banner913
banner932
banner1012

“O fotoğrafı hüngür hüngür ağlayarak çektim”

banner1020

Baba Osman Akın, İsias Otel enkazından cansız bedeni ve eşyaları çıkarılan oğlu Doruk'un formasını öpmüştü. O anı fotoğraflayan gazeteci Doğan Samer, “Fotoğrafı çekerken hüngür hüngür ağlıyordum” dedi

banner974
“O fotoğrafı hüngür hüngür ağlayarak çektim”

banner971
Adıyaman’daki İsias Otel enkazı bölgesinde görev yapan birkaç gazeteciden birisi olan Bağımsız Medya Grubu muhabiri Doğan Samer, Bağımsız web TV'de "Ernpati" programında izlenimlerini anlatırken, çok konuşulan "evladım formasına bakan babanın fotoğrafı" ile ilgili bilgi verdi.
O fotoğrafı çekmenin kendisi için hiç kolay olmadığını, gözyaşlarına boğularak çektiğini belirten Samer, "Hiç kimse bu detayı bilmez, o an ben de ağlayarak bu fotoğrafı çektim. Hüngür hüngür ağlıyordum” dedi.
Cansız bedeni enkazdan çıkarılan ilk çocuğumuz olan Doruk Akın'ın formasını ve o formaya bakan babayı yansıtan fotoğraf, yürekleri dağlamıştı.
Doğan Samer, izlenimlerini ve o fotoğrafı çektiği anları şöyle anlattı:
"Doruk Akın, enkaz altından cansız çıkarlan ilk çocuğumuzdu. İlk ulaştığımız çocuğumuz bu çocuktu. Doruk'un cansız bedeni enkazdan çıkarıldı ve sivil savunmanın çadırına konuldu. Orada insanı çok etkileyen, son derece üzen durum şöyleydi:
Bir cansız beden çıkarılıyordu, sağlıkçıların bulunduğu çadıra konuluyordu. Aileler teker teker sıraya giriyordu, kendi çocuğu mu diye teşhis etmeye çalışıyordu. Bu çok kötü bir şeydi. Aileler tek tek sıraya giriyor, çocuğum mu değil mi onu anlamaya çalışıyordu. Herkeste müthiş bir panik vardı, korku vardı 'acaba benim çocuğum mu?' diye. Çocuğunu görüp kabullenemeyen de oldu. 'Benim çocuğum değil' dedi, o gerçeği kabullenemedi. Bunlara şahit olmak müthiş derecede kötü, üzüntü verici bir şeydi. Allah kimseye göstermesin...
İlk Doruk'un cansız bedenine ulaşılmıştı. Babası teşhis etti, hemen ardından Doruk tabuta ve getirilen özel araca konularak akşama KKTC'ye gönderilecekti. Ardından babasına eşyaları verildi. Doruk'un bulunduğu yerde eşyalarına da ulaşılmıştı. Çantasından Doruk'un eşyaları ve voleybol maçında giymek için getirdiği forması vardı. Formanın üzerinde de Doruk'un ismi yazıyordu.
Babası çantadan o formayı çıkardı, uzun uzun baktı, sonra formanın kokusunu içine çekti. Tabii ki gözyaşlarına hakim olamadı. Onun için tarifi imkansız bir acıydı, bunu ben anlatamam. Başka birinin de bu acıyı kolay bir şekilde anlayacağını düşünmüyorum. Hiç kimse bu detayı bilmez o an ben de ağlayarak bu fotoğrafı çektim. Son derece derinden, hüngür hüngür ağlıyordum. İnsan empati yapıyor, babayı anlamaya çalışıyor. Bir de doğal afet bölgesinin verdiği korku var, üzüntü var, stres var. Hayatımda hiç yaşamadığım acı duyguları ben orada yaşadım.
Kızını ayak bileğinden teşhis eden baba gördüm. Buna şahit olmam, kızını sadece ayak bileğinden teşhis edebilmesi son derece üzüntü vericiydi. Hiç kimse evladını o şekilde görmek istemezdi. İnsanların gerçeği kabullenmesi çok zordu.”
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.