Fatoş'la Kitap Dünyası

HAFTANIN SÖZÜ
İyi kitapları okumak, geçmiş yüzyılların en seçkin zekalarıyla, önceden tertiplenmiş bir konuşmaya katılmak gibidir. Rene Descartes

 
  • Haftanın En Çok Okunan Kıbrıs Kitapları:
  • Kıbrıs - Bitmeyen Yaz 1878-2015 Modernleşme Nüfus Kimlik Göç ve Mülkiyet - Mete Hatay
  • Bir Sır Adam - 1955/1974 Döneminin Saklı Tarihi - İlter Kırmızı
  • Crans Montana - Makarios Druşotis
  • Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Kader Anı Krizden Yıkıma Giden Yol: 1963 – 1964 - Aytuğ F. Plümer
  • Barış Mezarlığı (Rumca - Türkçe) - Niyazi Kızılyürek
 
  • Haftanın En Çok Okunan Dünya Kitapları:
  • Martı Jonathan Livingston - Richard Bach
  • Gece Yarısı Kütüphanesi - Matt Haig
  • Sırlarımız Kadar Hastayız Resetting Metoduyla Şifa Yolculuğu - Bülent Demircioğlu
  • Seninle Başlamadı - Mark Wolynn
  • Atomik Alışkanlıklar - James Clear
 
  • KIBRIS – BİTMEYEN YAZ (1878-2015) METE HATAY
Kitap on dokuz ve yirminci yüzyılla birlikte adayı kıskacı altına alan sömürgeci siyasetlere ve ithal modernleşmeye karşı Kıbrıslıların tepkilerini ve adapte oluşlarını anlatıyor. Modernleşmenin olmazsa olmazı "beden" siyasetlerinin hem Birleşik Krallık hem de erken Cumhuriyet Türkiyesi üzerinden gelen telkinlerle Kıbrıslıların tahayyüllerini nasıl şekillendirildiği irdelenen konulardan biri. Bu çalışma ayrıca bazı azınlıkların veya adaya sürgün edilmiş muhtelif gurupların Kıbrıs'la olan münasebetlerine de bakıyor.
 
  • MARTI JONATHAN LİVİNGSTON – RİCHARD BACH
Durgun denizin minik dalgacıkları üzerinde, güneşin altın gibi ışıldadığı pırıl pırıl bir sabahtı. Sahilden bir mil uzaklıkta, denizi kucaklarcasına ilerleyen bir balıkçı teknesi, martılara kahvaltı zamanının geldiğini haber veriyordu. Binlerce martı, bir lokma yiyecek için mücadeleye girişmişti bile. İşte zor bir gün daha başlıyordu...
 
 
 
 
 
 
HAFTANIN KİTABI
BİR KEDİ, BİR ADAM, BİR ÖLÜM – ZÜLFÜ LİVANELİ
 
  • Konuşmak, canlı yaratıklar arasındaki en etkisiz iletişim aracı. Dil yalan söylüyor, olanları çarpıtıyor, insanlığın hiç bıkıp usanmadığı klişeleri tekrarlıyor. Bu yüzden insanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil.
 
  • Ölmek isteyeni kurtarmak, öldürmekle birdir.
 
  • Kötülük etmeyi istememek başka, bilmemek başkadır.
 
  • "İnsanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil..."
 
  • “yıllar boyunca kablosu çekilmiş, ölü bir radyo gibi yaşamıştım. (...) ölü bir radyo havadaki frekansları algılayabilir mi hiç..?”
 
  • ... O kadar çok seyrettim ki o bakışı, ezberledim.
 
  • "İnsan genellikle kendini sürgün yaşamının gündelik ayrıntılarına kaptırır gider ama bazı anlar vardır ki önceki yaşamı her şeyin önüne geçiverir."
 
  • ... aslında, hiç kimseyi sevmiyordum. Çünkü insanlar beni incitiyordu. …
 
  • Peki anlatamadıklarım? Ya dünyada söyleyemediklerim? Onlara ne olacaktı?
 
  • İntikamın bile bir düzeyi vardı; alçakça olmamalıydı. "
 
  • "Hiçbir zaman, hiçbir şeye ve hiçbir kişiye ihtiyacı olmayan, bağlanmayan, sevmeyen, sevilmeyen muhteşem yaratık..."
 
(Kitaptan Alıntılar)
 
 
 
HAFTANIN YAZARI: AHMET ÜMİT

 Ahmet Ümit 1960 yılında Gaziantep’te Kilim tüccarı bir baba ve terzi bir annenin 7 çocuğundan en küçüğü olarak dünyaya gözlerini açtı. Lise dönemlerinde çıkan bir kavgadan dolayı 24 arkadaşı ile birlikte Gaziantep Atatürk Lisesinden Diyarbakır Ergani’deki bir liseye sürgün gönderildiler.

Liseyi bitirdikten sonra 1979 yılında Marmara Üniversitesinde Kamu Yönetimi okumaya başladı. Bu yıllarda tanıştığı Vildan Hanım ile evlendi ve Gül isimlerini verdikleri bir kızları dünyaya geldi.
Ahmet Ümit hem şair, hem yazar hem de sıra dışı bir adam. Polisiye romanları bir edebi eser sayılmadığı dönemlerinde yayınladığı kitapları ile ülkedeki en iyi polisiye yazarı haline geldi ve geniş kitleler tarafından çok beğenildi.

Rusya’ya komünizm öğrenmek ve eğitim almak için gittiği zamanlarda eline kalem almaya başladı. O zamanlarda şiir yazan Ahmet Ümit ülkesine ve eşi Vildan Hanım'a duyduğu özlemden dolayı ilk şiir kitabı ‘Sokağın Zulasını’ çıkardı. Siyasi kimliğinden ziyade ileride kitapları çok okunacak bir yazar adayının ilk adımıydı bu kitap.
Polisiye romanı yazma konusunda ısrarcı oldu ve ilk polisiye romanı ‘Çıplak Ayaklıydı Gece’ ortaya çıktı.
Ahmet Ümit Türk Tarihini de içinde taşıyan konuları eserlerinde barındırarak okuyucunun heyecanını arttırmayı çok iyi bilen bir usta yazar. Polisiye türünde yazdığı kitap ile adını yurt dışına taşımayı başaran ilk Türk yazar olma onurunu da taşımaktadır. Ümit’in ‘Sis ve Gece ‘ isimli kitabı Yunanca ’ya çevrilerek Yunanistan’da satışa sunulmuştur.
En popüler kitaplarından olan Sis ve Gece romanı Turgut Yasalar tarafından Bir Ses Böler Geceyi ise Ersan Arsever tarafında sinemaya uyarlanmıştır.


 
Daha Fazla Haber