Aydın insan hassastır, anımsanmak ister, değerli olduğunu görmek ister. Bu noktada bu ülkenin en önemli iki aydının şu sözlerini anımsatmak isteriz.
Ülkede yazan, araştıran insanlarımız tüm zorluklara rağmen burayı vatan bilen, bu değerli insanlarımız üretmek sadece geleceğe bir şeyler taşımak için uğraş vermektedirler ve sadece istedikleri anımsanmak, biraz olsun onlara yönetenlerin kadirşinaslık göstermesidir. Kapı kapı gezip basacakları kitaplar için daire daire gezip para istemek değildir. Hala daha bir özerk kültür-sanat kurumu kurup, tüm her şeyin o bağımsız sanatçıların yöneteceği bir bağımsız yapıya bürünemedik. Siyasetin yön verdiği, siyasete göre yönelen bir kültür anlayışı olamaz, olmamalı. Yazar aydındır ve aydın insan topluma yön verir bu bağlamda tüm aydınlarımıza sağlık huzur dilerken, vefat edenlere Allahtan rahmet dilerken bu ödüllerle biraz olsun vefamızı onlara gösterebilmişsek ne mutlu bize. Saygılarımla.”
Gecede çok güzel anılar yaşanırken özellikle Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a Özker Yaşın’ın eşi Nimet Yaşın’ın çok güzel bir şiir okudu. Sayı Tatar’ın annesinin vefatı üzerine Özker Yaşın’ın yazdığı dizleri okuyan hocanım, Başkana duygusal anlar yaşattı. Yine usta şair Kamil Özay, ödülü aldıktan sonra , Ali Nesim için şu dizleri okudu:
“Ali Nesim
Yağan yağmurlar
Doğan güneşler
Esen rüzgarlar
Kanat çırpan kuşlar
Ve
Ne varsa
Selamlarımı götürsün
Eğer duyulursa sesim
Toprağın bol
Yattığın yer nur
Ve mekanın cennet olsun
Sevgili Ali Nesim”
Çocuk Yazını ödüllünü alan Havva Tekin ise Ali Nesim hocaya öldüğü gün yazdığı şiirini şöyle dillendirdi :
“Afrodit’in topuğu kanıyor,
Duyuyor musun?
Her gelincikte parlayacak sesin
Ve yeşile kan kırmızısı umut
Meserya hüzün yağdırdı ardından
Biliyor musun …
Bu gece bir yıldız tuttuk hep birlikte
Sana aydınlığında yol arkadaşı olsun diye …
09.05.2014”
Herşey kültür ve sanata değer verildiği sürece daha da güzel olacaktır.