Tatar'a bir mektup gönderilmiş.
Sus pus!
Dünyaya sataşıyor ama yurdumuzu dünyaya bağlayacak tek bir adım atmıyor.
Kıbrıslı Rum lider “Ercan’ı doğrudan uçuşlara açalım” diyor.
“Mağusa Limanı’na doğrudan ticareti başlatalım” diyor.
Ses yok!
Yıllar yılı Ercan’dan dünyaya direkt uçuş istediler.
Bunu engellediği için suçladılar, güneyi…
Şimdi ne oldu?
“Maraş’ı yasal sahiplerine vereceğiz” diyordunuz ya!
Tam da bu söyleniyor.
“Yasal sahiplerine verelim…”
Buna karşılık Ercan Havaalanı, 1944 Chicago Sözleşmesi de dâhil ilgili uluslararası hukuk kurallarına tam uyumlu olarak dünyaya açılacak.
Bunu niye görüşmüyorsunuz?
Salt “talimatla” hükümet kurmak, parti kurultayında dibi görmüş biri vekili sözüm ona Başbakan yapmak için mi?
“Eşit Egemenlik” yalanıyla Ankara’dan Dışişleri Bakanı atayabilmek için mi reddediyorsunuz bu öneriyi görüşmeyi?
Niçin?
Bu toplum sizin yan yana fotoğraf çektirmeniz için “rehine” değilse eğer ya masaya oturunuz, dünyayla buluşalım ya da çekiliniz aradan…
Var olmak istiyoruz, duyuyor musunuz?
Var olmak!
(Cenk Mutluyakalı)
KKTC'nin Muskat temsilciliği varmış arkadaşlar. Ne hovarda bir ülkeyiz böyle. Çok gerekliydi herhalde? Bu arada az önce internetten araştırdım. Muskat, Umman'ın başkentiymiş. Umman ile çok sıkı ilişkilerimiz var galiba? Yiyin efendiler, yiyin...
(Derviş Atakan)
1976 - 1979 yıllarında Türkiye’de katledilen 6 Kıbrıslı Türk öğrenciyi katledenlere yardım eden yine o dönem Türkiye’de tahsilde olan Larnaka Bekirpaşa lisesi mezunu bir öğrenciymiş. Ben de 1977 mezunu bir Bekirpaşalı olarak bu olaylardan dolayı İngiltere’ye tahsile gittiğim için perde gerisini yeni öğreniyorum. Şimdi bu şahıs kim çok merak ediyorum.!!!
(Kubilay Merttuna)
Bugünlerde KKTC Meclisi Mebusan oldukça hareketli saatler yaşıyor. Zam kazıklarının verdiği acıyı unutturmak isteyenler, adi, şerefsiz, utanmaz makamında besteleri bir birlerine sunuyor.
Yangın memleketi küle döndürüyormuş, Zam kazıkları artık dayanacak boyutu çoktan geçmiş kimin umurunda. varsa yoksa koruma, koruma araçları ile makam araçları.
Keçi can derdinde kasap et derdinde değil.
Millet ay sonunu nasıl getireceğim, mide gurultusunu nasıl önleyeceğim derdinde. Efendiler ise koruma ordusu ile şov peşinde.
(Osman Plümer)
Zaten artık güçlükle satın aldığın 2 kilo kıyman eridi. Buzlukta yoğurdun, sütün, peynirin bozuldu. Tansiyon hastası yaşlılar perişan oldu. 7 saatlik elektrik kesintisi sonucu, inancın, umutların, hayallerin de eridi. Cok sorular sormak isterim ama bu iğrenç düzende cevap alamayacağımı biliyorum. Hicap duydum diyemem.. Fazlası, yerlerin dibine girdim!!!
(Yaşar Buhara)
Sosyal Medyanın Sesi
