banner913
banner932
banner1012

Değerlerimiz günden güne yok olurken bizler ne yapıyoruz

banner1020

Lefkoşa’nın dışına çıktığınız zaman; Adamızın güzelim köylerinin içinde geçtiğinizde yavaş yavaş bu köylerin eski otantik yapılarını kaybettiğini görürsünüz.

banner974
Değerlerimiz günden güne yok olurken bizler ne yapıyoruz

banner971

 Başkentin yoğun temposu yüzünden, birçok insan bu güzelim değerlerin nasıl yitip,gittiğini görmeye bilir. Bugünlerde Karpaz için bir sürü insan yazıp,çiziyor, bağırıyor, tehlike altında olduğunu söylüyor. Aslında bu tehlike sadece Karpaz için değil adanın tümü için geçerlidir. Günden güne tüm çevre, doğal yapılar, tarihi mekanlar ve tabii ki yaşlı insanlar yok olup gitmektedir.

Sorun tüm toplumu ilgilendirmektedir çünkü tehlikenin boyutu çok büyüktür. Eğer önlem alınmazsa 5-10 yıl içinde adanın tüm çevresi değişecektir. Basit bir örnek vermek gerekiyorsa; geçmişte çarşıda sabah, hellim,ekmek yiyen insanlarımız, bugün sabahları ince belli çayla simit yemektedirler. Bu örneklerin yüzlercesini burada sıralayabiliriz.  Ekinimiz günden güne yok olmaktadır, bu sosyal değişim toplumun tüm kesiminde yavaş yavaş duyumsanırken, ayni değişim doğanın yok edilip, yerine para için yapılan villalarda da görülmektedir. İnşaat sektörü hiç bir kural tanımadan, doğayı yok etmiştir. Yollar yapılacak diye sökülen zeytin ,harnıp ağaçları ve tabiiki sit alanları, örnek mi ; Akatu(Tatlusu) arkeolojik yerleşim yeri.

Köylerde temizlik adı altında yıkılan kerpiç evler, ilk bakışta bizlere normal görünebilir ama bu yıkım olayının altında ayrı bir rant çevresinin yattığını birçok insan görmeyebilir. Bu çevreler önce evler yıkılmadan evlerin; kiremitlerini ve merteklerini alıyorlar, sonra yer mermerlerini, kapılarını söküyorlar, yalakları, değirmenleri, küpleri ve en son işlemse kemerlerini söküp depolarına götürüyorlar. Sonra Girne’de bir bakıyorsunuz bir sürü dükkan ‘antikacı’ adı altında bunları İngilizlere çok yüksek paralara satıyor, bunlara kimse dur demiyor, ama efendim evinde tarihi eser bulunduruyor diye başka kişileri tutuklayıp, mahkemeye çıkarıyoruz.  Şimdi soruyoruz; onlarınki tarihi eserde, köşede, bucakta köylerde sökülüp götürülen bu eserler tarihi eser değil mi?

Hep anımsarım 1974’te İskele’den Dikmen’e göçmen geldiğimizde ilkokula yürüyerek giderken, sokaklardan şırşır sular akardı. Okulun dağa bakan yamaçlarında, güzelim dut ağaçlarından, hem dut yemeye hem de ipek böceklerimize yaprak toplamak için eski su değirmenine giderdik. O zamanlar oyun mekanımız olan ve çok sağlam olan bu değirmenin, yıllar sonra derleme için gittiğimiz  köyde çok kötü durumda olduğunu görmem, beni çok üzmüş ve sinirlendirmiştir. Resmen yıllarca bu değirmen yıkılmaya bırakılmış. Çok  iyi anımsanır “Dolap değirmeni” olan burada çok güzel bir değirmeni taşı da vardı şimdi sadece küçük değirmen taşlarının atıl durumda bulunduğu yerde eğer korunmaya alınmazsa, yakında o taşlarda çalınıp, satılacaktır. Yine ayni durumda çocukken gittiğim Mallıdağ köyüne 2006 yılında gittiğinde, yine aynı öykü, yine aynı durum temizlik adı altında kerpiç evler yıkılıyor ve ne yazık ki  eskiden kullanılan değirmen burda da yıkılmaya bırakılmış. Bu değirmenin en büyük özelliğinin değirmen taşının Girit’ten getirilmiş olmasıdır. Ada çok nadir bulunan bu taşın yakında herhalde yerinde yeler esecektir.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz, ne yazık ki ambargo diyoruz, para yok diyerek eski değerlerimizi kendi kaderlerine terk ettik. Sadece basit önemler alarak, planlı programları işler yaparak, bilimsel çalışarak bu işlerin üstesinden gelebiliriz. Ama bir beceriksizlik içinde, hantal bir bürokrasi içerisinde, herkes suçu birbirinin üstüne atarak, bu konu bizim sorumluluğumuzda değil, filan dairenin alanına girer diyerek, herkes topu birbirine atıyor ve işin içinden çıkıyor. Ama hiç kimse başka Kıbrıs’ın olmadığını, bu değerlere sahip çıkmazsak yakında değil Kıbrıslı Türk, Kıbrıs Türk kültürü ve ağzını konuşacak ve yaşatacak  hiç kimseyi bulamayacağız.

Bunların hiçbiri şaka değil, son nefesimizi ya alıp biraz daha yaşayacağız, ya da öleceğiz. Anlayana!

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.