Halilibrahim: Kas gelişimi, yaşam kalitemizi artırır

Kişisel fitness ve vücut geliştirme antrenörü ve sporcusu Süleyman Halilibrahim, kas gelişiminin önemine dikkat çekti.
Süleyman Halilibrahim’in,kas gelişimi ile ilgili açıklamaları şöyle:
“Öncelikle kas gelişimi bizim çok daha sağlıklı, yaşam kalitemizi arttırıcı bir husus olarak değerlendirilmelidir.Kas geliştirmek sadece fitness ve vücut geliştirme için gerekli bir durum değildir.Kaslar geliştikçe kemik dokunun etrafını sararak iskelet sistemine destek verirler.
Kemiklerdeki yükü azaltarak, postür bozukluklukların önlenmesi ve tedavisi için oldukça önemlidir.Kadınlarda ilerleyen yaşlarda kemik erimesi riskini azaltmaktadır. 
Mental olarak kendinizi iyi ve enerjik  hissetmenize, stres seviyelerini düşürüp mutluluk hormonu salgılaması gibi birçok olumlu etkisi vardır.
Kas Gelişim Süreci ;
Kas gelişimi ana rahminde kas lifi sayısının artışı olarak başlar ve doğduğumuzdan itibaren “Kas Lifleri” nin kalınlaşması olarak devam eder. Yani lif sayısının artışı doğumla birlikte sona erer. O andan itibaren lif sayısı sabittir.Vücut geliştirme ve fitness ile uğraşanlara dışarıdan bakıldığında gördüğümüz kütle farkı liflerin kalınlığından ibarettir.Buna kısaca Hipertrofi diyebiliriz.
Kas hipertrofisi iki farklı şekilde ortaya çıkabilir. 
Miyofibriler Kas Hipertrofisi;
Kas lifleri hacimlerinin kalıçı olarak büyümesidir. Vücudun alışık olmadığı ağırlıklar ile çalışırken, bu liflerde yırtılmalar meydana gelir.Vücut, bu yırtılmaları hasar olarak yorumlar ve kendini iyileştirme adına onarımı başlatır.
Dinlenme sürelerinin uzun olduğu,yüksek bir ağırlık ile az tekrar ve daha çok set içerikikli antrenmanlar bu tip hipertofiye örnek verilebilir.Fibrilyoğunlugu artışı yanısırafonksiyoneliğinde artış  (kuvvet artışı)gözlemlenir.
Sarkoplazmik Kas Hipertrofisi
Sarkoplazma, kas hücresinde myofibriller arasını dolduran sıvıdır.Sarkoplazma, adenozintrifosfat (ATP) ve glikojen içerir. Bu süreç miyofibrilerhipertrofi ile aynıdır. Kas enerjisiz kaldığında, iyileşme aşamasında  bu tükenme ile mücadele etmek için daha fazla birikinti oluşturur.
Dinlenme sürelerinin kısa olduğu,daha hafif kilolarla daha çok tekrarının yapıldığı ve set sayısının az olduğu antrenman tipleri bu hipertrofiye örnektir.
Bu kadar teorik bilginin ardından kafanızda oluşan ‘Hangi metot daha etkili?’ sorusunun cevabına gelecek olursak…
Belirleyeceğiniz hedef doğrultusunda hazırlanacak bir antrenman planı sizin için en doğrusu olacaktır. Bu şekilde yaparsanız en iyisidir diye bir şey yoktur.Bu noktada sağlıklı bir gelişim amaçlıyorsanız profesyonel destek almanız en doğrusudur.Unutmayınki insan bedeni inanılmaz bir işleyişe sahiptir ve inanılmaz gibi gözüken zorlukların dahi  üstesinden gelebilir.
Sonuç olarak sizi gerçek ve mutlak başarıya götürecek olan istikrarınız,disiplininiz ve kararlılığınızdır.Sağlıkla kalınız.”