Sosyal Medyanın Sesi

Türkçe, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin de resmi dillerinden biridir!
Bu sabah Kermiya geçiş noktasında seyrüsefer işlemi için gittiğim kulübede boşta bulunup Türkçe konuştum. Dar koyu camın ötesinde oturan adamın el kol hareketleri eşliğinde sinirli şekilde Rumca konuşmasıyla şaşırdım. Çok şükür derdimi rahatça anlatabilecek kadar İngilizce biliyorum. Oradaki görevlinin bu tepkisini, asaplarının bozuk olmasına, özel veya işle ilgili sorunları olabileceğine bağlıyorum. Lütfen ya bu sorunlarını aşana kadar izne çıkarılsın, ya da Türkçe'nin orada görev yaptığı devletin resmi dili olduğunu bir zahmet hatırlasın.
Bu arada Niyazi Kızılyürek'in Avrupa Parlamentosu'nda Türkçe için verdiği mücadeleyi selamlıyorum!
(Özgül Gürkut)
 
Artık ilkokula geçecek bir kızım var. 6 yıl az bir zaman ama büyütürken az gelmiyor. Onlar büyürken biz de büyüdük. Özellikle son 3 yıl korona belasından dolayı oldukça sıkıntılı zamanlar geçirsek de hafızamızda hep güzel anılar yer edindi.
Biri hariç.... Onu da yazıyorum ki; hala hazmedemediğimden. Hala kızıma karşı bir özür borcum oldugundan... bazi insanlar ne yaparsaniz yapin hadsizdir. Sizin iyi niyetinizi kucucuk bir cocuga kullanacak kadar hadsizdir. En kotusu de nedir bilir misiniz? Pirincin icindeki beyaz taslar...yani kendini belli etmeyenler. Arkadas bilirsiniz dost bilirsiniz, samimiyetle evladinizla ilgili oturup konusur sohbet eder, farkinda olmadan belki; kendi cocugunuzun zaaflari korkulari endiseleri vs hakkinda karsi tarafa elinizle prim verirsiniz...
Yapmayin! Siz iyi niyetle soylersiniz, karsidaki gun gelir, cocugunuzu herkesin icinde zaaflariyla tehdit edecek kadar hadsizlesir. Soz konusu kendi cocugu olunca !
5 -6 yaslarindaki cocuklardan soz ediyoruz. Saniyesine küsüp barisan... ama bazi anneler bunu o kadar abartiyor ki cocugunun iki damla gozyasina gidip diger cocuga fütursuzca saldiriyor. Tehdit ederek ayar vermeye calisiyor, annesinin yaninda!
Buna izin verdigim icin kizimdan ozurdilerim.anne olarak orada bulunmama ragmen engel olmadigim icin kizimdan ozurdilerim. Ama arkadas dedik, gidip guzelce konusur olay tatliya baglanir diye dusunduk. Yokk...hanimefendi hic cekinmeden utanmadan kucucuk bir cocugu kendi kendi cocugunun gozyasina dayanarak gidip tehditle azarliyor.
Bu da yetmiyor, kendisiyle oynamak istemedigi gerekcesiyle aglayan cocugunu gorunce kalkip benim cocugumu psikolojik hasta ilan ediyor, milletin icinde! Yok efendim, Odul psikolojisini bozuyormus cocugunun...neden? Oynamak istemedi diye...bunlar yuksek sesle gayet ofkeyle dile getirilen cumleler...ben ne yaptim? SUstum. Ozurdilerim kizimdan...
(Aysel Özüak)
 
Bunu da yaşadık. Meclis belki de ilk kez bir vekil konuşurken oturum kapattı. Stenoların ne suçu var ? Onlar gūnler evvelden size "ek mesai yapmayacağız " diye bildirmiş. Ama sen iktidar vekilleri olarak yine saat on birlere kadar toplanamamışın. Belki artık biraz ders alır da hiç olmazsa bu dőnemde 8.30 itibarıyla toplanmayı becerir, zamanı da iyi kullanmayı öğrenirsiniz.
(Bülent Dizdarlı)
 
 
Pandemi döneminde 2.3 milyon personelin işine son verilince, baharla birlikte yükselen talebi kaldıramayan havaalanları büyük bir kaosun içine düştüler. Bahar sezonunda Amsterdam, Londra, Paris, Roma ve Frankfurt havaalanları büyük grevler ve yüzlerce uçuşun iptal edilmesiyle boğuştu. Saatler süren check-inler, kuyruklar adeta günlük hayatın parçası oldu. Şimdi yazın gelmesiyle birlikte başta İsveç bütün Iskandinav ülkeleri de aynı kaosa sürüklenmeye başladı. Anlayacağınız bu yaz seyahat etmek isteyenler çok dikkatli olmak zorunda, uçak biletleri çok pahalı, uçuşların ertelenme riskleri arttı eğer becerir de uçağa binebilirlerseniz bu defa dönüşünüz tehlikede. Çünkü bu defa da dönüş uçuşu ertelenebilir...
(Mete Hatay)
 
 
Daha Fazla Haber