Ülkemizin en usta yazarı, piri Ali Nesim hoca ölümünün 11. yıl dönümünde Templos-Zeytinlik köyünde hem mezarı başında anıldı hem de anma töreniyle birlikte, Girne Belediyesi, Yakın Doğu Üniversitesi (Türkçe Öğretmenliği Bölümü ve Kıbrıs Araştırmaları Merkezi) ile Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği iş birliğinde düzenlenen ‘Üniversiteler Arası Ali Nesim Kısa Öykü Yarışması’ nda dereceye giren öğrencilere, Zeytinlik Köy Evi’nde saat 14.00’te düzenlenen törenle ödülleri verildi.
Gerçekleşen ödül törenine, Girne Belediyesi Meclis Üyeleri Ayşe Karalıgil, Halil Oktunç, Ziya Egemen Sencer ve Mete Ünal Girgen katıldı ve tüm yarışmacılara plaket taktim ettiler.
Gerçekleştirilen yarışma; genç yazarları keşfetmeyi, onların edebiyat dünyasına adım atmalarını sağlamayı ve Kıbrıs Türk edebiyatının önde gelen isimlerinden Ali Nesim’in edebi mirasını yaşatmayı hedefledi.
DEĞERLENDİRME VE ÖDÜLLER
Seçici kurulda Prof. Dr. Şevket Öznur, Prof. Dr. Mustafa Yeniasır, Prof. Dr. Burak Gökbulut, Doç. Dr. Tayfun Nesimoğlu, Dr. Tülay Kaya Tekman, Mehmet Kansu, Eralp Adanır ve Aysun Çelik yer aldı. İlk üç sıralamanın ödülleri Nesim ailesi tarafından karşılanırken, Girne Belediyesi ise Özel Ödül verdi.
‘KIRMIZI ACI BİR RENKTİR’ BİRİNCİLİK ÖDÜLÜNÜ ALDI
Birincilik Ödülü, Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisi Rümeysa Çavuş’un oldu. ‘Kırmızı Acı Bir Renktir’ adlı öyküsüyle birinci seçilen Çavuş, 6 bin TL para ödülü kazandı. İkincilik Ödülüne layık görülen isim Yakın Doğu Üniversitesi öğrencisi Tülaynur Koyun oldu. ‘Gizli Günlük’ adlı öyküsüyle jüriyi etkileyen Koyun, 4 bin TL para ödülü kazandı. Üçüncülük Ödülü ise Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisi Muhammet Ali Taş’a verildi. ‘Kasvetli Orta Doğu’ adlı öyküsüyle üçüncü olan Taş, 3 bin TL para ödülü kazandı. Girne Belediyesi Özel Ödülü ise Girne Amerikan Üniversitesi öğrencisi Selma Badur’a verildi. ‘Başöğretmen Ali Nesim’ adlı öyküsüyle ödüle layık görülen Badur, 2 bin TL para ödülü kazandı.
“Ağaç yoksulu olmak sevgi yoksulu olmaktır,
Ağaç yoksulu olmak güzellik yoksulu olmaktır,
Ağaç yoksulu olmak “insanlık yoksulu “ olmaktır.
Ancak onlar bu gerçeği bir türlü anlayamadılar”.
UZAT ELİNİ ŞU GINDIRIK PENCEREDEN
Bir sunu olsam... herkesin aşk yuvasında. Parmağında yüzük-saçında toka. Solmayacak bir renk katsam onlara-onlarsa bana yaşam!
En güzel aşk dizelerini söylesem dudaklardan düşmeyecek. Hiç dinmeyen bir sonbahar meltemi. Çıkmayan ruj lekesi gibi aşkları; kaçamak aşkları ele versem.
Zamana yenik düşmeyecek sözler söylemek isterdim. Bir ayna: Hem önündekini yansıtan hem de arkasındakini gösteren.
Ey sessiz çocuk-sırdaşın olmak isterdim kum saatinde birlikte akarken. Belki zamanı ters çevirmenin anlamsızlığı yerleşirdi usumuza. Yaşam geri dönüşümsüz düz bir çizgi. Mutluluksa yaşamdan sapmalar-ki neye yarar!
Aşklar yaşamak isterdim taptaze kalacak. Ussuz bir beden. Yanmaya ne gereksinimi var ki külün?
Hep sorageldik: Neresi başlangıç-neresi son! Ne gerek ar ki bunlara, işte amaç hep özlenen tatlı son-mutlu son-aşkların doruk noktası.
Ey doyumsuz çocuk-eğer öğrenmeyi beklersen hiçbir şey öğrenemezsin. Eğer mutluluğu beklersen Afrodit gibi kıyıdaki o ak köpükleri yakalayamazsın!
