Korkutan uyarı

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Tunç Adanır dün sabah, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gürkan Yağcıoğlu ve Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Oğuz Vadilili ile birlikte, “Deprem kuşağında olan ülkemizde yapı stokumuzun deprem açısından değerlendirilmesi ve izlenecek yöntemlerin bilgilendirilmesi” başlıklı basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan KTMMOB Başkanı Tunç Adanır, Cumhurbaşkanlığı'ndan deprem sonrası kamu binalarının denetlenmesiyle ilgili kendilerine bir talep geldiğini, kendilerinin de önce hastane ve okulların denetlenmesini, sonra diğer kamu binalarına geçilmesini önerdiklerini aktardı. Adanır, böyle bir dönemde vizelendirmelerle ilgili değişikliğin gündeme gelmesi kabul edilebilir olmadığını da söyledi.
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Tunç Adanır toplantıda yaptığı konuşmada, yakın zamanda vizelendirmelerle ilgili yasa değişiklik önerisi hakkında yürüttükleri mücadeleye işaret ederek, “Keşke bu deprem olmasa, bu canlar gitmese de bu şekilde vurgulanmasaydı bu konu...” dedi; konunun ciddiyetle ele alınması gerektiğini anlattı.
Adanır özellikle böyle bir dönemde vizelendirmelerle ilgili değişikliğin gündeme gelmesinin kabul edilebilir olmadığını vurguladı.
Adanır, İskele Belediyesi'nden bazı konutların denetimi için kendilerine talep geldiğini ifade ederek, bunun gerçekleştirilebilmesi için talebin mülk sahiplerinden gelmesi gerektiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı'ndan da kamu binalarının denetlenmesiyle ilgili bir talep geldiğini bildiren Adanır, yapılan görüşmede önce okulların ve hastanelerin, daha sonra da diğer kamu binalarının denetlenmesi gerektiğini söylediklerini açıkladı.
Adanır, bu konuda bir komite kurulması ve acilen eylem planına geçilmesini de önerdiklerini belirtti.
Belediyeler (Değişiklik) Yasası’nın belediyelere denetim yetkisi verdiğini anımsatan Adanır, bu mekanizmanın çalıştırılmasının önemine işaret etti.
VADİLİLİ
Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Oğuz Vadilili de toplantıda yaptığı konuşmada, sismik olarak aktif olan Doğu Anadolu Fayı’nın (DAF) kuzey kolunun İskenderun Körfezi üzerinden Misis- Girne zonuna bağlanırken, güney kolunun Karasu tektonik çöküntü alanında Ölüdeniz Fay Zonuna birleştiğini ifade eden Vadilili, Misis-Girne yayının sismik boşluk olarak tanımlandığını söyledi.
Vadilili, “Doğu Anadolu Fayı'nın etkisinde bulunan Misis-Girne Yayı adamız için dikkat edilmesi gereken bir durum arz etmektedir” dedi.
Afrika plakasının Anadolu plakası altına daldığı hat boyunca gelişen ve Güneyde kalan Kıbrıs yayının ise ana tektonik yapı olduğunu anlatan Vadilili, 1996 ve 2002’de 6,9 ve 6,6 büyüklüklerinde yarattığı deprem ile Kıbrıs yayının da ciddi mesajlar verdiğini anımsattı.
Adayı etki altına alan bir diğer fay hattının ise Ölüdeniz Fayı olduğunu kaydeden Vadilili, 7,6 ve 7,8 büyüklüklerinde olduğu tahmin edilen 526 ve 115 yıllarındaki Antakya depremlerinin bu fay hattın da gerçekleştiği ve tarihteki en büyük insan kayıplarına yol açan 4 depremden 2’sinin bu fayda yer aldığını belirtti.
 “Adamız çok ciddi deprem kuşaklarının etkisi altındadır” diyen Vadilili, konuyla ilgili sorular üzerine bölgede 7,5-8’e varan bir depremin meydana geleceğinin aşikâr olduğunu ifade etti.
“Bin yıllardır aktif olmayan fay hatları mevcuttur. Bunların takibi yapılmalıdır” diyen Vadilili, “Bölgemizde 7,5-8 büyüklüğünde bir depremi her gün olacakmış gibi beklemeliyiz” dedi.