5 Kıbrıslı Rum'un, "askeri bölge"yi ihlal ederek Kuzeye geçtikleri nedeniyle suçlanan dava süreci ile ilgili, bilinçli olarak yapıldığını düşündüğüm, yanlış ve/veya eksik 2 hususu bilmenizde yarar var.

1. Birinci derece askeri bölgeden gizlice KKTC'ye geçtiler suçlaması, halkı yanlış bilgilendirme ve nefret uyandırma niyetlidir. Bu 5 kişi Mağusa Akyar sınır kapısından, ayni araçla hep beraber geçmişlerdir. Öyle anlatılıyor ki, sanki insanlar gizlice telli sınırı aşarak, Kuzeye geçiş yapmışlardır.

2. Polisin iddiasına göre, 5 kişiden sadece 4 tanesi kimlik vermiş, aracın arka camları siyah olduğu için ve aracın içi iyi görülmediğinden, 5'inci kişi saklanarak/yatarak izinsiz geçmiştir.

Bu bir faraziyedir.

Öncelikle,

a- Muhaceret memurunun "ciddi görev ihmali" söz konusudur, araçta kaç kişi olduğuna bakmamıştır.

2- Kamera görüntüleri istendiğinde, polis kameraların bozuk olduğunu söylemiştir ve yine polisin ciddi "ihmali" ve "sorumsuz davranışı" söz konusudur.

5 Rum, muhaceret memuruna herkesin kimliğini (5 tane) verdiğini söylemektedir.

Ortada bu kadar açık ve "vahim" görev ihmali varken, Muhaceret memuru ve kameralardan sorumlu olanlar için hiç bir işlem yapılmamış olması çok ciddi bir durumdur ama ne yazık ki yine de 5 Rum suçlanmış ve tutuklu olarak yargı gününe kadar hapse gönderilmiştir.

Aslında,

Sosyal Medyanın Sesi
Sosyal Medyanın Sesi
İçeriği Görüntüle

Esas sorgulanması ve cezalandırılması gerekenler,

Görevini layıkı ile yapmayan ve araçta kaç kişi olduğunu kontrol etmeyen muhaceret memuru ile çalışmayan kameraları anında düzeltmeyenler değil midir?

(Ülker Fahri)

GİDİLECEĞİNE İLERİ

GİDERLER GERİ GERİ :

Dağılan BM in pasif Genel Sekreteri elinde bir oyuncak oyalanır. KIBRIS.

Sonunda baktı bütünlüklü çözüm olmaycak, BENİM ,formüle döndü. Güven artırıcı önlemler.

Ben çözümün tavanda matematiksel formullerle değil, tabanda iki Halkın, ekonomik ,sosyal, çevresel, iş birliği ile çözülebileceğini hep yazarım. Gerekli nükleiler de var : Maraş, Su , Elektrik, Doğal gaz, tabii afetler , güneş enerjisi.......ve. dahası..

Gel gör ki iki defa yapılan toplantıda - ki gülünçdür bu toplantılarda böyle mi karar alınır-

dördü bırakın, ne iki kapı açıldı. Ne bir mezarlık duvarı yapıldı. Bilakis mülkiyet üzerinden , gerginlik tırmanıyor.

Hirstodulidis, arkasına aldığı güçlerle NETANYAHULAŞIYOR.

O, nu frenleycek olan AKEL de ona destek atışı yapıyor. Çünkü hiçbir şekilde KC ve AB üyeliğini bölüşmezler.

Ben yüzüme söylenen sözleremi inanayım.

Yoksa bizim arkadaşlardan bazılarının ,iyi niyetle / dünya görüşleri ile / ideolojik yaklaşımları ile,

Veya bazılarının Güneyden menfaat sağlamaları ile ;

Yaptıkları yorumlara mı. inanayım.

Tufan Hocayı severim, ama hiç yerinde olmayı istemem.

(Yücel Dolmacı)

Tam KKTC ye uygun bir fıkra.

Padişah veziri çağırır "Vezir delal çıkar zam duyurusu yap "der. Delal çıkar zam yapılır. Padişah veziri çağırır "kıyafet değiş halkın arasına karış zam için ne yaparlar öğren. Vezir iki gün sonra huzura çıkar rapor verir. "Padişahım herkes öfkesinden bağırır çağırır "der. Padisah "madem öyle dellalı çıkar bir zam daha yaptır." Vezir söyleneni uygular. Padişah yine veziri halkın arasına salar. İki gün sonra vezir gelir "aman padişahım halk çok öfkeli toplanıp yürüyüş yaparlar bağırırlar çağırırlar eylem yaparlar" der. Padişah tereddüt etmeden" demek öyle, dellalı çıkar bir zam daha yaptır." Der. Vezir buyruğu yerine getirir. Padişah halkın tepkisini öğrenmek için veziri sokağa salar. Üc gün sonra vezir döner. "Padişahım şaştım kaldım, hiç kimse bağırmaz çağırmaz, herkes basını iki elinin arasına almış düşünür" der. Padişah ayağa kalkar "Vezir vezir çabuk son yapılan zamları geri alın" der. Vezir padişaha "size sual olunmaz hünkarım ama neden" der. Padişah "vezir halk madem sustu ve düşünmeye başladı bizim işimiz b..k oldu. Düşünceler birleşmeden çabuk davranalım" der.

Benzin zammı hayırlara vesile olsun. Bağırmaya çağırmaya sosyal medyada fırtına estirmeye devam. Zamları geri alacak padişahımız da yok, halkın arasına girecek vezirimiz de yok.

(Hüseyin Cumaoğlu)