Ey hayalci çocuk-benim düştüğüm hatalara düşme sakın. Aradığın herşey senden çok uzak-yaşamımızı yönlendiren güneş kadar uzak! Mükemmelse insana özgü değil; bilesin.
Sen-gel-beni dinle-ve uzat elini bahçeye şu gındırık pencereden.
KENDİ KENDİNİ ÜRETMEK
“Kendini üretmek” konusunda kısır kalmış insanlar sürüsü içerisinde yaşamanın baskısını gördüm gözlerinde. Onlar sana “bu da kim” diye alık alık bakarken, sen de onlara “ah bu geri kafalılar, ölmeden ölenler” diyerek bakıyordun.
Ve yarın bu insanlar arasında fakat onlardan daha da uzaklaşmış hissedeceksin kendini. “Kendi-üretmen” arttıkça yalnızlığın daha da derinleşecek. Gevşeyen ve kopan tinsel zincirlerinin yerini alık bakışlar, haykırışlar, iftiralar alacak. Zaman zaman boğulur gibi olsan da sakın yılma. Bu bir başkalaşımdır sudan karaya çıkan kurbağa gibi. Bu yeni bir yaşamdır çimlenen tohum gibi. Bu bir fırlayış yaydan çıkan ot gibi.
Durma çek tetiği; kendi tetiğini!
Bu bir maya. Süt mayası gibi... yoğurt mayası gibi... şarap mayası gibi. Düşmüş bir kez içimize. Artık dönüşü yok: başkalaşacaksın ve kendi kendini ürete ürete hep yeni bir insan... hep yeni bir us... hep yeni bir tin; başkalaşan, gelişen, büyüyen fakat asla yok olmayan bir varlık olarak kalmaya devam edeceksin.
ALİ NESİM HOCA KİMDİR
1941 Temblos (Zeytinlik) doğudu. Ankara Üniversitesi Dil, Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümünde okudu. İlkokul, lise öğretmenliği; Milli Eğitim Ve Kültür Bakan¬lığı'nda Talim Terbiye Kurulu üyeliği yaptı. Devlet Tiyatroları Müdürü görevinde bulundu. Yakın Doğu Üniversitesi'nde öğretim görevlisi ve tiyatro yönetmeni olarak çalıştı. 1972'de Ulusal Öykü Yarışması'nda üçüncülük, Lefkoşa Türk Belediyesi'nin öykü yarışmasında mansiyon (1983), Ulusal Öykü Yarışması'nda (1983) ikinciliği yanında ulusal ve uluslar arası bir çok ödülü vardır. KIBATEK(Kıbrıs-Balkanlar-Avrasya Türk Edebiyatları Vakfı kurucularından ve bu vakfın Mütevelli Hayeti Başkan yardımcılığı ve Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği Başkanlığı’nı görevlerini yürüttü.
YAYIMLANMIŞ ESERLERİNDEN BAZILARI
1.Kıbrıs Türk Edebiyatında Sosyal Konular (1986),Araştırma
2. Batmayan Eğitim Güneşlerimiz (1987) ,Araştırma
3.Şahmaran (1989) ,Öykü
4. Kıbrıslı Türklerin Kimliği (1990) ,Araştırma
5. Kıbrıs Türk Gençlik Hareketi (1999) ,Araştırma
6-1999'da Ah Şu Bizim Gençler adlı oyunu yazdı ve YDÜ Tiyatro Kulübü'nde sahnelendi.
7-Kıbrıs Efsaneleri,Kıbrıs Türk Yazarlar Birliği,Lefkoşa,2006. (İki dilli Türkçe-İngilizce , Şevket Öznur’la birlikte ) ayrıca bu eser 2012 genişletilerek Türkçe- İngilizce- Almanca olarak tekrar basıldı.
8- Yaşamın Güzelliklerini Keşfetin, (2006), Araştırma , Gökada Yayınları, Lefkoşa.
9- Kıbrıs Türk Kültür ve Kıbrıs Efsaneler, Halkbilimi, Gökada Yayınları. Lefkoşa, 2010. Şevket Öznur’la birlikte ) ayrıca bu eser 2012 genişletilerek tekrar basıldı.
10-Templos-Zeytinlik, 2011, Araştırma.
11-Bir Zeytin Ağacının Feryadı, 2011, Şiir. İngilizce- Türkçe olarak yayımlanan kitap daha sonra İngilizce-Türkçe-Rumca ve Almanca olarak yeniden basıldı.
12-Kıbrıs’ta Namık Kemal Efsanesi,2018,araştırma.
Ayrıca Şevket Öznur’la birlikte Yazarlar Birliği yayını olarak “Osman Türkay- Bildiriler” adlı bir de kitap yayımladılar. Yine şiirlerinin ve öykülerinden bir kısım Azarbeycan’da kitap olarak yayımlandı.