Güncel

Mülkiyet krizi derinleşiyor

Kuzeydeki Rum mallarının satışıyla ilgili Güney'de tutuklanan iki Macar kadının mahkûm edilmesinin diğer davalar için emsal teşkil edeceği vurgulanıyor

Abone Ol

Rum Yönetimi’nin “mülkiyet alanında” uygulamaya koyduğu saldırgan politikalar, ilk kez bir davanın hapislikle sonuçlanmasını beraberinde getirdi. Güney Lefkoşa Rum Ağır Ceza Mahkemesi, “Kıbrıs Rum mallarının gasp edilmesi” iddiasını taşıyan bir davada, iki Macaristan vatandaşını hapse mahkûm etti.

Böylece Rum yönetimi Kuzey Kıbrıs’taki gayrimenkul satışlarını yalnızca hukuki bir mesele olarak görmekten çıkararak, bireyleri doğrudan hedef alan bir cezalandırma sürecine dönüştürdü. Macar kadınların mahkûm edilmesinin, benzer davalar için “emsal” olarak kabul edileceği belirtiliyor.

Halen, Afik Grup Caesar Project Kurucu Başkanı Simon Aykut, Eva Kounzel ve öğrenilemeyen en az üç kişi daha Güney’de yargılanıyor.

“SUÇLAMALARI” KABUL ETMİŞLERDİ…

Güney Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi geçtiğimiz Cuma günü sonuçlandırdığı davada, “Rum mülkü sattınız, aldınız, pazarladınız” iddialarıyla İlona Lesko’ya 2,5 yıl, Melinda Ladanyi’ye ise 15 ay hapis cezası verdi.

Emekli bir estetisyen olan İlona Lesko, kendisine yöneltilen 63 suçlamadan 21’ini; mesleği kuaförlük olan Melinda Ladanyi ise kendisine yöneltilen 63 suçlamadan 6’sını kabul etmişti. Macar kadınlar, Rum Yönetimi’nin başlattığı “tutuklama furyasında” suçlamaları ilk kez kabul eden ve ilk kez hapse mahkûm edilen kişiler olarak da kayıtlara geçti.

Her iki “sanık” da, Girne’ye bağlı Bahçeli ve Kalburnu yakınlarındaki Trahona ile Esentepe bölgelerinde Rum malları üzerine inşa edilen konut komplekslerini, kişisel Facebook sayfaları üzerinden tanıtmaktan ve pazarlamaktan gözaltına alınmıştı.

KKTC VATANDAŞLARI DA HEDEFTE…

Rum Yönetimi’nin yargılamalar ve tutuklama tehditlerinin ilk mağdurları, inşaat sektörü temsilcileri, müteahhitler ve pazarlamacılar olurken, çember “KKTC vatandaşlarını” kapsayacak şekilde genişletildi. Basına da yansıyan gelişmelerde ilk aşamada 13 kişiye suçlamalar getirildi. Rum makamları suçlamalar için elektronik tebligat uygulamasına geçerken, basına 270 kişilik yeni liste hazırlandı iddiaları da yansıdı.

Listede, Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer ile Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur’un yanında, çok sayıda büyük inşaat ve emlak şirketi ile bu şirketlerin yetkililerinin adı var.

Öte yandan Güney Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde alınan son kararla birlikte, Kıbrıs’ta mülkiyet sorunu yepyeni bir boyuta taşındı.

Rum mahkemesi, iki Macar uyruklu kadını, Kuzey’deki Rum mallarını yasa dışı şekilde pazarladıkları gerekçesiyle hapis cezasına çarptırdı. Ancak bu sadece buzdağının görünen yüzü.

Mahkeme kararında, Kıbrıslı Rum mülkleriyle ilgili suçların son dönemde artış gösterdiği yazıldı Yargıçlar, benzer şekilde emlak satışı yapan birçok kişinin daha dosyasının hazırda beklediğini açıkladı. Bu tespitin, özellikle KKTC’de faaliyet gösteren emlakçılar ve yabancı yatırımcılar açısından ciddi bir alarm niteliği taşıdığı belirtiliyor.

Sanıkların çalıştığı şirketin Kıbrıslı bir Türk’e ait olduğunun altı çizilirken, tanıtımı yapılan tüm mülklerin Esentepe (Ayios Amvrosios), Tatlısu (Akanthou) ve Bahçeli (Kalogrea) gibi bölgelerde bulunduğu kaydedildi.

Mahkeme, sanıkların yasa dışı ağın “önemli halkalarından biri” olduğunu belirtti. Kararda, sanıkların “başkalarına ait taşınmazların dolandırıcılıkla devri” suçundan ceza aldıkları belirtildi.

Bu gelişmelerin ardından, Facebook’un popüler emlak platformlarından North Cyprus Heartbeat grubu da emlak ilanlarını ikinci bir duyuruya kadar askıya aldığını açıkladı.

Grup yöneticileri, sosyal medyanın bu konudaki hassasiyetine ve üyelerin yaşadığı tedirginliğe dikkat çekerek ilan onaylarını durdurduklarını duyurdu.

Özellikle yatırım amaçlı taşınmaz alan yabancıların, bu tür işlemlerde yer almalarının doğurabileceği sonuçlara karşı hukuki bilgi almaları ve dikkatli olmaları gerekiyor. Güney’de açılacak davalar, yalnızca tanıtımı yapanları değil, bu zincirin tüm halkalarını hedef alabilir.

Son kararlar, Kıbrıs’ta emlak alım satımı yapanları ve aracılık edenleri çok daha sıkı bir hukuk denetimiyle karşı karşıya bırakıyor. Kıbrıslı Türk emlakçıları ve yabancı yatırımcıları bekleyen davaların sayısı artarken, bu konuda atılacak her adımın yasal zemine oturtulması artık her zamankinden daha kritik hale geldi.