SORU YORUM.
Yıllardır en yakın dostumuz kara sinekler, böcekler ve haşereler oldu.
Burnumuz b..k kokusundan kırıldı, nefes alamaz duruma geldik.
Ciğerlerimiz astım ve nefes darlığı ile bir bütün oldu.
Nerden mi? Köy içindeki ağıllardan.
Yıllardır köy içindeki ağılların dışarıya çıkarılması yönünde her yere bas vurduk, sitem ettik şikayet ettik.
Nihayet sesimiz duyuldu ve köyde hayvancılara ağıl yeri ayrılıp hak sahibi belgeleri de verildi.
Yer belli, yolu yapıldı, belediye suyu getirdi yani sadece hayvancıya burası senin demek kaldı. Parselasyonu da yapıldı.
Şimdi SORU YORUM. Neden vermiyorsunuz.? Neden hayvancıyı çağırıp hemen taşınma hazırlıklarına başla demiyorsunuz? Nere takıldık kaldık yine.
Hiç mi başladığımız bir işin sürekliliğini beceremiyeceğiz. Bu hayvancıya şimdi yeri gösterirseniz çıkacaklar taşınacaklar. Göstermezseniz bir yıl kaybedilecek. Kış aylarında hiçbir hayvancı hayvanını yağmur çamur içinde taşımaz. Bende olsam taşımam.
Bu pis kokuyu bu sinek böcek ve haşareden rahatsızlığı çekmeyen bilmez.
Sakın bana secim yasağı var demesin kimse. Eğer bir mandıranın taşınması için yapılacak olan işleme seçim yasağı karışıyorsa ben böyle demokrasinin.
(Hüseyin Cumaoğlu)
KENDİNİZE GELİN BEYLER-
Son zamanlarda yetkili, yetkisiz herkes Devletimizin yaptığı uygulamalara müdahale etmeyi gelenek haline getirdi.
Bir süre önce 5 Rum, Devletimiz sınırları içinde suç işlediği, yasalarımızı çiğnediği için yargı önüne çıkarıldı ve tutuklandı.
Komisyonculardan, emlakçılardan, gazinoculardan, Gece Kulüpçülerinden tutun da Eski Cumhurbaşkanlarına kadar birçok uzman geçinenler, Yargımızı ve Devletimizi yerden yere vuruyor.
Efendim, Rum Komşularımızın hiçbir suçu yokmuş, arkadaşlar mallarını ölçmeye gelmiş. Bir insan malına girdiği için nasıl tutuklanırmış?
Terbiyesizliğe bak! Ve bu Devlet ve Yargı düşmanlığını yapanların içinde hasbelkader, Cumhurbaşkanlığına kadar yükselmiş bedbahtlar da vardır, maalesef.
Kendinize gelin Efendiler! KKTC sınırları içinde bizim yasalarımız geçerlidir ve bizim Güvenlik Kuvvetlerimizle yargı organlarımız bu yasaları uygulatmakta tam yetkilidir.
Bu organların kararlarına ve uygulamalarına çomak sokmak kimsenin haddine düşmemiştir.
Yani şimdi Baf Havaalanı, Larnaka Havaalanı, Baf Deniz Limanı veya Larnaka sahillerinin tapusunu elinde tutan bir gurup Türk oralara baskın yapsa ve elinde bir takım ölçme aletleri ile faaliyete başlasa nasıl karşılanacak?
“Buralar bizim tapulu mallarımız, Malımızı ölçmeye geldik” dese kimse müdahale etmeyecek mi?
“Uçaklar, gemiler kenar çekilsin, Mal Sahipleri geldi, birtakım çalışmalar yapacaklar” dense kimse müdahale etmeyecek mi?
Bir gurup Türk Limasol-Baf Otoyolunu kesse ve “Bizim tapulu malımızdır, bazı ölçümler yapacağız” dese kimse karışmayacak mı?
Bizim Polisimiz ve Yargı Organlarımız, görevini yerine getirme hususunda, en az işgal edilmiş Kıbrıs Cumhuriyeti makamları kadar yetkilidir.
“Kuzey Kıbrıs’ta iş yaptı diye” Avrupalı masum kadınlar Güneyde tutuklanırken ve hapse atılırken Bizdeki Laf Ebeleri nerede idiler?
(Hasan Özbaflı)
Avrupa’da günlük kazancıyla en az et alabilenler listesinde dipteyiz.
Türkiye’yle birlikte…
Sevineceksek tek tesellimiz, Türkiye halkından biraz daha iyi durumda olmamız.
Ama acı gerçek şu: Avrupa’nın en pahalı etini biz yiyoruz.
(Cenk Mutluyakalı)



