Erhürman: "Deprem konusunda kaybedecek daha fazla zaman yok" Erhürman: "Deprem konusunda kaybedecek daha fazla zaman yok"
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bu yıl "yeni siyasetin" uluslararası düzeyde anlatılması için büyük çaba gösterildiğini belirterek, "Yeni siyasetimizin 2022 yılında kökleştiğini gördük" dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 2022 yılında yaşanan gelişmelerle ilgili Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
2022 yılının dünya genelinde olduğu gibi KKTC'de de zor ve sıkıntılı geçtiğini kaydeden Tatar, bunda pandeminin ve Rusya-Ukrayna savaşının etkisi olduğunu anlattı. Savaşın akaryakıt ve petrol fiyatlarında olağanüstü artışlara ve pahalılığa neden olduğunu belirten Tatar, "Bu kriz küresel anlamda gıda ve diğer tedarik malzemelerinde büyük bir pahalılık ve ilaç fiyatlarında artışa neden oldu. Bunun yansımaları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kendini hissettirmiştir" dedi.
"Yeni siyasetin uluslararası düzeyde anlatılması için büyük çaba gösterildi"
Kıbrıs sorunu ile ilgili yaşanan gelişmelerden de bahseden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 2022 yılının Kıbrıs sorunu açısından çok yoğun bir yıl olduğunu belirtti ve "yeni siyasetin" 2022 yılında kökleştiğini vurguladı.
2022 yılında iki halkın egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsüne dayalı yeni siyasetin uluslararası düzeyde anlatılması için büyük çaba gösterildiğini anlatan Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Avrupa Birliği'nde, New York'ta, İngiltere'de ve çeşitli yerlerde Kıbrıs'ta egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü siyasetini yani Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa iki devletin iş birliğinde olması gerektiğini anlattık.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 20 Eylül 2022 New York'ta BM Genel Kurulu'nda yaptığı tarihi konuşmada artık Kıbrıs Türk halkı üzerinde uygulanmakta olan ambargoların bir zulüm niteliği kazandığını belirterek, bu zulümün bitmesi gerektiğinin ve aynı zamanda artık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması gerektiğinin çağrısını yapmıştır. Bu tarihi bir konuşmaydı. Bu tarihi konuşma bizim siyasetimizi güçlendirmiştir. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmasından hemen sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Mustafa Şentop benzer bir çağrı yapmıştır ve Meclis olarak bu siyasetin tamamıyla arkasında olduklarını ifade etmiştir. Daha sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin Milli Güvenlik Kurulu toplantısında alınan kararla yeni siyasetin, yani Kıbrıs'ta iki devletin iş birliğine dayalı yeni anlayışın tamamıyla arkasında olunduğu ifade edilmiştir."
"Rumların federasyon anlayışı ile bizlerin anlayışı arasında dağlar kadar fark vardır"
Doğu Akdeniz'in zenginlikleri nedeniyle öneminin arttığına işaret eden Tatar, bölgedeki petrol, doğalgaz gibi zenginliklerde Kıbrıslı Türklerin de söz hakkı olduğunu vurguladı.
Tatar, "Çünkü Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ortak ve eşit kurucusuyuz. Bizim siyasetimizin temel dayanağı Kıbrıs Cumhuriyeti Anlaşması çerçevesinde Kıbrıs'ta iki ayrı egemen halk olduğudur. Açık ve net orada yazıldığı için bu siyaseti geliştirdik. Biz geçmişe takılı kalmayacağız. Geçmişte federal temelde bir anlaşma için gayretler gösterilmiştir. Ama Rumların federasyon anlayışı ile bizlerin anlayışı arasında dağlar kadar fark vardır, ortak bir nokta yoktur. Onların anlayışı Kıbrıs Cumhuriyeti'nin devamıdır ve Kıbrıslı Türklerin vatandaşları olarak oraya entegre edilmeleridir. Diyorlar ki, 'Kıbrıs Cumhuriyeti tanınmış bir devlettir, Avrupa Birliği'nin üyesidir. Dolayısıyla Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ortadan kalkması gibi bir durum söz konusu olamaz.' Ama KKTC ortadan kalkacak yani Kıbrıslı Türklerin devleti ortadan kalkacak... Bu devlet ortadan kalktığında biz gerçekten büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalacağız. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmamak için devletimize sonuna kadar sahip çıkmak lazım" diye konuştu.
"Bu saatten sonra geri dönüşü olmaz"
Kıbrıs'ta 60 yıldır iki ayrı devlet olduğunu vurgulayan Tatar, Güney'deki devletin Rum devleti Kuzey'dekinin ise Türk devleti olduğunu söyledi.
1963 yılından KKTC'nin ilan edildiği 1983 yılına kadar Kıbrıs Türk Genel Komitesi, Kıbrıs Geçici Türk Yönetimi, Kıbrıs Türk Yönetimi, Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi ve Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin kurulduğunu anımsatan Tatar, "Bu saatten sonra bunun geri dönüşü olmaz. Bu yerleşmiştir, kökleşmiştir ve arkamızda da Türkiye Cumhuriyeti vardır. Bu garantör ülke bölgenin en büyük ülkesidir. Çok önemli gelişmeler vardır bu bölgede ve Türkiye'nin duruşu tamamıyla Kıbrıs Türkü'nün arkasındadır. Teraziye baktığımızda bir tarafta Rum ve Yunan ikilisi bir tarafta Kıbrıslı Türkler ve Türkiye Cumhuriyeti. İstikrarın devamı için huzurun devamı için iki devletin iş birliği ile bir anlaşmaya varılabilir."
-KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci üye olması tanınma yolunda önemli bir adım"
KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) gözlemci üye olmasını da değerlendiren Tatar, bunun KKTC'nin tanınması yolunda önemli bir adım olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin gayreti ile KKTC'nin gözlemci üyeliği statüsünün TDT'de oy birliği ile kabul edilmesini önemli bir kilometre taşı olarak niteleyen Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına, Dışişleri Bakanına, tüm bürokratlarına ve KKTC'nin üyeliğine onay veren tüm ülkelere teşekkür etti.
"13. maaşları bile aralık ayında ödemenin rahatlığı içerisindeyiz"
Rakamlara bakıldığında ekonomide hala daha pandemi öncesi olan 2019 yılındaki boyutun yakalanamadığını, tekrar o seviyeyi yakalamanın zaman alacağını ve pandemi öncesi boyutlarda olmayan bir ekonomide dış şoklara karşı devam etmenin zor olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, buna rağmen Hükümetin önemli çalışmalar yaptığını belirtti.
Geçmiş yıllarda 13. maaşların ödenmesinde gecikmeler yaşandığını hatırlatan Tatar, "Kamu maliyesindeki bir takım önemli tedbirler ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin desteği ile 13. maaşları bile aralık ayında ödemenin rahatlığı içerisindeyiz. Hükümet kamu maliyesi yönünden bir başarı göstermiştir" diye konuştu.
Tatar, 2023 yılının herşeyin normale döneceği, çatışmaların duracağı ve tekrarlanmayacağı, dünyada barışın egemen olacağı bir yıl olmasını temenni etti.
"Türkiye Cumhuriyeti'nin '1 milyon fidan vaadi' ile yeni fidanlar dikilmeye başladı"
2022'de yaşanan orman yangınları ile ilgili duyduğu üzüntüyü de dile getiren Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 2023 yılında yangınların tekrar etmemesini dileyerek, gereken tedbirlerin alınmasının önemine vurgu yaptı.
2022 yılında ülkede Çamlıbel, Mersinlik ve Ağırdağ'da olmak üzere üç büyük yangın yaşandığını ve çok sayıda ağacın yitirildiğini belirten Tatar, yangınlarla mücadele eden Orman Dairesi, İtfaiye, Sivil Savunma Teşkilatı, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ekipleri ile sivil toplum kuruluşları ve halka teşekkür etti.
Yanan ağaçların yerine yeni fidanların dikilmesinin önemine değinen Tatar, Türkiye Cumhuriyeti'nin "1 milyon fidan vaadi" ile yeni fidanların  dikilmeye başladığını belirtti.
Ormanları korumaya yönelik çalışmaları çok önemsediğini vurgulayan Tatar, "Bu adanın güzelliği yeşilidir, doğasıdır. Bir doğasever olarak, çevreyi korumak ve yeni fidanlarla ormanlarımızı zenginleştirmek en büyük dileğimdir. 2023 yılında bu çalışmalara önem verilmesi gerektiğine inanmaktayım" diye konuştu.
-"Her insan çok büyük değerdir, kaybı bir ailenin yıkımı demektir"
Trafiğe verilen canlarla ilgili duyduğu üzüntüyü ise "Trafik kazalarında çok sayıda insanımızı kaybettik, çok genç yaşta insanlarımızı kaybettik. Bu kazalar hepimizi üzüyor. Her yıl onlarca insanımızı kazalarda kaybediyoruz. Her insan çok büyük değerdir, kaybı bir ailenin yıkımı demektir" sözleri ile paylaşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 2023 yılında trafik kazalarının azalmasını ve kimsenin kazalarda hayatını kaybetmemesini diledi.
Geçtiğimiz günlerde Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Dairesi, Polis, sivil toplumdan ilgili derneği Cumhurbaşkanlığı'na çağırarak, trafikle ilgili bir toplantı yaptığını anımsatan Tatar, yolların daha güvenli olması için yapılan yatırımların devam etmesini, sürücülerin ise  kurallara uyarak tedbirli olmasını istedi.
Uyuşturucu konusunda da endişe duyduğunu belirten Tatar, çok sayıda insanın uyuşturucu nedeniyle mağdur olduğunu söyleyerek, uyuşturucuya karşı verilen mücadelede başarılı olunmasını diledi.
Seçimler...
Güney Kıbrıs'ta şubat ayında yapılacak seçime de değinen Tatar, üç adayın da Anastasiadis'in siyasetine destek vermiş, onunla birlikte çalışmış adaylar olduğuna dikkat çekti.
Ülkede 25 Aralık'ta yapılan yerel seçimin tüm kazananlarını tebrik eden ve başarılar dileyen Tatar, geçmiş dönemde yerel yönetimlerde görev yapan ancak bu seçimden sonra görevi sona eren herkese de hizmetleri için teşekkür etti.