“Çocuklarımı, ailemi özledim”

Sudan’da 15 Nisan’da ülkeyi yöneten generaller konseyindeki iki askerin anlaşmazlığa düşmesi sonucu 15 Nisan’da başlayan çatışmalardan bu yana 100 binden fazla insan ülkeden kaçtı; 500’den fazla kişi hayatını kaybetti, 4 binden fazla kişi de yaralandı.
“KKTC” hariç pek çok ülke, Sudan’da bulunan yurttaşlarını tahliye edebilmek için seferber oldu.
Tahliyesi yapılmayan aralarında bir KKTC devleti vatandaşı bulunan elektrik santralinde çalışan 15 kişi…
Sudan’daki çatışmalar nedeniyle, ülkede mahsur kalan tek KKTC vatandaşı olan
Mensur Kaya, “devletin” yardımını bekliyor, 20 gündür tahliye edilmeyi bekliyor.
İskele’de 85 yaşındaki bir anne, bir eş, en küçüğü 7 yaşında 3 kız evlat ile kardeşlerin gözü kulağı, iç savaşın vahşice yaşandığı Sudan’da.
Mensur Kaya bölgede yaşadıklarını anlattı; İskele’deki eşi Özlem Kaya da isyan etti: “Oy istemeye kapıma gelmeyin!”
Mensur Kaya, özel bir enerji firmasının görevlendirmesi ile Darfur bölgesi Nyala şehrinde bulunan elektrik santralinde çalışmak üzere 22 Aralık 2022’de Sudan’a gitti.
İki askeri grup arasında çıkan şiddetli çatışmalar ise 15 Nisan 2023’te patlak verdi. Sudan Ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki ateşkes 15 Mayıs’ta sona erecek. Ancak ateşkese rağmen başkent Hartum ve bazı bölgelerde zaman zaman çatışmalar yaşanıyor.
Mensur Kaya, 42 yaşında 3 çocuk babası İskele-Yeşilköylü. 1976 göçmeni bir ailenin çocuğu.
 “5 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARIN ELİNDE KALAŞNİKOF VAR”
Mensur Kaya bölgede yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“Bölgeye enerji sağlayan bir santralde çalışıyorum. Santralin yaşam alanında kalıyorum. Şuan burada 15 kişiyiz. Sadece ben KKTC vatandaşıyım. Çatışmalar başladığında, santralin yanındaki un fabrikası bölgedeki halk tarafından yağmalandı. Bir gün sonra silahlı yağmacılar bizim yaşam alanımızı bastı.
Bilgisayarlar dahil ağır hafif ne buldularsa her şeyimizi aldılar. Biz alt kattaydık o sırada. Kapımızı kilitledik. Ancak kapıya ateş açtılar. Canımızdan oluyorduk.
Burada 5 yaşındaki çocuğun bile elinde ya kalaşnikof var ya da pala.
Tam ‘ölüyoruz’ dediğimiz anda silahlı güçler bizi kurtardı. Çünkü bölgeye elektriği biz sağlıyoruz. Santralin çalışması gerekiyor.
Komutan bize ‘sizi koruyacağız’ sözü verdi. Korunuyoruz ancak gıda ve akaryakıtı biten halkın, açlık yüzünden ne yapacağını kestiremiyoruz. Her an korku içindeyiz. Psikolojimiz bozuldu.  Olayların başlaması ile Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği bizi tahliye edileceklerini söyledi. 19 gün geçti.
BİR DEVLET NİYE VAR…
“KKTC Dışişleri Bakanlığı’nda mahsur kaldığıma dair kaydım var. Bakanlıktan bir yetkili 2 hafta önce beni 1 kere aradı. Ondan sonra da tek bir devlet yetkilisi bana ulaşmadı. Durumumu soran yok. Kimsesiz olduğumu hissediyorum. Bir devletin vatandaşıyım, bu böyle olmamalı. Bir devlet niye var?
Hükümetten de arayan soran yok. Çocuklarımı, ailemi özledim. Beni sadece Fikri Toros ile Kudret Özersay aradı. Sağ olsunlar arayıp durumumu takip ediyorlar. Ancak tahliyemi sağlayacak olan devlet. Diplomatik girişimleri yapacak olan onlar. Her ülke kendi vatandaşını aldı, gitti. Biz hiç mi akıllarına gelmiyoruz. Seçim derdine düşülmüş. Bu nasıl olur aklım almıyor.
