya havayı soluyarak doğrudan veya dolaylı olarak insan vücuduna giden ve insan sağlığını etkileyen mikro plastik atıklara sahiptir. İnsanoğlunun her yıl en az 50.000 mikro plastik parçacık yediği tespit edilmiştir (4). 2022 yılında Environment International dergisinde yayınlanan bir makalede insan kanında mikro plastiklerin saptandığı ve hatta bazılarında birden fazla farklı mikro plastiğe rastlandığı ifade edilmektedir (5). Görülüyor ki günümüzde mikro plastikten kurtulma şansımız nerdeyse yoktur ancak bunların çoğalmasını önlemek için cılız da olsa bazı tedbirler vardır. Bu tedbirler arasında sayılabilecek olanlar şunlardır: Tek kullanımlık plastik ürünlerin azaltılması/durdurulması, plastik üretiminin ve israfının azaltılmasına yönelik tedbirlerin desteklenmesi, kullanılan plastik maddelerin düzgün bir şekilde dönüştürülmesi veya dönüştürülmesine yardımcı olunması, gönüllü olarak çevre temizleme aktivitelerine destek verilmesi ve/veya katılınması, mikro plastik boncuk içeren kozmetik ürünlerinin kullanılmaması, şişelenmiş suların tüketiminin durdurulması ve arıtma suyunun kullanılması, sentetik olmayan çevre dostu kıyafetlerin kullanılması, saçların saç kurutma makinesi kullanmadan kurutulması, bireysel araçlar yerine toplu taşıma araçlarının kullanılması özellikle de lastikli yerine raylı sistemlerin teşvik edilmesi, et ve özellikle balık tüketiminin azaltılması, musluk sularında aktif karbon filtre bulunan arıtıcıların tercih edilmesi ve plastik poşetler yerine kağıt poşetlerin kullanılması.
Özetle, önümüzdeki yıllarda özellikle de küçük ve büyüme çağındaki çocuklarımızın hayatlarında çok daha önemli hale gelecek olan plastik atıklar ve mikro plastikler çok önemli bir çevre ve ekosistem sorunu haline gelmiştir. Çevremizdeki etkilerinin yanı sıra insanların sağlıklarının da bozulmasında önemli bir kaynaktırlar. Ne yazık ki bunların eliminasyonu çok ama çok zordur ancak her küçük katkı önemlidir düşüncesinden hareketle hemen şimdi önlemlerimizi almaya çalışmalı ve uygulamalıyız.
Sağlıklı günler dilerim.
KAYNAKLAR:
1. https://wasserdreinull.de/en/knowledge/microplastics/?gclid=EAIaIQobChMIvbyco9GVgQMVsAV7Ch3sxgeKEAAYASAAEgIqhPD_BwE
2. https://doi.org/10.3390/su151410821
3. https://www.theguardian.com/environment/2022/mar/24/microplastics-found-in-human-blood-for-first-time
 
4. https://www.intechopen.com/online-first/83763
 
5. https://doi.org/10.1016/j.envint.2022.107199
 
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.