Güncel

Yargı, anayasa değişikliğini bekliyor

Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, anayasanın dört maddesinde değişiklik yapılması için kapsamlı bir hazırlık yaptıklarını açıkladı ve bunun ayrı bir referandumla halka sunulmasını istediklerini vurguladı

Abone Ol

Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, anayasanın dört maddesinde değişiklik yapılmasına yönelik kapsamlı bir hazırlık yaptıklarını açıkladı. Özerdağ, bu değişikliklerin herhangi bir genel ya da cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilişkilendirilmeden, yalnızca yargıya odaklı ayrı bir referandumla halka sunulmasını istediklerini vurguladı.

Geçmiş referandum deneyimlerinden ders çıkardıklarını ifade eden Özerdağ, 2014 yılında yapılan ve birçok farklı alanı kapsadığı için reddedilen anayasa değişikliği paketini ve 2020’de cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte yapılan ancak az farkla kabul görmeyen referandumu hatırlattı. Bu kez yalnızca dört maddeyle sınırlı, topluma açıkça anlatılabilecek ve yargının temel sorununa odaklanan bir düzenleme hazırlandığını söyledi.

“EN BÜYÜK SORUN ADALETİN YAVAŞ İŞLEMESİ”

Özerdağ, bugün itibarıyla yargının en temel probleminin adaletin gecikmesi olduğunu belirterek, nedenleri ve çözüm yolları üzerine uzun süredir çalıştıklarını ifade etti. Amaçlarının yargının daha hızlı, etkin ve uzmanlaşmış bir yapıya kavuşması olduğunu söyledi.

143’ÜNCÜ MADDE: ÜYE SAYISI ARTIRILIYOR

Değişiklik istenen ilk maddenin anayasanın 143’üncü maddesi olduğunu açıklayan Özerdağ, Yüksek Mahkeme’nin mevcut başkan ve 7 üyeden oluşan yapısının, başkan ve 10 üye olacak şekilde düzenlenmesini talep ettiklerini belirtti. Artan nüfus, dava sayısı ve görev alanları dikkate alındığında bu artışın yargılamaya ciddi hız kazandıracağını vurguladı.

151’İNCİ MADDE: UZMANLAŞMANIN ÖNÜ AÇILACAK

Yargıtay’ın yetkilerini düzenleyen 151’inci maddeyle ilgili olarak ise aynı heyetin çok farklı suç ve dava türlerine bakmak zorunda kaldığını belirten Özerdağ, bunun uzmanlaşmayı ve hızlı çalışmayı engellediğini söyledi. Güney Kıbrıs’ta üç dereceli yargı sistemi uygulandığını hatırlatan Özerdağ, AB’nin önerdiği dijitalleşme ve usul reformları doğrultusunda bir ara formülle üst mahkemelerin yükünün azaltılmasının hedeflendiğini ifade etti. Güney Kıbrıs’ta 151 yargıç bulunduğunu, KKTC’de ise bu sayının 51 olduğunu söyleyen Özerdağ, mevcut nüfus ve iş yükü dikkate alındığında yaklaşık 80 yargıcın yeterli olacağını dile getirdi.

152’NCİ MADDE: VATANDAŞA TEK DAVADA ADALET

Anayasanın 152’nci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle, kaza idare mahkemelerinin kurulması ve Yüksek İdare Mahkemesi ile koordinasyonun güçlendirilmesi hedefleniyor. Özerdağ, bugün idarenin hatalı bir işleminde vatandaşın iptal ve tazminat için ayrı ayrı dava açmak zorunda kaldığını, bunun çağdaş hukukta artık yeri olmadığını söyledi. Yapılacak değişiklikle YİM’in gecikmeden doğan zararlar için de karar verebilmesinin önünün açılacağını vurguladı.

155’İNCİ MADDE: İSTİNAF MAHKEMELERİ GELİYOR

Son olarak 155’inci maddede yapılacak düzenlemeyle istinaf mahkemelerinin kurulabileceğini belirten Özerdağ, bu adımın diğer üç değişikliği tamamlayıcı nitelikte olduğunu söyledi. Geçici bir maddeyle de yeni sistem tam olarak kurulana kadar mevcut düzenin devam edeceği ifade edildi.

“REFERANDUM SİYASETTEN ARINDIRILMALI”

Özerdağ, anayasa değişikliğinin yalnızca yargıya ilişkin olmasını özellikle istediklerini vurgulayarak, dokunulmazlıklar ya da belediye başkanlarının görev süresi gibi farklı konuların bu referanduma dahil edilmesine kesinlikle karşı olduklarını söyledi. Son üç haftadır cumhurbaşkanı, hükümet ve siyasi partilerle temaslarda bulunduklarını belirten Özerdağ, genel yaklaşımın referandumun seçim gündeminden ayrı yapılması yönünde olduğunu aktardı.

“TOPLUM BÜYÜK BİR KAZANIM ELDE EDECEK”

Yargıdaki gecikmenin tüm topluma ağır bir maliyet yüklediğini söyleyen Özerdağ, yapılacak anayasa değişikliğiyle vatandaşların adalete daha hızlı erişeceğini ve bunun toplum açısından ciddi bir kazanım olacağını ifade etti. Hazırlanan metnin siyasi müdahalelerle değişmesine izin vermeyeceklerini belirten Özerdağ, Barolar Birliği’nin desteğinin de bu süreçte hayati önemde olduğunu sözlerine ekledi.