Uğradığı silahlı saldırı sonucu 6 Temmuz 1996’da katledilen YENİDÜZEN gazetesi yazarı ve araştırmacı Kutlu Adalı, 29’uncu ölüm yıl dönümünde kabri başında anıldı.

Gazeteci ve yazar Kutlu Adalı anısına, Kutlu Adalı Vakfı ile YENİDÜZEN gazetesi tarafından düzenlenen anma töreni, Adalı'nın Lefkoşa Mezarlığı’ndaki kabri başında gerçekleştirildi.

Töreni devletin resmi haber ajansı Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) takip ederken, devlet televizyonu BRTK ise katılım göstermedi.

YENİDÜZEN Gazetesi Genel Müdürü ve Genel Yayın Yönetmeni Mert Özdağ, törende yaptığı konuşmada, Kutlu Adalı cinayetinin üzerinden tam 29 yıl geçtiğini hatırlatarak, adalet mücadelesinin sürdüğünü vurguladı.

Meclis Genel Kurulu bütçe için toplandı
Meclis Genel Kurulu bütçe için toplandı
İçeriği Görüntüle

“29. yılında, bugün yine onu anmak hem de Kutlu Adalı cinayetinin faillerini, onu katleden zihniyeti çok iyi bildiğimizi haykırmak için burada toplandık” diyen Özdağ, “Katilleri biliyoruz, tanıyoruz ve işaret ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Özdağ, 2021 yılında polis tarafından yapılan ve Türkiye ile gerekli yazışmaların yapıldığının belirtildiği açıklamayı hatırlatarak, “Talep edilen nedir, soruşturma ne aşamadadır? Ya da daha açık soralım: Bu korkunç cinayetle ilgili bir soruşturma var mıdır?” diye sordu.

Adalı’nın 4 Temmuz’da yayımlanan “Sopa ve Sıpa” başlıklı yazısında yer alan, “Anavatan-Yavruvatan politikası, gelen Türk giden Türk, ölen Türk, öldüren Türk politikasını doğurmuştur” ifadelerini anımsatan Özdağ, bu politikanın halkı ezdiğini, halkın sesini çıkaramaz hale geldiğini dile getirdi.

Özdağ, “Polis örgütü, bu dosyanın içinde adı geçenleri soruşturma yetkisine sahip değildir. Ve daha acısı, bu polis, bu dosyada adı geçenlerin kimilerinin emrindedir!” dedi.

Kutlu Adalı’nın o karanlık gecede kimlerle karşılaştığını, kimlerin ona kurşun sıktığını görüp duymuş olabileceğini ifade eden Özdağ, “Daha bundan dört yıl önce kendini ifşa etti eli kanlı devlet çeteleri, ne oldu peki? Kocaman bir hiç!” dedi.

Kutlu1

Basın Emekçileri Sendikası (BASIN-SEN) Başkanı Ali Kişmir de,

Kutlu Adalı’nın yeni nesillere anlatılmasının önemine dikkat çekti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman da, konuşmasında bu coğrafyada demokrasi, insan hakları ve basın özgürlüğü mücadelesinin uzun bir geçmişe dayandığını, ancak bu mücadelenin her zaman zorlu koşullar altında verildiğini vurguladı.

Yeni nesillere bu mücadelenin aktarılmasının da bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Erhürman, Kutlu Adalı’nın katledildiği gecenin en karanlık gecelerden biri olduğunu ifade etti.

“29 yıl önce o karanlık gecede Kutlu Adalı bir ateş yaktı, ondan öncekilerin yaktığı gibi” diyen Erhürman, bu ateşi geleceğe taşımakla yükümlü olduklarını dile getirerek konuşmasını tamamladı.

İL ADALI

Kutlu Adalı Vakfı adına konuşan kızı İl Adalı, babasının mücadelesinin hâlâ sürdüğünü ve bu mücadelenin, sadece ailesiyle değil, onun fikirlerine sahip çıkanların emeğiyle de devam ettiğini vurguladı.

Kutlu Adalı’nın cenazesinde binlerce insanın onu omuzlarında Selimiye’den Atatürk Meydanı’na taşıdığını, sendikaların greve gittiğini, dükkânların kapatıldığını hatırlatan İl Adalı, “Bu sessiz çoğunluğa diyeceğim; susma, sustukça sıra sana gelecek” ifadelerini kullandı.

Kutlu Adalı’nın 29 yıl önce kaleme aldığı yazıların bugün hâlâ geçerli olduğuna işaret eden İl Adalı, yeni nesillerin bu gerçekleri yeterince bilmemesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. “Umarız ki internet çağında, en azından son yazdığı yazıyı incelemeye fırsat bulurlar” diyen İl Adalı, düşünmenin ve aklı kullanmanın bir cesaret işi olduğunu, babasında bu cesaretin bulunduğunu söyledi.

“Biz uzatılmış bir yasın içindeyiz” diyen İl Adalı, bunun nedeninin yalnızca katillerin yargılanmaması değil, toplumda suskun kalanlar ve Kutlu Adalı’ya sırt dönenler olduğunu vurguladı.