Ailem ve yakınlarım sosyal medyadan durumumu anlatmaya çalışıyor ama KKTC devletinden kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Neden?  Ben ve ailem endişe içindeyiz ancak bakıyorum Başbakan ile Cumhurbaşkanı, sosyal medyadan gezme fotoğrafları paylaşıyor. Buna daha çok kahroluyorum. Olamaz böyle bir şey. Ben utanıyorum…
Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. 7 yaşındaki kızımın durumu iyi değil. Orada aileme de ulaşan yok.
EŞİ ÖZLEM KAYA: “OY İSTEMEYE KAPIMA GELMESİNLER”
Eşinin Sudan’dan tahliye edilmesini bekleyen Özlem Kaya ise, Mensur beyin ilk başta çatışmaları kendisine anlatmadığını, durumu televizyondan öğrendikleri söyledi ve şöyle dedi:
“Duyduğumuz andan itibaren uyumuyoruz. Dakikalar, saatler, günler haftalar geçiyor. Kimse bir şey söylemiyor. Kimse bana açıklama yapmıyor. Eşimin kardeşleri, yakınları yetkililere ulaşmaya çalışıyor. Hiçbir şey elde edemiyoruz.
Seçimde oy için kapımıza gelenler, şimdi ortada yok. Gelmesinler…
3 kızım var. En küçüğü 7, en büyüğü 15 yaşında. Gece gündüz haber takip ediyoruz. Ateşkes bozuldu mu? Bölge tehlikede mi?
Görüntüler dehşet verici. 7 yaşındaki kızımın psikolojisi bozuldu. ‘Babamı böyle mi öldürecekler?’ diye salonun ortasında hareketler yapıyor. Terapiye başladı. Henüz ilkokulda. Diğer çocuklarım da iyi değil.
Kayınvalidem 85 yaşında. Gözü yaşlı oğlunu bekliyor. Her gün ölüyoruz. Onsuz olamıyoruz. Kimse sormaz mı?
Eşim ekonomik durumlar yüzünden başka ülkede çalışmaya gitti. Geçim derdi için. Cumhurbaşkanı, Başbakan neredeler? Eşim orada ölecek mi?…”
Mensur Kaya’nın annesi, eşi ve 3 evladı endişe içinde bekliyor…
ABİ MURAT KAYA
Öte yandan Mensur Kaya’nın durumuna ilişkin konuşan abisi Murat Kaya, çatışmanın 20’inci gününde kardeşinin yardım çığlıklarını kimsenin duymadığını ifade ederek Dışişleri Bakanlığı’nın Kaya ile sadece bir kez iletişime geçtiğini belirtti.
Kaya, kardeşinin ne zaman kurtarılacağı konusunda hükümetten bir türlü bilgi alamadığını ifade ederek, “Kardeşimin ailesi de iyi değil. Mensur’un eşi çocuklarına psikolog arıyor hükümet böyle bir yardımda bile bulunmadı” dedi.
Kaya, “Mensur’a Dışişleri Bakanlığı tarafından valizini hazır tut her an her şey olabilir denildi fakat tarih verilmedi. Devletin askerinin kardeşime zarar vermeyeceğini biliyoruz fakat karşı taraf yağmacı pozisyondadır biz onlardan korkuyoruz” dedi.
Murat Kaya, “Yeri geldiğinde bir oy için Lefkoşa’dan Karpaz’a gelip oy isteyen hükümet yetkilileri, bugün sıkıda olan, canı tehlikede olan vatandaşının da yanında durabilmeli”dedi.
Murat Kaya, Sudan’da mahsur kalan kardeşine her zaman ulaşıp bilgi alamadıklarını ifade ederek, “Her telefonda ulaşamadığımızda acaba bir şey mi oldu diye kaygılanıyoruz, annem kalp krizi geçirecek durumda, Mensur’un çocukları acil psikolojik destek alması gerekiyor ve eşine de gerekli bilgilerin hükümet edenler tarafında verilmesi gerekiyor ” dedi.
Murat Kaya, “Kardeşim ölürse cenazesine hiçbir hükümet yetkilisi gelmesin” dedi.
Dışişleri Bakanlığı önceki gün çatışma bölgesinde mahsur kalan Mensur Kaya ile ilgili yaptığı açıklamada, tahliye işlemi için gerekli girişimin başlatıldığını açıklamıştı.