Girne’de dün sabah meydana gelen kaza ucuz atlatıldı.
Kaza, Semih Sancar Caddesi üzerinde, saat 06.30 sıralarında meydana geldi.
30 yaşındaki Rajat Samuel Gıll, 117 mlgr alkollü içki tesisi altında, (yasal limitin 2 katı) yönetimindeki ZF 915 plakalı salon araç ile doğu istikametine doğru süratli şekilde seyrettiği sırada sağa meyilli viraja girdiği zaman direksiyon hakimiyetini kaybedip yoldan çıkıp kaldırım taşlarına, ardından kaldırım üzerinde bulunan ağaca çarptı.
Çarpmanın etkisiyle kontrolsüzce savrulan ZF 915 plakalı araç, bir iş yerine ait mermerlere ve reklam tabelasına çarpıp tavanı üzerine devrildi.
Kaza sonucu yaralanan olmadı. Yürütülen soruşturma kapsamında alkollü içki tesiri altında araç kullanıp kaza yapan araç sürücüsü Rajat Samuel GILL tutuklandı.
Öte yandan bu kazanın ardından Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul sosyal medya hesabından paylaşım yaptı.
Murat Şenkul’un paylaşımı şöyle:
-Toplu taşıma yeteri kadar yok.
-Yollarımız yeteri kadar güvenli değil.
Bu 2 cümleye kimse itiraz edemez çünkü her 2 cümle de doğrudur.
Ancak bunlar yoktur diye alkollü araç sürmenin normalleştirilmesi de yanlıştır.
Yeni yasada 150 promile kadar ciddi bir ceza değişikliği yok.
150 promil üzeri için ise konu yargı makamlarına havale
ediliyor.
Burdan benim anladığım mahkemenin takdiri ile 15 asgari ücrete kadar ceza verilebileceği hatta duruma göre hapis cezası ile birlikte de olabileceği.
İşin pratiğinde ilk kez bu suçu işleyip 150-160 promil ile yargıç karşısına çıkacak olan illa en üst cezayı alacak diye bişey yok.
Ancak sürekli mahkeme karşısına 200-300 promil alkolle yakalanıp çıkarsa biri buna da mahkeme tabi ki cezanın en ağır şeklini verecek.
Aksini düşünmek zaten yanlış olur çünkü bu kapsamdaki biri yaptığını alışkanlık haline getirerek hem kendine hem de başkalarının canına kast etmektedir.
Özetle, yargıya bu yasayla suça göre ceza verebilecek yasal zemin hazırlanmıştır, ağırlığına göre ceza miktarı limitler içinde mahkeme tarafından belirlenecektir.
Restuarant ve meyhane işletmecisi dostlarımız zaten sıkışan piyasa sebebiyle mutsuzken bir de bu konudan endişe duymakta son derece haklıdır ancak bunu alkollü araç sürmeyi onaylar pozisyona düşmeden, toplu taşıma hayat bulana kadar tek tek veya bir araya gelerek kendi müşterilerine yönelik bir servis sağlanması veya taksicilerin bu işletmelere indirimli fiyatı uygulamasının zeminin sağlanması gibi taleplerin ortaya konması çözüm olabilir.
Yine bu cezaları din devleti geliyor gibi gerçek dışı yerlere çeken dostlara da önerim batı ülkelerindeki uygulamalar bakmalarıdır çünkü birçok ülkede promil sınırı 50’den bile aşağıya çekilmiştir.
“Bana/bize bişey olmaz yauuu “ diye diye, yanlışlara yanlış demek yerine sürekli bahaneler üreterek ve bunlarda hiçbir suçumuz ve/veya dahilimiz yokmuş gibi suçu hep başka yerlere atarak yurdumuzu düzeltmemiz imkansız dostlar.
Evet yollar bozuk, evet toplu taşıma yok, evet kötü yönetiliyoruz, evet dışarıdan içimize çok karışıyorlar, evet bu nüfus kontrolden çıktı doğrudur da:
Bunlara karşı ne gibi mücadele veriyoruz noktasında bir özeleştiri yapmamız lazım artık.
Bu son yasadaki gibi %100 doğru olduğunu bildiğimiz halde rahatımıza, çıkarımıza ters konulara yanlış yerlerden reaksiyon göstermek bize sadece kaybettirir.
Bana da kızacak bazılarımız, itiraz edecek ama olsun, doğruları da birilerimiz kötü olmak pahasına bu toplumun önünde konuşabilmeli.
Fotoğraf dün akşamdan, (önceki akşam) Semih Sancar Caddesi, ya kaldırımda birileri olsaydı?
